05.06.2015
ALÂEDDİN ALİ ÇELEBİ
Tanınmış Türk müderrisi hat sanatçısı ve Hümâyunnâme ‘nin yazarı
Tam adı Alâeddin Ali b. Sâlih, Filibe’de doğdu. Doğum tarihi belli değildir. Edirne’de Rumeli kazaskerliğine kadar yükselen Abdülvâsi‘ b. Hayreddin Hızır’ın verdiği eğitim ile müderris oldu. [1]Hocasından dolayı da Vâsi Alisi olarak ad kazandı. şöhret buldu. Hat sanatını Şeyh Hamdullah’ın damadı Şeşkalem Şükrullah Halîfe’den öğrendi. Taşköprizâde’ye göre müderrisliğe Edirne Sirâciye Medresesi’nde başladı. [2]
Bursa Bayezid Paşa, ardından Ferhâdiye medreselerinde müderrislik yaptı. (1526-27) tarihi civarında Hüdâvendigâr (Kaplıca) Medresesi müderrisliğine yükseldi. 1537’de Bursa’dan Edirne’de Halebiye Medresesi’ne tayin edildi. Sonra da Atik (Saatli) Medrese müderrisliğine getirildi. [3]
Alâeddin Ali daha sonra İstanbul’da Sahn müderrisliği pâyesine lâyık görüldü. II. Bayezid Medresesi’ne altmışlı pâye ile tayin edildi. Hümâyunnâme adlı eserini Kanûnî Sultan Süleyman’a sunduktan sonra 1543’de, Bursa kadılığına yükseltildi. [4]Çok geçmeden Bursa’da vefat etti. Emîr Sultan Camii hazîresinde türbeye yakın bir yerde defnedildi.
Alâeddin Ali şiir de yazmış olmasına rağmen asıl şöhretini Hümâyunnâme adlı Kelîle ve Dimne tercümesi ile sağladı. Latîfî’den başlayarak XVI. asır ve sonrası tezkireciler ondan ve serinden saygıyla söz etti.
HUMAYUNNAME
Alâeddin Ali Çelebi bu eserini eserini Atik Medresesinde iken yazmaya başladığını ön sözünde bildirmiştir. Hümâyunnâme ,Kelile ve Dimne’nin, Hüseyin Vaizi-i Kaşifi’nin ( Ö. 1505) Envar-ı Süheyli adıyla Farsçaya çevrilmiş şeklinin tercümesi olan bir nasihat kitabıdır. [5] Hüseyin Vâiz-i Kâşifî (ö.1505) bu eseri 15.yüzyıl sonlarında, Herat valisi Timurlu Sultan Hüseyin Baykara’nın (1470-1506) veziri Emir Ahmed Süheylî’ye (ö.1513) ithafen Envâr-ı Süheylî adıyla yapılan Farsça tercümesini temel alarak yazmış, [6]Ali Çelebi ‘de bu eseri Türkçeye tercüme etmiştir.
Bu eser edebi değer olarak Farsça aslından daha da değerlidir.[7] Kaynaklara ve Tarihçi Ali’ye göre Alaeddin Ali Çelebi bu eseri 20 yılda ancak tamamlayabildiğini söylese de Alaeddin Ali Çelebi’nin verdiği bilgilere göre beş yıllık bir zamanda bittiği anlaşılmaktadır.
Eserini 950/1543 yılında tamamlayarak Kanuni Sultan Süleyman’a sunan Ali Çelebi’nin Hümâyûnnâmesinin günümüze ulaşabilen resimli dört kopyası mevcuttur.[8] Eserin minyatürlü yazmasının Topkapı Sarayı Revan Kütüphanesi 843 numarada kayıtlı olan nüshası 208 varaktır. [9]
Mekke Kadısı Muhammed Emîn b. Veliyyüddîn’in (ö.1768) mülkü olan bir diğer nüshasında ise yüz altmış beş minyatür bulunmaktadır. [10]
Kaynakça
[1] Ömer Faruk Akün, ALÂEDDİN ALİ ÇELEBİ –TDV İA, cilt: 02; sayfa: 316
[2] Ömer Faruk Akün, ALÂEDDİN ALİ ÇELEBİ –TDV İA, cilt: 02; sayfa: 316
[3] Ömer Faruk Akün, ALÂEDDİN ALİ ÇELEBİ –TDV İA, cilt: 02; sayfa: 316
[4] ] Peçevi İbrahim Efendi, Peçevi Tarihi I, Haz. Bekir Sıtkı Baykal, T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1999, s.64-65; Hammer, Büyük Osmanlı Tarihi, 3 (Beşinci Cilt), Yay. Haz. Mümin Çevik - Erol Kılıç, Medya Ofset, s.225. K
5] Şebnem Parladır, ALİ ÇELEBİ’NİN HÜMÂYÛNNÂMESİ, Sanat Tarihi Dergisi Sayı/ XX/1 Nisan/2011, 93-131
[6] Şebnem Parladır, ALİ ÇELEBİ’NİN HÜMÂYÛNNÂMESİ, Sanat Tarihi Dergisi Sayı/ XX/1 Nisan/2011, 93-131
[7] Dr Aslan Tekin Edebiyatımızda İismleer, Ank. 2005 shf 44
8] Şebnem Parladır, ALİ ÇELEBİ’NİN HÜMÂYÛNNÂMESİ, Sanat Tarihi Dergisi Sayı/ XX/1 Nisan/2011, 93-131
[9] Ömer Faruk Akün, ALÂEDDİN ALİ ÇELEBİ –TDV İA, cilt: 02; sayfa: 316
[10] Şebnem Parladır, ALİ ÇELEBİ’NİN HÜMÂYÛNNÂMESİ, Sanat Tarihi Dergisi Sayı/ XX/1 Nisan/2011, 93-131
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın