
HASIRCILIK SANATI
Dünyada zırh örücülüğü olarak örnekleri görülen Gümüş örücülüğü, ülkemizde "Trabzon işi" olarak bilinmektedir. Yaklaşık 30–35 mikron (0,3 mm.) kalınlığındaki Altın ya da Gümüş tellerin ilmek ilmek örülmesiyle icra edilen bu Sanatın ürünleri, Trabzon'un Mersin köyünden yurdun hemen her yerine yayılmıştır.
Kumaş gibi örülen ve istenilen uzunluklarda kesilerek çeşitli objelerin yapılabildiği bu takılarda düzgünlük en önemli detaydır. Bu nedenle çok örülerek elin alıştırılması gerekmektedir. Acemiliğin Gümüş telde atıldığı, ustalığın Altın telde hayat bulduğu bu sanatı, tasarımcılar geçmişin ışığında geleceğe aktarmaktadırlar
HASIRIN TARİHÇESİ
Anadolu’nun birçok yerinde erkek egemen işi olarak karşımıza çıkan Kuyumculuğun Trabzon yöresinde kadınların hâkimiyetinde olduğu görülüyor. Geçmişi eski yıllara dayanan Trabzon hasırı, kuyumculuk mesleğinde makineye girmemiş Sanatlardan biri olarak gösteriliyor. Son yıllarda Trabzon dışına açılan hasır, başta Türkiye’nin birçok bölgesi olmak üzere yurt dışına da ihraç ediliyor. Dünyada zırh örücülüğü olarak örnekleri görülen gümüş örücülüğü, ülkemizde ‘Trabzon işi’ olarak bilinmektedir. Hasır Örgü tekniği Kafkaslar Bölgesinde 1900 yılı başlarında Trabzon’a getirilerek yaygınlaştırılan bir Sanat olarak gösteriliyor. Rus ihtilalı sırasında Kafkaslardan göç edenler sanatlarını Trabzon’da devam ettirmişlerdir.
HASIRDA HÂKİMİYET KADINLARIN
Anadolu’nun birçok yerinde erkek egemen işi olarak karşımıza çıkan Kuyumculuğun Trabzon yöresinde kadınların hâkimiyetinde olduğu görülüyor. Trabzon’da kadınların ördükleri bilezik, gerdanlık ve kemerlere örgü aşaması bitene dek erkek eli değmiyor. Erkekler takının sadece kilit ve kaynak işlerini yapıyor. Bu nedenle Trabzon’un dünyaca ünlü hasır bileziklerini anlatırken ‘Anadan Kıza’ nitelendirmesi yapılıyor. Evlerde genç kızlar ve kadınlar tarafından ellerde örülen hasır bilezikler altın yada gümüş ince tellerden yapılır. Trabzon’a özgü olan ‘hasır bilezik yapımı’ çok yaygındır. Tamamen el emeği göz nuru olan bu sanatı kuyumcuların verdiği telleri evlerinde ören Trabzonlu genç kızlar ve kadınlar yaşatmaktadır. Hasır, yaklaşık 30–35 mikron (0,3 mm) kalınlığındaki altın ya da gümüş tellerin ilmek ilmek örülmesiyle yapılıyor. Elde edilen teli Trabzon yöresindeki Örücü Kadınlar, ucu üçgen biçiminde sivriltilmiş bitür özel cımbız ile dokumaya başlarlar. 18–20 cm. bir bileziğin örülme süresi dokuyucunun el hızına ve bu işe ayırdığı zamana göre değişiyor. Hasırın büyüklüğüne göre ve dokumacıların hızına göre örme süresi 1hafta ile 15 gün arasında sürmekte. Kumaş gibi örülen ve istenilen uzunluklarda kesilerek çeşitli objelerin yapılabildiği bu sanatta düzgünlük en önemli detaydır. Bu nedenle çok örülerek elin alıştırılması gerekmektedir. Acemiliğin Gümüş telde atıldığı, ustalığın Altın telde hayat bulduğu bu sanatı, tasarımcılar geçmişin ışığında geleceğe aktarmaktadır. Trabzon’da gümüş ve altın olmak üzere yaklaşık 3–4 bin örücü (kadın) olduğu tahmin ediliyor. Telden hasıra dönen bu süreçte devreye bu kez erkekler giriyor. Örülen örgüde kırılmadan dolayı çıkan teller tek tek eğelenip kaynak ile birleştiriliyor. İstenilen kalınlıkta, uzunlukta ve motiflerde yapılan bilezikler, kolyeler ve kemerler toka-kilit sistemleri yapılmak üzere atölyelere alınırlar. Standart model toka motifleri, çelik uçlu kalemlerde yapılır. Yılda üç ton civarında hasır üretimi yapıldığı dile getiriliyor. Trabzon hasırının özellikleri: 22 ayar Altından yapılan hasır bilezik yumuşak dokuludur. Üstüne su dökülse bile sızdırmaz. Hasırlar kalitesine göre 300-500 yıl dayandığı ifade ediliyor. Şu anda 100–150 yıllık hasır bilezikler olduğu biliniyor.
2006 YILINDA TRABZON TELKARİYE VE HASIRI ADIYLA TESCİLLENDİ
2000’li yıllara kadar genellikle düğünlerde gelinlere takılan ve bölge içersinde sıkışıp kalan Trabzon Hasırı, son yıllardaki atılımda da Altın çağını yaşıyor. Trabzon Hasırı 22.09.2006 tarihinden geçerli olmak üzere ‘Trabzon Telkariye ve Hasırı’ adına ‘TTH’ yani Trabzon Telkariye ve Hasır’ı etiketiyle satılıyor. Trabzon Telkariye ve Hasır’ını toptan ve perakende satan esnafta satacağı hasırlarda coğrafi işaret kullanma yetkisi noter sözleşmesiyle veriliyor.
Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır. Örgü şeklinin teknik kökeni çok eski çağlarda ki şövalyelerin zırhının örgü şekline dayanır. İlk olarak Trabzon Hasır, beylerin kılıçlarına kemer olarak üretilir ve sonradan takı eşyasına dönüşür. Trabzon’un bir ticaret şehri oluşu ve İpek Yolu üzerinde bulunuşu sebebiyle bu takı sanatı günümüze kadar yaşama şansı bulur.
Trabzon Hasarı 900 ayar Gümüş ve 22 (916) ayar Altın olarak üretilmektedir. Çok özenli işlemler sonuncunda 0,3 mm ve 0.35 mm kalınlığında oluşturulan Hasır teli il olarak Trabzon’un örücü bayanlarına örmeleri için verilmektedir. Yüzyıllardır bu Sanatı yaşatan örücü bayanların, hünerli ellerinde uzun sureli uğraşlarla şekillenen Hasır örgüler sonra atölyelerimizde değerli ustalarımız tarafından takı olarak hazırlanır. Hasır atölyelerde birçok önemli ince işlemden geçer. Sonra yine atölyelerde çeşitli toka tasarımlarıyla farklılık ve çeşitlilik kazanır.
Trabzon Hasırı bayanlara daha çok kemer, bilezik, gerdanlık, küpe, yüzük, broş olarak sunulur. Erkeklere daha çok kravat iğnesi ve kol düğmesi olarak sunulur.
Kumaş gibi örülen ve istenilen uzunluklarda kesilerek çeşitli objelerin yapılabildiği bu sanatta düzgünlük en önemli detaydır. Bu nedenle çok örülerek elin alıştırılması gerekmektedir. Bu sanatı, tasarımcılar geçmişin ışığında geleceğe aktarmaktadırlar. Birkaç sezondur altın modacıların baş tacı. Elbiselerden ayakkabılara, çantalardan aksesuarlara kadar her yerde altın rengi (dore) kullanılıyor. Üstelik bu yaz kalın bilezikler de çok gözde. Yani kalın bir bileziğiniz varsa, üstelik altın ya da doreyse bu, modaya son derece uygun bir aksesuara sahipsiniz anlamına geliyor. Hal böyle olunca genellikle düğünlerde gelinlere takılan Trabzon hasırı da altın çağını yaşıyor.

HASIR ÖRME
Belli kalınlıktaki altın ve gümüş tellerin, çift ve yardımcı aparatlarla ile tekniğine uygun olarak örülerek, takı haline getirilmesi işlemine denir. Hasır örme işlemi zaman ve sabır isteyen bir el sanatıdır. Hasır örme işleminde örme de kullanılacak olan tel, belli kalınlıkta altın veya gümüş tel olmalıdır.
Bu teller
Gümüş hasır takı modeli 925 ayar, 32 mikron gümüş telden oluşur. ( kemer, bilezik, gerdanlık ve küpe için)
Altın hasır takı modeli 22 ayar 32 mikron telden oluşur.(kemer, bilezik, gerdanlık ve küpe modelleri için).
Trabzon hasır örücülüğü, günümüzde sadece Trabzon’da üretilmektedir. Ülkemizde ve yurtdışında dünyanın birçok ülkesinde vitrinleri Trabzon hasır kemeri, bilezik, gerdanlık ve küpesi diye tanınır.
Gümüş – altın hasır takı modellerinin patenti Trabzon kuyumcular odasına aittir. Kaliteyi ve standartı yakalayabilmek için, gelecek nesillere bozulmadan aktarılması açısından son derece önemlidir.
Hasır Örmede Kullanılan Araç ve Gereçler
Hasır örme işleminde kullanılan aletlerin başında çift gelir. Ezme ve şekillendirme işleminde kullanılacağından dolayı belirli bir şekle ve özelliğe sahip olması gerekmektedir.
Çiftte aranan özelliklerin başında çelikten yapılmış olması, örme ve düzeltme işlemine uygun biçimde şekillendirilmiş olması gereklidir. Düzeltme ve ütüleme işleminde kullanılacak bir diğer alet de tokmaktır. Dövme sırasında hasır örgüye zarar vermeyecek sertlikte bir ağaç malzemeden yapılmış olmasına dikkat edilmelidir.
Not: Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez, yazı, İnceleme, Resim,Tablo, kaligrafi, ebru, Fotoğraf, minyatür, hat, sedef, el işi, oya, bezeme, Telkari, kazaziye benzeri çalışma ve araştırmalarınızı, sitemize üye olarak , bize başvurarak ESA'da paylaşarak kültürümüze katkıda bulunabilir, kendinizi ve ürünlerinizi tanıtabilirisiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM veya [email protected]