KategorilerYAZILARÖyküAllah Ne Verdiyse Yiyin Gari

Allah Ne Verdiyse Yiyin Gari

27.04.2025

Epey zamandır hükumetin ekonomi politikalarını beğenmiyor. Başbakan da televizyona çıktığı zaman sövüyor sayıyordu hem en sunturlusundan küfürleri boca ediyordu... Karısı, yapma, etme, dese de, o yine de öfkelenmeden duramıyor, dişlerini gıcırdatıp duruyordu...


Hangi ülke mi? Yahu, karıştırmayın orasını farz edin BM yani Birleşmiş Milletlere üye ülkelerden birisi işte... Protesto etmeliyim bu durumu hem de şiddetle diye içinden geçiriyordu. Öyle bir protesto yapmalıydı ki herkesin ağzı bir karış açık kalmalıydı... Düşünüp taşındı "Taş atsam olmaz beyin kanaması geçirir portakal muz atsam çok pahalı ki ben bile yiyemiyorum. Karpuz atsam çok ağır geriye bir tek yumurta kalıyor o zaman. " dedi...


Evet evet bir gün cebine bir dolu yumurta koyacak ve başbakana yumurta fırlatarak ağır bir protesto yapacaktı... Bütün ülke televizyonları ondan bahsedecekti... Ülkenin başbakanı cin fikirli, şeytana külahını ters giydiren cinsten bir adamdı. Gözleriyle görmeseler de İblisin  O'nu gördüğü zaman yolunu değiştirdiğini söyleyenler bile vardı...


Sabah evden çıkarken, akşam karısının marketten aldığı yedi sekiz tane yumurtayı, başbakanın toplantı yaptığı salona girip, başbakana fırlatacaktı, bütün gazeteler onu yazacak, bir anda ''Başbakana yumurta fırlatan adam.'' diye ünlenecek, belki de ünü ülke sınırlarını aşacak tüm dünyaya da yayılacaktı... Ama bilmediği bir şey vardı, başbakan bu durumlara göre, her zaman tetikte ve her zamanda hazırlıklıydı... O başbakan ki buna benzer ne badireler atlatmıştı soğukkanlılığı sayesinde...


O ülkenin istihbarat teşkilatı sayılı haber alma servisleri arasındaydı dünyada... Adam yumurtaları alıp da yolda evine doğru giderken kendi kendine mırıldandığı zaman, bir şekilde adamın eylemini haber almış ve başbakana da tedbirli olması için uyarıda bulunmuşlardı... Başbakan hemen korumalarını çağırdı ve talimatlarını verdi bir çırpıda... Bu görülmemiş bir eylem karşı eylemle harika bir işe dönüşecekti...


Toplantı zamanı geldi çattı. Cin fikirli insanların ülkesinin cin fikirli başbakanı konuşma yapmak için kürsüye çıktı... Cepleri yumurta dolu adamda yavaş yavaş çaktırmadan, çaktırmadığını zannederek kürsüye doğru yaklaşmaktaydı... Başbakan ''Vatannnnnnn! Dedi önce.'' alkışlar alkışlar alkışlar..... Peşinden milletttttttttttt! Dedi.... Yine alkışlarrrrrr, alkışlarrrrrr! Tam başka bir şey daha diyecekken, adam cebinden çıkarttığı iki üç yumurtayı, başbakana doğru fırlattı. O anda yanındaki korumalardan iki tanesi yumurtaları havada yakaladı...


Evet, evet kırılmamıştı yumurtalar. Korumalardan bir tanesi tezgahın altından tüp gazı çıkardı, diğer bir koruma, ceketinin altından tavayı çıkardı, bir başka koruma  elindeki çakmak ile tüpü yaktı, başbakanda sağdaki cebinden pastırma, soldaki cebinden de bir kangal sucuk çıkartarak, tavaya atınca, tavadan cossssssss, diye bir ses çıktı... Sonra salonda toplanan kalabalığa dönerek ''Benim vatandaşım beni bizi, bizim partimizi ne kadar seviyor bakın ey halkım ki bana sucuklu, pastırmalı yumurta yapmam için, yumurtalarını bile getirmişler.'' De hadi ey milletim, sucuklu pastırmalı yumurtalar bizden Allah ne verdiyse gelinde yiyin gari.... Hep beraber yiyelim... Bizde yer miydik ki acaba orada olsak? Bilemedim şimdi...

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da