Soyut dışavurumculuk, anlık kararlara dayanan bir resim eğilimi olarak ve dışavurumculuğun bir dalı olarak şekillenen bir resim akımı veya eğilimi olarak ortaya çıkmıştı. Soyut ekspresyonizm, içsel deneyime sembolik anlatım vermeyi amaçlayan sanat dalı olarak kabul edilmişti. [1]Soyut dışavurumculuk tek bir anlatım ve ifade ediş stilinden çok, çeşitli tekniklerin ve anlatım biçimlerinin bir araya geldiği bir sanat akımı olarak şekillendi. Ekspresyonizmin uzantısı olarak ortaya çıkan bu akım ortay attığı bu ifade ediş biçimiyle dışavurumculuk akımından farklı bir sanat akımı olarak kabul edilmiştir.
1900–1935 yılları arasında gelişen doğayı ve toplumu nesnel bir bakış açısıyla betimlemeye karşı çıkan, öznel ya da içsel gerçeğin yansıtılmasını savunan, hem sanatta, hem de toplumda kabul edilmiş biçim ve geleneklere bir başkaldırı niteliği taşıyan, yaratıcı, yetenekli sanatçılara yeni bir düzenin ve yeni bir insanın yaratılmasında öncülük eden [2] Ekspresyonizm (Anlatımcılık) akımına bazı yönlerden bağlı kalan bu sanatçılar kendilerine özgü bir Ekspresyonizm ve anlatımcılık oluşturdular. Bu bakımlardan da ayrı bir sanat akımı oluşturmuş kabul edildiler.
İçlerinden geldiği gibi resim yapmak amacına olan dışa vurumcular, motiflerde ve renklerde duygu patlamaları ve yaratıcılığı özgür bırakmak eğilimi ve amacındaydılar yaptıkları resimlerde güzellik uyumluluk ve gerçeklikten ziyade, gerçeğin ürperti veren , izahı zor olan, gösterilmesi güçlük teşkil eden yönünü vermeyi amaçladılar. Fakat bunu yaparken de gerçekliliklerinin tanınır olmasına da özen gösteriyorlardı. [3]
ABSTRE EKSPRESYONIst ressamlarda bu tutumun içinde kalamaya çalışmışlardı. Fakat onların resimlerinde Antik Yunan, Roma ve Rönesans resimlerindeki izleklerin üzerinde kalma gayesi de yoktu. Aksine diğer soyut akımlarda da olduğu gibi bu çizginin dışındaki bir yer aramış oldular.
İfade edişlerindeki farklı üsluplarına rağmen sanat çevreleri soyut dışavurumculuk olarak da nitelendirilebilecek bu sanatçıların yaptıkları resimlerde belli ortak noktalar taşıdıkları için aynı sanat anlayışı içinde değerlendirmeyi tercih etmişlerdir. Çünkü aralarındaki farklara rağmen bu sanatçıların eserlerinde belli başlı ortak özellikler vardı.
Bu ortak noktalara bakılırsa örneğin hepsi de soyut resim üzerinde bir karar kılmışlardı. Hepsi de “bireysel duygularını, özgür ve anlık anlatımlarla yansıtmayı amaçlıyor, bu hedefe ulaşmak için de farklı teknikleri özgürce deniyordu. “ [4] Bu ressamların diğer bir ortak noktası da “ boyanın fiziksel özelliklerini duyumsallık, harekt, şiddet, gizem ya da şiirsellik gibi duyguları vurgulayabilmek amacıyla kullanıyorlardı. “ [5] Ayrıca boyayı gerçeküstücülerin kullandığı anlayışına benzer biçimde, önceden kararlaştırmadan ve ondan içlerinden nasıl geliyorsa öylesine kullanmak şeklindeki bir yöntemle kullanıyorlardı. Böylece bilinçaltlarındaki çağrışımlara göre boyama ve boya kullanma özellikleri vardı.
Bu sanatçıların hepsi de oldukça büyük boyutlarda tuvaller üzerinde resim yapmak eğilimindeydiler. üstelik devasa tuvallere tek tek öğelerden oluşan geleneksel kompozisyon kuralları ile alakasız tek bir imgeyi veya motifi işlemeyi tercih ediyorlardı. Bu motifler veya imgeler tek tüm tuvali kaplayarak tüm yüzeye yayılıyordu.
Soyut dışavurumculuk denilen bu saant akımının oluşmasında ARSHİLE Gorky ile Hans Hofmann adlı ressamlar ile birlikte, o sıralarda devam eden II. Dünya savaşından kaçarak New York'a gelen Avrupalı gerçeküstücü ressamların da rolleri önemli oldu. İlk soyut dışavurumcu yapıtları, ,jackson Pollock ile Willem de Kooning'in 1940'ların sonu ile 1950'lerin başında gerçekleştirmişler daha sonra diğer ressamları da bu yönde resimler yapmışlardı.
Soyut dışavurumculuk, ABSTRE EKSPRESYONİZİM olarak da bilinen bir sanat akımıdır. Bu sanat akımı Ekspresyonizmin uzantısı olarak 1940 yılların sonuna doğru şekillenmeye başlamış 1950 yılları içinde gelişip güçlenmişti. 1960 ve 1970 yılları arasın da etkisini güçlendirdi.
Dogmatik olmaktan çok araştırmacı bir tutum sergileyen bu hareket metafizik sanrılarla derinlemesine alakadar olmuşlardır. Bilinç ve bilinçsizlik arasındaki karşıtlığa önem vererek derin seviyelere inmeyi hedefleyen bu ressamlar resimlerindeki konuları da kullandıkları boyları ve boyama stillerini de anlık kararlara bilinçaltlarından gelen isteklere göre, daha doğrusu o anda içlerinden geldiği şekilde yapmaya eğilimli olmuşlardır.
“Zıtlıkların bütünlüğü içinde otomatik yaratıma önem vermesi sürrealist akımlardan aldığı etkilerle bağlantılıdır. Bu akim içindeki sanatçıların ilgi odağı Jung felsefesidir. Arketipler ve bunların üretilmesi önem taşır. Soyut bir üretimin egemen olduğu bu akımda doğaçlamaya önem veren sanatçılar ic birikimin tümüyle dışa vurumuna ağırlık vermişlerdir. Derinliği olmayan yeni mekânlarda kurulan sanat eserleri seyirci icin ima edilen bir özümseme ortamı yaratmayı hedefleyerek boşluk içinde şartlanmışlıktan onu kurtarmayı hedeflemektedirler.” [6]
Soyut dışavurumcu resim akımı sanatçılarının bazıları şunlardır:
- Jean Dubuffet(1901-1985)
- Francis Bacon(1909-1992)
- Arshile Gorky(1905-1948)
- Willem De Kooning(1904-)
- Franz Kline(1910-1962)
- Philip Guston(1913-1980)
-
Bu sanat akımıEn önemli temsilcileri Jackson Pollock ,Willem de Kooning,Franz Kline ve Mark Rothko,Clyfford Still,Philip Guston ,Helen Frankenthaler,Barnett Newman ,Adolph Gottlieb,Robert Motherwell,Lee Krasner ,Bradley Walker Tomlin,William Baziotes,Ad Reinhardt,Richard Pousette-Dart,Elaine de Kooning ve Jack Tworkov idi.
Bu sanatçıların çoğu ABD’nin New York kentinde yaşıyor, çalışıyor ve sergi açıyorlardı. Bu sanat akımı daha çok ABDsınırları içinde yayılan ve tanınan bir sanat akımı oldu
KAYNAKÇA
- [1] https://www.nedirnedemek.com/abstract-expressionism-nedir-abstract-expressionism-ne-demek
- [2] https://www.edebiyadvesanatakademisi.com/sanat/182-resimde_ekspresyonizm_disa_vurumculuk.html
- [3] Ebru Ertük Düvenci, Yeni dışavurumcu resimde dramatik etkiler ve uygulamalar, Yüksek Lisans Tezi, Mersin 2005, https://www.belgeler.com/blg/rbw/yeni-d
- [4] https://frmsinsi.com/showthread.php?t=1057707
- [5] https://frmsinsi.com/showthread.php?t=1057707
- [6] https://notslash-sanat.blogspot.com/2007/07/abstre-ekspresyonizm.html
Jean Dubuffet(1901-1985) Franz Kline(1910-1962
Not: Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez, yazı, İnceleme, Resim,Tablo, kaligrafi, ebru, Fotoğraf, minyatür, hat, sedef, el işi, oya, bezeme, Telkari, kazaziye benzeri çalışma ve araştırmalarınızı, sitemize üye olarak , bize başvurarak ESA'da paylaşarak kültürümüze katkıda bulunabilir, kendinizi ve ürünlerinizi tanıtabilirisiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM veya [email protected]