Rapor
Herhangi bir konuyu, olayı veya durumu incelenmekle görevlendirilen kişi veya kişilerin, yaptıkları araştırmanın sonuçlarını ilgili yere bildirmek üzere yazdıkları inceleme yazısına rapor denir. Bir kişinin hazırladığı rapora kişisel rapor; bir komisyon tarafından hazırlanan rapora da ortak rapor denir.
Raporlar, konunun uzmanları veya ilgilileri tarafından hazırlanır. Deney raporu, öğrenci raporu, sağlık raporu, bilirkişi raporu, polis raporu, hava raporu, hakem raporu, iskân raporu, kaza raporu, jüri raporu, yarışma raporu, tez raporu, müfettiş raporu, inceleme komisyonu raporu, bütçe raporu, öğretmen raporu gibi konularına göre adlandırılan raporlar hemen her alanda ve her eser üzerinde hazırlanabilir. Rapor konusu çok çeşitli ve birbirinden ayrı özellikler gösterdiği için her alana uyacak ortak bir rapor formu hazırlanamayabilir. Ancak hemen her raporda göz önünde bulundurulması gereken veya aranılan nitelikler şöyle sıralanabilir:
1. Öncelikle rapor hazırlayan kişi veya kişilerin o konunun uzmanı olması veya o konu ile yakından ilgili bulunması gerekir.
- Yazılması gereken raporun konusunun iyi kavranmış olması gerekir.
- Hazırlanacak raporun sağlıklı ve güvenilir olabilmesi için o konu ile ilgili kaynakları iyi tanımak gerekir.
- Raporda kullanılacak kaynaklardan elde edilen malzemenin etkili, çarpıcı, inandırıcı ve doyurucu bir nitelikte olması gerekir.
- Rapor hazırlanırken objektif davranmak esastır.
- Bilimsel çalışmaları değerlendirirken raporların bilimsel ölçüler içinde hazırlanması gerekir.
- Raporda ileriye sürülen olumlu veya olumsuz görüşlerin kesin deliller ile somut bir biçimde açıklanması gerekir.
- Raporlar, belli bir plân çerçevesinde hazırlanmalıdır. Önce raporun niteliği tanıtılmalı, olumlu veya olumsuz yönleri nedenler ve niçinleri ile tartışılmalı, sonunda varılan yargı açıkça belirtilmelidir.
- Raporlar, gereksiz ayrıntıya girmeden özlü bir biçimde sınırlandırılmalıdır.
- Raporlar, açık ve net bir ifade tarzı ile kaleme alınmalıdır. Cümleler düzgün olmalı, yanlış anlaşılmalara yol açabilecek ifadelerden kaçınılmalıdır.”
Bildiri.
Bilim, fikir ve sanat adamlarının kendi alanlarıyla ilgili bir konuda bir yenilik getirmek, özgün bir buluşu ortaya koymak ve akademik amaçlı bir toplantıda bunu sunmak üzere, ilmî bir üslûpla hazırladıkları bilimsel yazıya bildiri (tebliğ)denir.
“Bildiride her şeyden önce aranan nitelik, bilimsel bir yenilik getirmiş olması ve orijinal bir konuyu ele almasıdır. Bunun yanında bildiri, bilinen bir konuya yenilik getirme, değişik görüş ve düşüncelerle yeni tezler ortaya koyma, bu tezleri bilimsel delillerle doğrulama veya bir önceki tezi çürütme gibi özellikleri de bünyesinde taşır.”
Akademik toplantılarda, az çok o konunun uzmanlarından oluşan dinleyiciler önünde okunan bildirilerde konuya ait terimler fazlasıyla yer alabilir. Genellikle, yayımlanmaya uygun tarzda hazırlanan bildiriler sunulurken metne bağlı kalınır. Bu metinler toplantıyı düzenleyen birimlerce (genellikle) yayımlanır.
Bilimsel niteliğin ön plânda olduğu bildirilerin yabancı dillerde hazırlanması ve sunulması da mümkündür.
Tutanak
Kelimenin birkaç değişik anlamı vardır: “1. Meclis, kurul mahkeme gibi yerlerde söylenen sözlerin olduğu gibi yazıya geçirilmesi, zabıt, zabıtname. 2. İlgililerce imzalanmış, bir durumu anlatan yazı, zabıt varakası. 3. Birçok kimsenin imzaladığı rapor, mazbata
Değişik amaçlarla düzenlenen toplantılarda yapılan konuşmaların olduğu gibi yazıya geçirilmesi ve bu yazılanların yetkililerce imzalanmasıyla resmiyet kazanan yazılara tutanak denir. Bu tarzdaki tutanaklar, genellikle zabıt kâtipleri tarafından yazılır.
Bir olayın veya bir durumun nasıl olduğunu ifade eden ve ilgili (veya yetkili) kimseler tarafından imzalanan belgelere de tutanak adı verilir.
Bir toplantı tutanağı hazırlanırken; önce toplantının hangi tarihte, ne zaman ve nerede nasıl başlatıldığı belirtilir. Toplantılarda önceden belirlenmiş ve ilgililere duyurulmuş gündem maddeleri sırasıyla tartışılır ve o konuyla ilgili karar verilir. Tutanağını yazan kişi, toplantıda söz alanların düşüncelerini (veya beyanlarını) açık ve öz olarak aynen yazar. Toplantının bitiminde ilgililer tutanağın altını imzalarlar.
Olay tutanakları yazılırken olayın ne olduğu, nerede, ne zaman ve nasıl cereyan ettiği, olaya kimlerin ne şekilde karıştığı (varsa tanıkların ifadeleriyle birlikte) yazılır ve ilgilerce imzalanır.
Tutanaklar, yalın ve açık bir üslûpla, sanat yapma kaygısından uzak, kişisel görüş ve yorumlara yer verilmeden aynen yazılır.
Fezleke
Sözlük anlamıyla, tahkikat evrakı, bir kararın kısaca yazılması, özet demek olan fezleke; özetlenmiş inceleme ve sonuç raporudur. “Daha çok hukukî ve idarî soruşturmalardan sonra karar verme yetkisine sahip makamlara sunulmak üzere hazırlanan ve olayın özeti ile inceleme elemanının karara esas teşkil edecek görüşünü içeren yazı türüdür. İnceleme görevi verilenlerce, konunun çok yönlü ve doğruları gün ışığına çıkarıcı bilgi ve belgelerin toplanıp değerlendirilmesinden sonra, adil bir karara dayanak olacak temel konuların özetlendiği bu yazılarda, anlaşılabilirlik ve tarafsızlık özel bir önem taşır. İnceleme konusuyla ilgili bütün hukukî ve idarî deliller toplanmış, incelenmiş ve mümkünse karşılaştırılarak teyit edilmiş olarak hazırlanan bu yazılar, mekân, zaman ve çevre unsurlarını da ilgili oldukları ölçüde içermelidir.
Edebiyat Dil bilim, Kültür, Folklor, Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez, yazı, İnceleme, ve Araştırmalarınız bize başvurarak bu sitede Paylaşabilirsiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM veya [email protected]