ABDÜLKERİM SATUK BUĞRA HAN DESTANI.
Türkistan, IX. ve X. yüzyıllarda siyasi, dinî, edebî ve sosyal anlamda büyük
değişikliklere sahne olmuştur. Mani, Budist ve Kamlık dini kültür çevresinden
İslamiyet’e giriş, Türk boylarının düşünce dünyasında ve yaşama biçiminde köklü
sarsıntı ve değişime yol açmıştır. Almaş Han, İdil-Ural bölgesinde 921 yılında
İslamiyet’i devlet dini olarak kabul eden ilk Türk hükümdarıdır. Ancak, İdil Bulgar
Devleti’nde etkileri bakımından bu dönüşümün Karahan’lılar Devleti’ndeki kadar
geniş bir coğrafyada kuşatıcı ve uzun süreli sonuçlara ulaştığını söylemek güçtür.
Oğuz, Kıpçak, Karluk, Yağma, Çiğil ve Uygur gibi Türk boyları X. XI. ve XII.
yüzyıllarda yurt tutma ve yaşama biçimlerinin şekillenmesi bakımdan Türkistan ve
Avrasya’da yeni siyasi yapıların içinde yer almaya başlamışlardır. Çengiz Devleti’ne
kadar süren bu dönemde Yağma Türklerinden olduğu öne sürülen Buğra
Karahanlılar Hanedanı Kaşgar ve civarında güçlü bir devlet kurmuşlardır.
Bazir oğlu Abdülkerim Satuk’un Müslüman olması, Kaşgar’ı amcası Oğulçak
Kadır Han (Harun Buğra Han)’dan alışı ve Buğra Han unvanıyla tahta çıkışı.
ABDÜLKERİM SATUK BUĞRA HAN DESTANI. Prof. Dr. İsa ÖZKAN
Gazi Üniversitesi
SATUK BUĞRA HAN DESTANI
Hazret-i Muhammed Burak sırtında,
Miraca çıkarken gökler katında
Her katta bir peygamberle tanışır
Biri için Cebrail’e danışır
“Bu kimdir” diye sorar Peygamber
Cebrail “bu peygamber değildir” der
“Bu sizin göçünüzden üç asır sonra
Dünyaya inecek olan bir ruhtur
Türkistan da dininizi yayacak
Satuk Buğra Han adın alacak.”
Miraçtan döndükten sonra her gün
İslam’ı Türk illerine yayması içün,
Gelecek bu Ruha dua eyledi
Sahabeler onu görmek diledi
Muhammed’in dua ettiği gündü,
Bir anda silahlı kır atlı göründü.
Başlarında Türk başlıkları bulunan
Arkadaşlarıyla Satuk Buğra han
Selam verip hızla uzaklaştılar,
Belli ki bu işte nice sırlar var.
Üç asırlık vakitin zamanı doldu,
Barhan Buğra Kara Han’ın oğlu oldu.
Doğduğunda kıştı, hemen yaz oldu,
Bahçeler, çayırlar çiçekle doldu.
Falcılar bu çocuk yaşarsa eğer,
Büyüyüp Müslüman olur dediler.
Öldürülsün diye hüküm koydular,
Babası dahi bu hükme uydular.
Satuk Buğra Han’ın annesi buna
Karşı gelip sahip çıktı oğluna
Müslüman olursa öldürürsünüz
Gereğini o vakit görürsünüz.
On iki yaşında Satuk Buğra Han
Hoşlanırdı artık ava çıkmaktan
Avda oldukları sırada bir an,
Önlerinden kalkıp kaçtı bir tavşan
Kaçan bu tavşanın ardına düştü
Arkadaşlarından hızla uzaklaştı
Kaçan tavşan bir ara durdu,
İhtiyar bir insan şekline girdi.
Bu yaşlı âdemi görüp şaşırdı,
Huzurunda edeple boynunu burdu
Anlar ki bunları ona söyleyen
Hızır’dı İslamı tavsiye eden
İslam’a girince Satuk Buğra Han
Kaşgar Han’ı olan amucasından
Müslüman olmasını istedi,
İnat etti, Müslüman olmam dedi.
Satuk Buğra Han’ın işaretiyle,
Toprak yarıldı bütün dehşetiyle,
Hükümdar toprağa gömülü verdi,
Ahali bu hali hep birden gördü.
Satuk Buğra Han hükümdar oldu,
İdareyi o an eline aldı.
Bütün Türk illeri onun vaktinde,
Müslüman olmayı kabul ettiler.
Ömrünü İslam’ı yaymak adına,
Sarf etmeyi görev kıldı zatına.
Sahip imiş bir acayip kılnca,
Denir ki; düşmana uzatılınca,
O kılınç kırk adım birden uzarmış,
Savaşta etrafına ateş saçarmış.
Doksan altı yaşında Kaşgar’a dönmüş,
Hak emri yetişmiş, burada ölmüş
İbrahim Sağır