Hangi düş’ ün yenilgisidir aşk ve hangi şehirdir aşkı göz ucuyla istimlak eden?
Bir düş’ e serili ise yüreğim hezeyan yüklü nice bulmacadan nedir çektiğim?
Bir lahza sessizliğin duvarına tırmandığım
Belki bir ayraç
Köpüren denizi gökyüzü ile tanıştırdığım.
Bense kim bilir neresindeyim bu resmin?
Bir recim ise sözcüklerin büyüsü
Bir hazansa yüreğimi üşüten
Elbet aşkın görgüsüz hüznü.
Karşılaşmadığım hangi yakada asılı kaldıysa demediklerim
Demlenmiş şiirlerden arz ettiğim
İki dudak arasında kısık bir gülüş ise
Sezilerimden doğan imgelere tutsaklığım
Aşkın da korudur kalemimi yakan
Belki de kayan yıldızın kaçkın ruhu
Aşkın o devasa endamıyla yürek yakan.
Müzmin bir heceyim ben
Mühürlenmiş kalbimde saklı:
Bir gül ise ön adım
Aşk mıydı yoksa şaibeli yalnızlığım?
Göğün her kükrediğinde koştuğum tek kucak
Yüreğimin bombalandığı bir mevsim ise
Yakalandığım tuzak…
Ah, uzakları yakın eden varlığın
Hiçliğime ilişmiş bir broş gibi
Sefasını süremediğim aşkın da bitmedi gitti ısrarı.
Hüzünse kesif
Yalansa keskin bir bıçak gibi kestikçe doğrularımı
Elbet baş koydum ben bir kez Hakkın yoluna
İki elim kanda olsa da
Doğrudur ve aşk ve inanç tek s/avunduğum
Hırsız dünyada yakalandığım bu rüzgâr
Hızına erişemediğim yüreğin de acıttığı
Yaşadığım kadar.
Bir redif el pençe divan
Bir kesit belki de
Hem dünden hem mahrem
Bir kasıtsa beni yaralayan
Ölüm ne ki korkmadıktan sonra?