TÜRK MASALLARININ KAYNAĞI

         

 

TÜRK MASALLARININ KAYNAĞI

 

Türk masal]arının kahramanları genel olarak insanlar, hayvanlar ve doğaüstü varlıklardır. Cadı karıları, devler, vezir vs. kötü kahramanlar iken padişah, kral, hükümdar, Hızır, derviş vs. iyi kahramanlardır. Tilki, aslan, Anka kuşu, papağan gibi hayvan kahramanların olduğu masalların yanı sıra derviş, Hızır, peri, cin gibi doğaüstü varlıkların yer aldığı masallar da bulunmaktadır.

Türk masallarında en önemli tiplerden biri Keloğlan’dır. Keloğlan tipi Türk zekâ gücünün en iyi temsilcisidir.

 

Türk masal kaynakları yazılı kaynaklar (kitaplar) ve sözlü yaşayan kaynaklardır. Türk yazılı masal kaynaklarının doğuş ve çıkış yerleri şöyle sınıflandırılmaktadır:

 

Uygur Kaynağından Gelenler: Altun Yaruk, Üç Prensle Bir Parsın Hikâyesi, Prens Kayanamkara ve Papamkara Hikâyesi, Kuanş im Pusar  (Ses İşiten İlah).

 Hint Kaynağından Gelenler: Kelile ve Dimne, Tutiname ve Bahar-ı Daniş.

Arap ve Fars Kaynağından Gelenler: Simbadname, Mantıku’t Tayr, Binbir Gece Masalları, Binbir Gündüz Masalları.

Batı Kaynağından Gelenler: La Fontaine Masalları, Ezop Masalları ve Grim Kardeşler.

Türk Kaynağından Gelenler: Dastan-ı Ahmet Harami, Mecmua’ül Metaif, İbn-i Sina Hikayeleri, Billur Köşk Masalları

 

 

TÜRK MASALLARININ ÖZELLİKLERİ

 

Halkımız arasında Dede Korkut Hikâyeleri, Binbir gece Masalları, Keloğlan Masalları sık rastlanan masallarımızdandır. Hele Keloğlan’ın içinden çıkamadığı iş yoktur. Cemiyetimizde, eskiden “Masalcı Nine”ler vardı. Bunlar, tatlı üsluplarıyla, uzun kış gecelerinde, ramazan gecelerinde, evlerde, konaklarda, çıtır çıtır yanan sobaların başında, çocuklara masallarımızı anlatırlardı. Masallar ve bilhassa türk masalları ekseriyetle, şu üç kısımdan meydana gelir: Giriş veya tekerleme kısmı, mevzuyla pek alâkası olmayan sözlerden meydana gelir: “Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, deve tellâl iken, pire berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, ben fırladım eşikten, babam kaptı küreği, annem aldı maşayı, gösterdiler kapının ardındaki köşeyi...” Bu kısımla, masalı anlatan şahıs dinleyicilerin dikkatini tamamen kendine çekmeye çalışır. İkinci bölüm asıl vakaların geçtiği kısımdır. Son kısımda yine, bir tekerleme olabilir, ama bunlar, baştakiler kadar uzun olmaz. Pek çoğunda, “Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine” diye sona erer.

 

Türk masal geleneği, en hayalî anlatış tarzlarını bile gerçeğe yakın bir şekle getirir. Vakalar, olağanüstü unsurlar, fazla akla aykırı bir nitelik taşımaz. Türk masalları, birçok ilmin, sanatın faydalandığı birer hazine değerindedir. Milletimizin, birçok eski örf ve âdetleri, inançları, huyları, masallarımızda bulunabilir.

 

 

TÜRK MASAL ARAŞTIRMACILARI VE ÇALIŞMALAR

 

Diğer Müslüman Doğu halkları gibi Türkler de Hint, Arap ve İran kökenli masallara büyük ilgi göstermişlerdir. Çeviri ve uyarlama yoluyla Türkçeye kazandırılan Binbir Gece Masalları, Bahtiyarname, Sinbadname gibi yapıtlar hem çok beğenilmiş, hem de Türk halk masallarını çok etkilemiştir. İlk Türkçe masal kitabı sözlü gelenekten derlenmiş olan Billur Köşk Masallarıdır. Halk arasında ağızdan ağıza yayılan binlerce anonim masal, Nasrettin Hoca fıkraları, Keloğlan masalları, Karagöz oyunları, tekerlemeler olmasına rağmen çocuk edebiyatının gelişmesi Tanzimat’la (1839) başlamıştır. Ahmet Mithat’ın “Kıssadan Hisse” isimli kitabı bazılarınca ilk çocuk kitabı sayılır (1871), ayrıca Şinasi ve Recaizade Ekrem’le birlikte o dönemde birçok hayvan masalını da Türkçeye çevirmiştir.

Türk masallarını derleme ve inceleme çalışmaları Cumhuriyet döneminde yoğunlaşmış, Ziya Gökalp (Altın Işık), Tahir Alangu (Keloğlan Masalları) ve Naki Tezel (İstanbul Masalları) derledikleri masalları edebi bir biçim vererek yayımlamışlardır; büyük masalcılarımızdan Eflatun Cem Güney de “Açıl Sofram Açıl” ve “Dede Korkut Masalları” ile birçok ödül almıştır. Daha sonra Orhan Veli Kanık La Fontaine’den çeviriler yapmış, Nasreddin Hoca fıkralarını akıcı bir dille yazarak yeniden dilimize kazandırmıştır. Cahit Uçuk da 1940’lı yıllarda sırasıyla “Kırmızı Mantarlar”, “Üç Masal”, “Türk Çocuğuna Masallar”, “Ateş Gözlü Dev” ve “Kurnaz Tilki” eserlerini yazmış ve “Türk İkizleri” (1958) adlı eseri ile Hans Christian Andersen ödülü almıştır. Aynı yıl Halil Aytekin içinde hem Ezop’tan hem de Türk sözlü geleneğinden alınmış hikâyeler bulunan “Hayvan Masallarını yayımlar.

 

Başta Pertev Naili Boratav olmak üzere Mehmet Tuğrul, Ahmet Edip Uysal gibi araştırmacılar da Türk masalları üzerine derleme ve araştırmalar yapmışlar, yakın dönemde ise Saim Sakaoğlu, Bilge Seyidoğlu ve Umay Günay Anadolu masalları üzerine yaptıkları önemli araştırmalarını ve derlemelerini yayımlamışlardır.          

 



KAYNAKÇA / İLGİLİ LİNKLER
1 Masal İnceleme ve Propp Yöntemi
2 La Fontaine Fablları
3 Masal Nedir Yapısı Unsurları Tekerlemeleri
4 Türk Masalları Naki Tezel - Kırk Arap Masalı
5 Fabl Nedir Yapısı Bölümleri Masal İle Fabl ve Örnekleri
6 TÜRK MASALLARININ KAYNAĞI
7 Ezop Masalları'ndan Örnekler
8 Binbir Gece Masalları Tarihçe Konu Basımları Etkileri
9 Binbir Gece Masalları Şehrazat ve Şehriyar Öyküsü
10 Kelile ve Dimne Fabl Kitabı ve Tarihçe
11 Beydaba Kelile ve Dimne Hakkında Bilgiler ve Fabl Örnekleri