ACI KAYIP
Her sene rutin kontrol için hastaneye gelirim. Ben istediğimden değil. Ağır bir ameliyat geçirdiğimden, doktorlar her sene randevu verir. Gelirim, kan veririm. 12 deney tübü dolusu alırlar kanımı, bütün "...loji" lere gönderirler. Sonra doktorumla konuşmam için bir randevu daha verirler. Durumdan haberdar etme randevusu.
Hafif bir heyecan vardır mutlaka. Ama yine sakinleşme cümlem hazırdır:
"Ben iyiyim de bakalım doktor ne diyecek."
-Hallo Frau Ören, wie geht est Ihnen? (Selam Bayan Ören, nasılsınız?)
- Danke... Gut... Und Sie? ( Teşekkürler... İyiyim....Ya siz?..)
Adam gülümsedi.
-Sohbete başlama sorusu değildi. Doktorunuz olarak sordum. Gerçekten neler hissediyorsunuz, gerçekten nasılsınız?..
- İyiyim, gerçekten... Aslan gibiyim.
- Güzel... Mutlaka öylesinizdir. Aslan gibi bir kadın... Hmm... Aslanlar iyi avcıdır. Dişi aslanlar avı yapar, ailesine getirir. Önce baba aslan yer, sonra yavrular, en son kendisi yer. Bütün minerallari, vitaminleri, proteinleri o avdan elde eder. Onarıcılar, tamamlayıcılar, yenileyiciler, enerji vericiler falan... Anlıyor musunuz?
- Evet...
- Vücudunuzda bir bölge var... İşte o mineralleri, demirleri sizden alıp yok ediyor. Troidleriniz hormon salgısını abartmış son zamanlarda. Siz av yapmıyorsunuz. İhtiyacınız olanı avlanmadan alıyorsunuz. O da çok yetersiz. Bu defa biz vereceğiz. Bir müddet hastanede kalacaksınız. Değerleriniz çok düşük. Biz biraz yükselteceğiz.
- İlaçlarımı alıyordum, aksatmıyordum. Neden böyle oldu ki?..
- Hmm... Büyük bir üzüntü, keder, belki bunalım... "Psikologişş"yani... Acı bir kayıp yaşadıysanız olabilir. Hormon dengesi acılarla bozulur.
- Acı bir kayıp yaşamadım. Hani Türkiye'de büyük bir deprem oldu. Çok insan kaybettik. Yakın akrabam yoktu içlerinde ama başka tanıdıklarım vardı. Belki farkında olmadan dengeyi bozmuş olabilirim.
- Kayıp derken sadece sevdiğiniz insanın ölümünü demiyorum. Sevdiğiniz, güvendiğiniz, gözünüzde yüksek bir kartal yuvasına kondurduğunuz insanın size yaşattığı güven kırıklığı, hayal kırıklığı sonrası, onun gözünüzden düşüp mağmaya gönderdiğiniz değerinin kaybı, ölüm acısından daha ağır geliyor.
Hay Allah, doktor şair çıktı. Nasıl bir kayıp tarifidir bu... Tam isabet...
-Şimdi...Acil olarak yatışınıza karar verdik. Biraz hastanede kalacaksınız, avınızı damardan vereceğiz. Aslan Hanım...
Emir büyük yerden... Doktorun dediğine uyacağız artık. Gözümden düşe düşe mağmaya kadar inenler, orada kalın! Beni öldürmeye biraz ara vereceksiniz...
Nurcan Ören