
Tombaklama yöntemiyle araç, gereç ve değerli eşya yapımı Osmanlı kültüründe önemli bir yere sahip, değer gören bir el sanatıydı. Müzayedelerde çok yüksek değerlerle satılan tombak buhurdan, gülapdan, şamdan gibi haberler duyduğunuzda biliniz ki adı bilinmeyen bir Osmanlı sanatçısının eseri satılmıştır.
OSMANL maden sanatında bakır ve bakır alaşımı pirinç, günlük yaşamda ve dinsel yapılarda kullanılan eşyalarda, askeri techizatta, mimari süsleme elemanlarında hatta mutfak eşyalarıyla, süs eşyası veya alet edavat yapımlarında yaygın kullanım alanları bulmuştur. Osmanlı maden sanatının erken dönemine ait ilk örnekler askeri teçhizattır. 15. yüzyılda form ve süslemelerde Memlûk etkisi görülürken, 16. yüzyıl başlarında klasik Osmanlı üslubu şekillenmiştir.
Bakır ve bakır alaşımlarının "Altın -cıva" amalgamı yardımıyla yaldızlanması işlemine "tombaklama" bu şekilde Altın kaplama yapılmış parçalara ise "tombak" denir. ( Ana Britannica: "Tombak, )" %85-88 bakır, %12-15 oranında çinko içeren, altın sarısı renkli pirinçtir. Bileşiminde çinko oranı yükseldikçe alaşımın rengi soluklaşır. Oldukça sünek ve dövülgen bir malzemedir" şeklinde tarif eder. Meydan Larousse ise" Altının cıva amalgamı ile bir eşya yüzeyine sıvandıktan sonra eşyanın ısıtılarak amalagamın içindeki cıvanın buharlaştırılması sonucu ile elde edilen altın kaplama işi" şeklinde tarif edilmiştir.
Tombaklama Altın görünümü vermek amacıyla birçok kaba ve eşyaya yaygın olarak uygulanmıştır. Altının hemen hemen her çağda az bulunan ve çok değerli bir metal oluşu sebebiyle birçok eşya altından yapılamamış ancak çağlar boyu insanların vazgeçemediği Altın tutkusu kullandıkları eşyaya hiç olmazsa altın görünümü verme arzusunu doğurmuş ve tombaklama yöntemi böylece ortaya çıkmıştır
Bakır veya pirinç üzerini altınla kaplama islemidir. Kaplanacak kap dantel gibi elde islenir. Lakin cıva çok zehirli bir maden olduğundan bu isi yapanlar için ölüm riski yüksektir. Nitekim bu sanatın günümüzde kaybolmasının sebeplerinden biri de budur. Bu isi yapanların ölme nedeni altının zehirli bir madde olması değil, cıva solumadan doğan zehirlenmedir; zira tombak yapımı için, kaplanacak nesnenin üzerine altın-cıva karışımı sıvanır. Daha sonra cıvadan kurtulmak için bu nesne yüksek ısıda evirilip çevrilir bu esnada havaya karışan cıva tombak yapımcılarının ölümüne veya erken yaşta ölmelerine sebep olur.
18.YÜZYI da ekonomik nedenlerle altın ve Gümüş eserlerin yapımının azalması, altın görünümlü tombakların çoğalmasına neden olmuştur.
Osmanlı maden sanatında bakır ve bakır alaşımı pirinç, günlük yaşamda ve dinsel yapılarda kullanılan eşyalarda, askeri teçhizatta, mimari süsleme elemanlarında yaygın kullanım alanı bulmuştur. Osmanlı maden sanatının erken dönemine ait örnekler askeri teçhizattır. 15. Yüzyılda form ve süslemelerde MEMLUK etkisi görülürken, 16.Yüzyıl başlarında klasik Osmanlı üslubu şekillenmiştir. OSMANLI İmparatorluğu'nda aydınlatma araçları mutfak kapları gibi günlük kullanım eşyasında ve askeri eşyada olmak üzere yönteminin iki alanda da geniş kullanımını görüyoruz. Tombaklama yönetemiyle leğen-ibrik, buhurdan, gülabdan, kapaklı sahan, tas maşrapa, hamamtası, su tası, güğüm, kahve sitili, fincan zarfı, fincan tepsisi, kandil, sakızlık, divit, kemer tokası körüklü fener, şamdan, şerbetlik, aşurelik, çeşitli kâseler, havan, kahve değirmeni, bozalık ve mangallar gibi gündelik kullanım eşyaları yapılmıştır. Askeri alanda ise at koşum takımı, at alın zırhı, miğfer, asa, kalkan, tören alemi, KILIÇ kını, gibi tombaklama tekniği ile yapılmış araç ve gereçlere rastlanılır.
Bakırların üzerinde çeşitli damga ve kitabelere de rastlanmaktadır. Topkapı Sarayı silâhhanesinde yapılan miğfer, at alın zırhı, kalkan gibi askeri techizat üzerinde OSMANLIların mensubu olduğu Kayı boyu silâh damgası kullanılmıştır.
Özellikle saray mutfağında kullanılan kap-kacak üzerine kime ait olduğunu gösteren şahıs kitabeleri, cami ve türbelere vakfedilen eşya üzerine de çoğunlukla Tuğra biçiminde vakıf kitabeleri yazılmıştır. Bazı tombak eserlerde de sahtekârlığı önlemek amacı ile vurulan “tonbak” damgasına rastlanmaktadır.
Topkapı Sarayı Müzesi'nde, Osmanlı döneminden kalma, altın-cıva amalgamı yardımıyla tombaklanmış leğen ibrik takımları, tepsi ve siniler, ibrikler, sahanlar, kapaklı sahanlar, bayrak tepelikleri, taslar, fenerler, at alın zırhı, şamdanlar, gülabdanlar, fincan zarfları, kahve ibrikleri, buhurdanlar gibi birçok tombak eser bulunmaktadır.
Not: Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez, yazı, İnceleme, Resim,Tablo, kaligrafi, Fotoğraf, minyatür, hat ve benzeri çalışma ve araştırmalarınızı, sitemize üye olarak , bize başvurarak ESA'da paylaşabilir, kendinizi ve ürünlerinizi tanıtabilirsiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM veya [email protected]
