Eski Ahbap ve Reşat Nuri Hakkında
Eski Ahbap, Reşat Nuri Güntekin’in yazdığı ilk öykülerden birisidir. Reşat
Nuri Güntekin’in yayımlanan ilk öyküsü olma özelliği taşıyan bu eseri ilk kez
1917 yılında Öğretmenlik görevinde ve 29
yaşında iken Diken Dergisinde yayınlanmıştır. Yazarın bu eseri 1919 yılında ise
Osmanlıca harflerle basılmıştır. ( bkz Reşat
Nuri Güntekin Hayatı Edebi kişiliği Eserleri)
Eski Ahbap, Reşat Nuri bu hikâyesinden sonra Gençlik ve Güzellik (1919)
ve Roçild Bey (1919) adlı öykülerini de yazmış, Eski Ahbap adlı öyküsü Latin
harfleri ile 1953 yılında “Boyunduruk” adlı uzun öyküsü ile yeniden
basılmıştır.
Eski Ahbap hikâyeye göre uzun
roman göre kısa kalmış ama daha ziyada roman ve hikâye arası bir eser olmuştur.
Öykü ibretlik bir olaya dayanmaktadır.
Öykünün Özeti
Hilmi Bey, elli yaşlarında eski karısını
kaybetmiş bir adamdır. Hilmi Bey’in karısı iki yıl süren bir hastalıktan sonra
vefat etmiş, bunun üzerine Hilmi Bey, Bursa’dan
İstanbul’a bir müddet dinlenmek için gelerek Sirkeci’deki Şahin Paşa Oteline
yerleşmiştir.
Oteldeki ikinci gün eski arkadaşlarından Teneke Mahir onu görmeye gelir
Teneke Mahir onun okul arkadaşıdır ve ona İstanbul’daki eğlence âlemlerini anlatır.
Bunun üzerine Hilmi Bey, Sirkecideki otelden ayrılarak Beyoğlu’na geçer ve
Teneke Mahir ile günler boyunca çarşı-pazar gezerler. En sonunda Teneke Mahir
onu alarak bir pavyona götürür. Hilmi Bey, bu pavyonda iyice sarhoş olduktan
sonra Mariz adlı bir kadınla tanışır ve kadının sesini vefat eden eski
karısının sesine de çok benzetir.
Hilmi Bey, aslında içkiye alışık biri değildir ve o geceden sonra rahatsızlanır.
Hastalığı da uzun sürmüş ama eski ahbabı Teneke Mahir onu hiç yalnız bırakmamıştır.
Teneke Mahir en sonunda ona uygun bir eş bulmaya karar verir ve Hilmi Bey’in yanına
Şevkiye adında bir hanım ile gelir.
Şevkiye annesi ve tüccar olan dayısı ile yaşayan bir kadındır. Hilmi Bey bu kadınla evlenmeye karar verir. Fakat Hilmi Bey, Şevkiye ile evlenecekken; Şevk iye’nin dayısının İzmit’teki fabrikasının
borçlarını ödemek için Şevkiye’yi bir palamut tüccarıyla evlendirmeye karar verdiğini
öğrenir.
Ona bu haberi veren ise Teneke Mahir’dir.
Şevkiye ile evlenme hazırlığında olan Hilmi Bey bunun üzerine o
fabrikayı alacağını söyleyerek nikâh işlemine başlar hatta Şevkiye Hanım ile
dini nikâhını da kıydırır. Fakat düğün için alış veriş yaparken Hilmi Bey’e isimsiz
bir mektup gelmiştir. Bu mektupta Şevkiye’nin genç bir doktorla ilişkisi olduğu
yazılmıştır. Bunun üzerine Hilmi Bey,
aileye verdiği mihri, satın aldığı eşyaları bırakarak evlenmekten vaz geçer.
Satın aldığı konserve fabrikasını da teneke Mahir’in yardımıyla iki bin beş yüz
lira zararla satarak Bursa’ya geri döner.
Hilmi Bey iki yıl sonra İstanbul’a iş icabı tekrar gitmiş ve Haydarpaşa
Vapurunda Teneke Mahir hakkında konuşan iki kişiyi ilgiyle dinlemiştir. Bu adamlar
Teneke Mahir’in Ali Recep adlı bir kişi ile Bursa eşrafından bir adama yaptığı oyunlardan
söz etmektedir. Bunun üzerine Hilmi Bey,
eski dostu Teneke Mahir’in kendisine düzenlediği oyunu öğrenmiş olur.