gülümsemendi aklımdaki dedikodu
kendi kendime söylestigim
her şarkının bir öyküsü vardır
diye öykündü daha doğmamış söz
Saçının birkaç teli dudaklarımın
Arasındaydı sandım
gün ışığını harcıyoruz dedi
yeşillere boyanırken sesi
bir dalın duvara vuran gölgesi
El değmemiş sözcüklermis
Seviştiğim
kırlangıçlar
gökdelenlere yuva yapar mı
diye sordu kar çiçeklerinin
ısındığı pembe tekerlikli çocuk
mavi önlüğüyle
Dediğim
Mutsuzluk sevmekle başlar
bir de kırık yerine camın
konuşkan kokulu sakız yapıştırdım
sessizlik ondan gelmez