Akşam Üzeri

05.03.2012

akşam üzerleri;

babası pazara gitmiş,

            pazar kamyonunu bekleyen

çocuklar gibi

Musallada, Köy Altında, Orta tepede

keçi-koyun sürüleri beklenirdi.

 

nemli akşam rüzgarları

pembeleştirir yanaklarımızı

                        buyardık[1]

bıyıkları buzlu büyüklerimize

sokularak,

avuçlarında ısıtırdık ellerimizi

avuçlarındaki ellerimize “hohh”larlardı

ellerini sıkı sıkı tutarak atlatırdık           

            sürü köpeği korkularımızı,

yalnızsak afakanlar[2] basardı

sil-baştan okurduk

            bildiğimiz bütün duaları

 

sürüler gelir,

başlarında,

eli deynekli[3]

                                   omzu kepenekli

yorgun ıslıklı çobanlar,

çamur deryası yolları

            keçi koyun izlerine bular[4]

 

sahibini tanır,

evinin yolunu bilir

sürüsünden ayrılır üçer-beşer

keçiler-koyunlar.

 

önümüzdeki üç-beş keçi

beş on koyunla

evlerimizin yolunu tutardık,

tekrar-tekrar

                        mallarımızı sayardık

yavrusuna meleyerek,

beğirerek koşuşturan

davarların peşisıra

                        koşardık

 

 

 

 

çoban kendi evine

davarlar kendi evlerine yollanır

batmalar samanlanır

kapılar iyice kapatılır

 

parmaklar açık ve

            dokunur birbirlene

“-bu ne”

“-ağıl”

“-herkes evine dağıl!”

 

neden sonra

falan keçi, filan koyun yok,

            konu-komşuya çobana,

aynı sürüdeki

diğer katınçlara sorulur

her sürüde onca keçi koyunu

            en fazla iki-üç kelimeyle tanır

yoksa çobanın gün boyu

            gezdiği her yer, o karanlıkta

tersinden taranır,

bazen de oğlağı-kuzusu kucakta

 

her birinin bir adı vardı bizim yanımızda

“-bizim” olana, kendimizce

sevimli isimler koyardık

kedi-köpek eniği,

bülüş,

tay,

bücük[5]

sıpa

ilk doğan kuzu-oğlak,

en güzel en güçlü hayvanlar

sakar,

ala,

minik,

cici,

farklı-güzel  olanlar

                         şımarmayı hakeden

ilk oğlanlarındı,



[1] buymak: donarcasına üşümek

[2] afakan: bunaltı, karabasan,kabus

[3] değnek: uzunca sırık, sopa

[4] bulamak/belemek: her tarafına bulaştırmak

belemek: sarmak, sarmalamak (bebek için) kundaklamak

[5] bücük: buzağı, inek yavrusu

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar