SADIK ŞENDİL’DEN ANEKTODLAR
Devrin Meşhur assolisti Suzan hanım’ın kocası vefat etmiş,. Sadık Bey onu siyahlara bürünmüş ve çok üzgün bir şekilde görünce “ Suzan bu ne hâl ! Genç ve güzel bir kadınsın nasılsa yeniden evlenirsin” demişti. . Suzan Hanım, “ Yok be Sadık abi! Malûm yeri kilitledim. Anahtarı da denize attım. Artık evlenmeyeceğim” Diye cevap vermişti Aradan iki ay geçmeden Sadık Şendil, Suzan Hanım’ı yolda Adnan Şenses’le kol kola gördü. . Suzan Hanım kocasına “ Aa tanıştırayım canım, Sadık Şendil;[1] yazar” diye tanıtınca . Sadık Şendil: “ Memnun oldum . Beyefendi de ya çilingir ya dalgıçtır herhalde! " deyip cevabı yapıştırdı.
Başka bir anektodu.
" Bediha Muvahhit Sadık Şendil’i genç eşi Fatoş hanım’la görünce şaka yapmış “Ooo Sadık, bu bayan torunun mu?” Şendil o gün cevap vermemiş Ama Muhsin Ertuğrul’un 50. yıl jübilesinde Tevfik Bilge, 85 yaşındaki Bediha Muvahhit için “Sadık abi, Bediha Hanım ne kadar çökmüş” Diye konuşunca Bedia Muvahhit’ in de duyabileceği bir şekilde: “ Sorma Tevfik, Fatih Sultan Mehmet’in ölümünden sonra kendini toparlayamadı!” diye cevap vermişti.
Başka bir anektodu
Müjdat Gezen bir gün Sadık Şendil’e sorar. Abi Safiye Ayla’yı ben çok severim ama sence o çok yaşlı mıdıır: Sadık Şendil cevap verir. çok mu yaşlıdır?” Yaşlı mıdır bilmem ama Mısır’a turneye çıkmışlar piramitleri geziyorlardı. Safiye sefnkslerden birini görüp “Allah’ım bu ne muhteşem şey! “ Diye çığlık atınca sfenks de dile geldi. “ Anne , beni tanımdın mı?
YAHYA KEMAL’DEN ANEKTODLAR:
Bir gün ona sormuşlar?
— Yahya Kemal Bey, Ankara'nın en çok neresini beğendiniz?diye sormuştu. Yeni milletvekili de hemen cevap vermişti:
— Cebeci İstasyonunu diye cevap verince
— Cebeci istasyonun beğenilecek neyi varmış diyerek şaşırmışlar. Y. Kemal de:
- Çünkü oradan binip İstanbul'a dönüyorum.
-------------
Melek Celal Sofu'nun (ressam) bir hâtırasına göre, gençlik döneminde aşık olduğu Celile Hanımla evlenemeyişi Yahya Kemal'i ömrü boyunca bir yuva kurmaktan yoksun bırakmış, hiç bir kadın ona bu aşkı unutturamamıştır. Eren köyü’nde Bahar ve Geçmiş Yaz gibi birçok şiir bu sevginin neticesidir.
------------------------------
Bununla beraber şairi, çok sıkıntıya düştüğü yıllarda Kavaklıdere Şarap Fabrikası'na iki mısralık bir reklam şiiri yazdığını da görüyoruz:
Biz veda etmek üzereyiz kedere
Getir ahbap bir Kavaklıdere
------------------------------------------------------------------
Yahya Kemal'de, alelâde bir sözü şiir haline getirme gücü vardı. Süleyman Nazif'in İbnü'l-Emin Mahmud Kemal hakkında söylediği:
Ne kendi kimseye benzer, ne kimse kendisine
mısraını hemen bir mısra ilavesiyle gerçekten şiir haline getirmişti.
Hezâr gıbta o devr-i kadîm efendisine
Ne kendi kimseye benzer ne kimse kendisine
YAHYA KEMAL ‘İN NAZIM HİKMET’İN ANNESİ CELİLE HANIM İLE AŞKI
Annesi Celile Hanım, 1917’de babası Hikmet Bey’den ayrılmıştı. Annesi ünlü şair Yahya Kemal ile büyük bir aşk yaşamaya başlamıştı. İşte tam bu sıralarda Yahya Kemal, evlerine geliyor Nazım Hikmet’e özel ders veriyordu. Çünkü Celile Hanım da Nazım’ın şair olmasını istiyor, üstelik Yahya Kemal’e de aşıktı.
Yahya Kemal belirli günlerde evlerine gelir Nazım Hikmet’e özel dersler verir. Daha sonra ise Celile Hanımla bir köşeye çekilerek sohbet ederleri. Ancak bu ilişki zamanla Nazım ‘ın da dikkatini çekmiş hatta annesi ile Yahya Kemal öpüşürlerken de görmüştü. Bir gün Nazım Hikmet hem okuldan hem de özel derlerden hocası olan Yahya Kemal’in cebine bir pusula bırakmıştı. Bu pusulada şunlar yazıyordu. “ Hocam olarak geldiğin bu evden babam olarak çıkamazsın” Bu pusulayı okuduktan sonra Yahya Kemal bir daha o eve gitmedi.
Celile Hanım ile Yahya Kemal’in aşkını bu pusula bozmuş oldu.Celile Hanım bunun üzerine çok üzülmüş, bir süre Paris’e gitmişti.
KOCA RAĞIP PAŞA HAŞMET VE FITNAT HANIM
Şair Haşmet , Koca Ragıp Paşa ile birlikte gezinirlerken Şair Fitnat Hanımı hizmetçisiyle birlikte önlerinde yürürken görürler. O sırada kocakarı soğuğu( berdelacuz) olduğu için hava çok soğuktur. ( Berdelacuz aynı zamanda kocakarı anlamına da gelmekte bu soğukları ise halk arasında öküz yeli olarak tabir edilen havalar takip etmektedir. )
Şair Haşmet, Koca Ragıp Paşa'ya, önlerinde yürüyen Fitnat Hanım’ ı kastetmezmiş gibi
“Şu kocakarı yüzünden ortalık çok soğudu. Aceba nasıl ısınsak ” diye yüksek sesle konuşur.
Bunu duyan Fitnat Hanım bu taşların kendine atıldığını anlamış dönüp bakınca Haşmet ve Paşa’yı görmüştür. Fıtnat Hanım bu lafın altında kalmamış ve Kocakarı soğuğunun arkasından gelecek öküz fırtınasını kasteder gibi yaparak taşı gediğine kondurmuştur
“Merak etmeyiniz efendim arkasından öküz yeli geliyor ” diyerek cevap vermiştir.
[1] https://www.edebiyadvesanatakademisi.com/edebiyad/1445-sadik_sendil_hayati_oyunlari_ve_senaryolari.html