‘’Ne vakit sancılansam

Damarlarıma sokuluyorsun

Sonra duyulmadık hakaretlerle

Tanık oluyorum kovulduğuma

Bir villa girişinden

Hangi sokağa dalsam

Peşimde adımlarım

Bir sürgü bir hıçkırık

Bir ben varım dünyada

Sanki bir de yalnızlık

Ama tenha değilim

Ben şairim sevgilim…’’(Alıntı)

Düş katmanları bayım

Düşsüz geçmez ömrüm

Bir renksem en alasından

Hazansam saklı tuttuğum rivayet

Aşk ise içine düştüğüm

En afili yürekte saklıdır benim iyi niyetim

Bir kendim bir de yalnızlık, efsunlu bayım

Aşka nispet yapan

Delişmen bir rüzgârım ben

Ah, öykündüğüm mevsimden

Firar ettiğim

Yerli yersiz hezeyanlarla süslüdür mabedim

Bir efkârım bir de şiirlerim

Düşe kalka büyümedim hem ben

İlk göz ağrısı ailemin

Sevilmek nedir bana sorun

Sevmekse…

Ah, hırpani bir düşle seferberliğim

Yarına namzet bir d/okunuş

Kim demiş hem sevgi yüktür diye?

Sezilerim ve rahmeti aşkın

Kaybolduğum sokaklardan

Karambole düştüğüm masallardan

Beylik bir sitem de değil hem

Ne kibri sundum evrene

Ne kir ne kinaye

İçine düşülesi en muhteşem tuzak hem sevgi

Aşkın idrak ettiği edemediği

Hangi duygu ise

Sarmalında özlemin

Hasreti de sensizliği de şiirlerle bilerim.

Gönlümdeki teyakkuz

Hatırası mazinin

Şüheda yüreklerin

Sireni nasıl da duyulmaz içimdeki tünelde

Tünediğimse o ulvi dalı rahmetin

Sevmeyi bana öğreten değil mi ki Rabbim

Bir kafese sığsam da

Severken yere göğe sığamadığım kadar müphem

Olsa da bu aşkın gidişatı

Yana yana yaşıyor ve kazıyorken mezarımı

Kabrime bir ara uğrayın bayım

Hani, minnet etmediğim kim varsa

Allah katında kıldan incedir boynum

Nihayetinde sonsuzluğa kavuştuğum.

Akut değildir hayat

Kronik bir masal ve acı yüklü her günü

Geceyi delen gözleri aşkın hayli gürültülü

Hele ki sessizlik ve sensizlik iken bahşettiğin

Bir masaldan daha mı firar ederim sahi?

Lakin benim o masalı yazan

Benim milenyumun Külkedisi

Hanem ve haznem ve kalbim

Susmadı gitti de iç sesim.

Layığıyla sevmekse başım gözüm üstüne

Yerle yeksan edilmiş olsa da mabedim

Matemin meltemine razı bir güvercinim

Ulaşacaktır mektuplarım sana

Yeter ki saklı tut sen bu görkemli aşkı

Hasretin dahi şakıdığı bir pencerede asılı

Kanatları kırık bir güvercinim ben

Elbet yarınlara ve sana duacı

Olmasa da yerim yanında

Yansam da için için

İçerlediğim bir masaldın sen

Sonu mutsuz ve hasretle biten

Belki de asla var olmamış bir masal

Nasıl ki uzaklara çok uzaklara uçtum ben…