Aşık Ağahi, muhtemelen 1860 yıllarında doğan ve 1920 yılı civarında ölen, Sivas, Yıldızeli, Şarkışla civarında Emlek Yöresinde yetişmiş olan, Pir Sultan Abdal, Kemter Baba, İğdecikli Aşık Veli, Aşık Veysel, Ali İzzet, Talibi gibi halk ozanlarımızın yetiştiği Emlek Yöresi,[1] Alevi Ozanlarımızdan dır.
HAYATI
Ağahi’nin doğum ve ölüm tarihleri kesin değildir. Bazı kaynaklarda 1860 - 1921 olarak verilmiştir. [2]Ölüm tarihini Müjgân Cumbur 1914, Ali İhsan Tuncalı 1921 veya 1922 olarak vermiştir. Fakat oğlu Vahdi Gerçek’in tespitine göre Âgâhî 1916 yılında koleradan ölmüştür.
Bazı kaynaklar ise doğum 1874, ölüm 1916 olarak vermektedir. Agâhi hakkında bir kitap hazırlayan Doğan Kaya’ya göre Agahi 1874 doğumludur ve oğlu Vahdi Gerçek’in kaydettiği 1916’da 42 yaşında vefat ettiğini belirten notu da bu bilgiyi desteklemektedir. [3]
Ağahi’nin hayatı hakkında derli toplu tek çalışma Dr. Doğan Kaya’ya aittir. Doğan Kaya’nın edindiği bilgilerin büyük çoğunluğu ise Ağahi’nin torunlarından şifahen aldığı bilgiler ile Agahi’nin şiirleri ile hayatı hakkında bilgiler ve notlar içeren torunu Meryem’den aldığı defter olmaktadır.
Bu defterden ve torunlarından alınan şifahi bilgilere göre Ağahi’nin doğum yeri Şarkışla’nın Emlek Yöresidir. Ağahi bu yöreye ait köylerden biri olan Kılıççı köyünde doğmuştur. Seksen köyden oluşan bun yöre çoğunluğu Şarkışla’da olmak üzere Yıldızeli, Gemerek, Pınarbaşı, Sarıoğlan ve Akdağmadeni civarındaki köylerden oluşmaktadır. [4] Âşıklık geleneğinin ülkemizdeki en önemli pınarlarından biri olan bu yörede Pir Sultan, Kemter Baba, Âşık Veli, Âşık Veysel, Talibi Çoşkun, Ali İzzet gibi daha pek çok halk ozanı yetişmiştir. Bu yöre halen de ve günümüzde de bir Âşıklık ocağı olma işlevini sürdürmekte, çok sayıda âşık yetiştirmektedir.
Agahi’nin asıl adı Veliyüddin’dir ancak köyde ona kısaca "Veli" demişlerdir. Babası aslen Malatya’nın Arapkir ilçesinin Mestmur köyünden gelip Kılıççı köyüne yerleşmiş olan Hamza Kâhya’dır. Agahi, babası Hamza Kâhya’nın, altısı kız, üçü erkek olan dokuz çocuğunun en küçüğüdür.
Agahi, birkaç sene civar köylerdeki okullara giderek orada okuma yazmayı öğrenmiş, tarlalarda çalışarak ve çobanlık yaparak büyümüştür. Agahi’nin âşık olmasında ve âşık olarak yetişmesinde en önemli faktör civar Alevi köylerdeki Alevi Bektaşi dergâhları ve tekkeler olmaktadır. Ağahi, âşıklık eğitimi erkân ve usulü Alakilise köyündeki Üryan Hızır Ocağı postunda oturan Rahim Ağa ve oğlu Mustafa Ağa İle Hardal köyündeki Kerem Ali Baba Tekkesi dervişi asıl adı Mahmut Derviş olan Zileli Mahmut'dan öğrenmiştir. [5]
Alevi dergâhlarına gidip gelen diğer ozanlardan da deyişler öğrenen Agahi, babasının ölümünden sonra çiftçilikle uğraşmıştır. Doğan Kaya’nın Agahi hakkında bilgiler veren ve Ağahi’nin kızından edindiği defterdeki bilgilere göre Âgâhî, bir tavsiye ile “Beyrut’a gitmiş ve bir müddet Paşa’nın misafiri olmuştur. Bu seyahatini 17 dörtlükle dile getirmiştir. Halil Paşa, Sivas Valisi Reşit Akif Paşa’ya bir tavsiye mektubu göndererek ondan Âgâhî,’ye sahip çıkmasını rica etmiştir. Bunun üzerine Reşit Akif Paşa, Âgâhî’yi Ağcakışla bucağına tahsildar olarak atamıştır. “
Akçakışla bucağı Şarkışla’nın yaklaşık olarak 20 km batısında, Sivrialan da dâhil 17 köyün bağlı olduğu bir bucaktır.
Agahi, bu yıllarda İstanbul’dan Rodos’a, Adana’dan Halep’e dek birçok yeri dolaşmış [6] daha sonra daha sonra 1911 yılında Pınarbaşı tahsildarlığına geçmiş, üç yıl çalıştıktan sonra 1914’te Birinci Dünya Savaşında askere alınmış, 1916 yılında kolera hastalığına yakalanarak vefaat etmiştir. “[7] Bazı araştırmacılara göre, mezarı Şarkışla’dadır.
Şiirlerinde uzun bir süre Veli mahlasını kullanan şairin Agâhi mahlasını ne zaman ve kimden aldığı ise bilinmemektedir.
Şarkışlalı Agâhi genellikle dini tasavvufi ve taşlama konulu toplam otuz üç şiir bırakmıştır. Ağahi’nin şiirlerinin olduğu defteri kızı Meryem, Doğan Kaya’ya vermiş pek çok şiirinin olduğu tahmin edilmesine rağmen Doğan Kaya’nın tespitlerine göre elimize ve günümüze ancak 33 adet şiiri ulaşabilmiştir.
Ayrıca yine Şarkışla ve Rumeli yörelerinde yaşamış Agâhi adlı başka bir âşık daha vardır. Bunlardan birisi hakkında bilgi sahibi olmasak da diğeri Ermeni asıllı olan Harutyan’dır. [8]
Âgâhî’nin bazı şiirlerini Feyzullah Çınar ve Müslüm Sümbül gibi bazı mahallî sanatçılar ezgili olarak okumuştur.
Âgâhî, günümüzde dahi yöredeki genç kuşak Alevi Ozanlar tarafından bilinmekte, deyişlere dergâhlarda söylenmekte, saygıyla anılmaktadır. Onun bazı deyişlerinin civarda yetişen Ozanlar tarafından sahiplenildiği de söz konusudur.
Aşık Agahi ( Şarkışla, Emlek Yöresi) TÜM ŞİİRLERİ
Şiirleri
Gam kasavet keder başa derild
KAYNAKÇA
[1] ŞARKIŞLALI KEMTER BABA HAYATI VE EMLEK YÖRESİ OZANLIĞI, https://www.edebiyatvesanatakademisi.com/Arama.aspx?id=30722
[2] https://www.turkuler.com/ozan/agahi.asp
[3] Dr. Doğan KAYA, ŞARKIŞLALI ÂGÂHÎ, Sivas – 2009, shf . 9
[4] Dr. Doğan KAYA, ŞARKIŞLALI ÂGÂHÎ, Sivas – 2009, shf . 9
[5] Hüseyin Ünal, Agahi, https://huseyinunal.blogcu.com/agahi/9552234
[6] https://www.turkuler.com/ozan/agahi.asp
[7] Dr. Doğan KAYA, ŞARKIŞLALI ÂGÂHÎ, Sivas – 2009, shf . 9
[8] Dr. Doğan KAYA, ŞARKIŞLALI ÂGÂHÎ, Sivas – 2009, shf . 9