Erken kalkmak ve belki de biraz geç yatmak, bazı özel anları yakalamak ve yaşamak için bir fırsattır. Sabahın ilk aydınlığına tanıklık etmek, henüz insan sesinin gölgede bırakmadığı kuş cıvıltılarını duyabilmek ve daha birçok güzel, tertemiz anları yakalamak için güzel bir fırsat... Adeta insansız veya insanı az olan bir havayı teneffüs edersiniz. Her şey daha yakındır iç dünyanıza ve daha yalındır. Belki daha yalansızdır da birçok şey.
Gökyüzü daha çok sizindir. Her şeyin ayrı bir dinginliği ve dinlenmiş bir hali vardır. Birçok kişi belki uyurken siz günü ilk karşılayanlardan ve tabiatı ilk izleyenlerden biri olursunuz. Güzel bir duygudur güneşin ilk ışıklarını izlemek ve o saatlerde çayını demlemek. Evlerden gelen bardak, kaşık seslerini ve perdeleri güne aralanmış pencerelerden insan sesleri duymak... Tatlı ve farklı bir telaş vardır o vakitlerde. Belki, eşini işe, çocuğunu okuluna uğurlayan anaların "güle güle " deyişini, hafiften televizyon sesini duyar; tek tük yolları adımlayan insanları izlersiniz.
Bir kediye, bir köpeğe, bir çiçeğe takılır gözünüz. Tam bir seyirliktir o anlar. Daha bir sizindir sanki her an. Daha bir hissederek izlersiniz tabiatı. Kim bilir belki güzel bir şiir karalarsınız ilhamın kanatlarına konup. Sevdiklerinize uyurken bakıp şükredersiniz. Tüten bir ocağınız, yiyecek ekmeğiniz olduğu için bir daha şükredersiniz. Başka bir şükür duygusuyla süslenir o saatler. Her şeyden önce yeni bir umuttur o anlar ve günün o ilk saatleri.
Günün ilk saatlerinin bu bereketli güzelliği, bazen gecenin ilk saatlerinde de hissedilir. El ayak çekildiğinde de gecenin sessizliğini yudumlarsınız. İç dünyanıza bir gece seferi yaparsınız. O da bir gece yolculuğudur. Farklı bir keşfetme duygusu sarar sizi. Belki yine bir şeyler takılır fikrinize ve kaleminize. Yine insansız bir zaman diliminin sükunetini hissedersiniz. Daha bir kendinizlesiniz ve yine başka bir yolculuk yaparsınız.
Bazen en tatlı sohbetler o saatlere hastır. Belki biraz atıştırır ve küçük kaçamaklar yaparsınız. O da gecenin bir başka lezzetidir. Ay ışığını, yıldızları ve yavaş yavaş sönen ışıkları izlersiniz. Acaba, her evde nasıl bir hikâye vardır, dersiniz. Evinizin dışındaki hikâyelere dalar gidersiniz. Belki sizi bir hüzün de kaplar ve bir de keder varsa o hikâyede bir dua gönderirsiniz gitmediğiniz, bilmediğiniz yuvalara.
Gece, belki daha çok hüzünlüyken zamanla yolculuğunuz, gündüz, umutlu bir yolculuğa çıkarsınız. Günün ilk saatleri ve son saatleri anı keşfetmek için ne güzel bir fırsattır! Yazılacak ve söylenecek ne çok şey varmış...Zamanın anlamı o saatlerde saklıymış. Tıpkı sabahın bu ilk saatlerinde yazdığım bu satırlar gibi taptazedir her an.
Anı yakalamanın güzelliklerini keşfedip, o duyguyu kelimelerle resmetmenin güzelliği bu olsa gerek!
06.07.2017
Sevim Kınalı
8 years ago