Bu Eser 21.06.2013 Tarihinde Günün Şiiri Seçilmiştir
Topukları nasırlı yolları adımlarken,
Suratını kaybeden mâzim düşer yâdıma...
Kurak geçen yılların eteğine damlarken,
Dilsiz bir hâtırayı kaydederler adıma.
Bazen uçurumları taşıdım kucağımda,
Ensemde soluğunu hissederken cinnetin!
Bazen de sedasını işittim bucağımda,
Cehennemden kıl kadar uzaktaki cennetin...
Kurtulmak istedikçe kaybolurum içimde;
Beş kördüğüm atılır kimsesiz nefesime...
Korkular cevap verir en korkunç bir biçimde;
Kendi çırpınışımda yankılanan sesime!
Zemheri gecelerin zağlı kırbaçlarını;
Boşa çıkaramadım aşk şarabı içerek...
Yine de şafakların tararım saçlarını;
Turkuaz bir buuttan doludizgin geçerek!
Bir tutam aşk evreni bir boşluğa eler de;
Ruhunu soyundurur alırken göz hapsine...
Bedenim bir eleğe dönse de darbelerde;
Yüreğim göğüs gerer acıların hepsine!
Hayat denen imgeye “sana yenildim” demem;
Gözlerimin önünde hazırlansa tabutum!
Kâinat viran olsa yine de hiç gam yemem;
Nefes mühürlenmeden tükenmez ak umudum!..