AN 3

24.10.2018
Toprak zemindi. Yumuşak köy toprağı.. Toprakta kayan çıplak ayağına, yere değen sağ eli yardım etti. Durdu. Ayak parmakları toprağa batmıştı. Kum tanecikleri yavaş yavaş mezar oluyorda ayağına. O kadar istekli gömüyorlardı ki, niye bastın üzerimize der gibiydiler. Bileğine kadar gömülünce ayağını çıkardı. Az önceki katiller artık birer ölüydü yüksekten düşünce.. Ayakta duramadı tekrar düştü. Bu sefer iki dizi de kumdaydı. 2 elini birden yere koydu. Parmakları gömüldü. Kum onu çeker gibiydi. Zorlukla nefes alıyordu. Öksürdü. Ağzından kumdan cümleler üretiyordu. Cümlelerde en çok su kelimesini özlüyordu. Bir an gözlerini kapadı. Ne yapıyorum dercesine... Elini göğsüne koydu. Kara göğsü kırmızıyla tanışmıştı. Beyaz gömleğinden acı vererek çıkan kırmızılar yere damla damla düşüyordu.. Düşen her damla sinsice bir bakış atıyordu. Artık tükenmişti. Buraya kadarmış diye düşündü. Vücudunun sağına doğru baktı. Sağ kolunu yere koydu uzandı, son bir nefesle çenesi oynadı. Gözleri görmez olmuştu.. Mutluydu. Vücudu artık sessizdi. Bir kaç saniye sonra bir ses duyuldu.. Ardından bir el omzuna değdi. Oğlum diye haykıran annesi başını okşuyor öpüyordu. Ağlamaktan sesi kesilen anne ağzı açık bir şekilde uzunca bir süre sessiz kalmıştı. Aslında çekiyordu biriktiriyordu. Herkes biliyordu ki birazdan büyük bir çığlık gelecek, kusacak kinini.. Oldu. Çığlık tüm köyde duyulmuştu.. Çevredekiler cesete imrenerek bakıyordu. O beden daha önce bir çok kez ölmüştü. Gözleri önünde boğulmuştu. Asmıştı kendini. Yüksek binadan attı, yaktı kendini. Şimdi ise vuruldu kalbinden.. Hepsinden farklıydı bu. İlk kez annesi başında ağlıyordu. Onlarca kez ölmesine rağmen ilk kez.. Çevredekilerin sessiz bakışını, annenin çığlığını ve kuma akan kanı bir ses böldü.. Kestik! Sonraki sahneyi hazırlayın!

yazar: Abdurrahman ESENDEMİR
Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da