Aperlai kenti Sıçak Yarımadası'ndaki, Sıçak İskelesi'nin olduğu yerde bulunan bir antik kenttir. Aperlai, Kaş ile Kekova arasında bulunan Sıçak Yarımadasında uzun ve dar bir koyun başlangıcında yer alır. Bu antik kente Kaş'tan tekne ya da Üçağız'dan kayıkla gitmek ulaşım yönünden en kolay yolculuk şeklidir. Karadan ise Kılıçlı'da bulunan Apollonia' antik kentinden buraya uzanan 7 km lik bir antik yoldan yürüyerek gitmek gerekecektir. Kent adının orijinali Luwi dilinde “Aprillai” olup “Akarsu Boğazı” anlamına gelmektedir.(1)
KEKOVA
Kekova tarihle iç içe inanılmaz güzellikler sergileyen güzel bir yurt
köşemizdir. Doğal güzelliklerinin yanı sıra çok sayıda antik kente sahip olan
Kekova'nın her yerinden bir tarih fışkırmaktadır. Kekova, Mavi yolculuk
yapanların ve yatların uğrak yeridir. Kekova'ya denizden ulaşım Kale
Çayağzı'ndan kiralanan kayıklarla da yapılabilir. Kekova'nın etrafında çok
sayıda antik kent bulunur. Aperlai kenti 'de bu antik kentler içinde sadece bir
tanesidir. Sıcak İskelesindeki Aperlai, Batık Kent, Kaleköy'deki Simena,
Üçağız'da bulunan Theimussa, Gökkaya koyu üzerindeki Istlada birbirine çok
yakın olan antik kentlerin bazılarıdır. ( Bkz. .edebiyadvesanatakademisi.com/forummesaj/265-antipelos_ve__nisa_)
Aperlai, küçük bir Likya liman kentidir. M.Ö. V. ve IV. yüzyıla ait eserlerdeki
yazıtlar ve sikkler Lykia dili ile yazılmıştır. (1) Bu yazılar ve gümüş
sikkeler, Aperlai’ın Lykia Birliği öncesi bir tarihinin de olduğuna işaret
etmektedir. (2) Bu kentin bir kısmı depremler veya suların yükselmesi sonucu
denizin altında kalmış, bir kısmı da karada bulunmaktadır.
"Kekova tarihle iç içe inanılmaz güzellikler sergiler. Kekova'ya
denizden ulaşım Kaş ve Kale Çayağzı'ndan kiralanan kayıklarla yapılabilir.
Kaş'tan sonra Uluburun geçilerek Kekova'ya doğru yol alındığında önce Sıcak
Yarımadası ile karşılaşılır. Sıcak İskelesinde Aperlai antik kenti, yarımadanın
ucunda Toprakada ve Karaada yer alır. Bundan sonra Kekova Adası uzanmaktadır.
Bu adadan dolayı tüm bölge Kekova adıyla anılmaktadır. Kekova Adası depremlerle
biraz suyu batmış bu nedenle buraya batık şehir denilmiştir. Kekova Adası'nın
karşısında Kaleköy ve biraz ileride de yatlar için sakin bir koy olan Üçağız
Köyü bulunmaktadır. "
Kekova'nın kıyılarındaki bu kentlerden başka Kılıçlı'da Apollonia, ( Bkz.
.edebiyadvesanatakademisi.com/forummesaj/276-apollonia_) Üçağız'a 2 km uzaklıkta yol üzerindeki Çevreli'de
Tyberissos antik kenti vardır. Tyberissos ovaya bakan 365 m yükseklikteki bir tepe
üzerindedir. Dağın eteklerinde bir düzineye yakın Lykia lahdi ve güvercin
yuvası şeklindeki Lykia kaya mezarları bulunur. Kısaca Aperlai'ye gitmek demek
yakınlarındaki bu antik kentleri ve eşsiz güzellikteki Kaş ile Kekova'yı da
yakından tanımak ve gezmek demektir.
Aperlia'nın
Tarihçesi
Aperlai, ele geçen sikkelerden anlaşıldığı kadarıyla bir Lykia
şehridir. Bu sikklerden ve diğer buluntulardan şehrin tarihinin M.Ö. V.
veya IV. yüzyıla kadar inebildiği anlaşılmaktadır. İsindi, Simena ve
Apollonia kentleri ile birlikte Lykia Birliği içinde bulunan Aperlai,
aynı zamanda bu birliğin başkenti olan bir şehir görünümündedir.(2)
Aperlai’ın diğer Roma egemenliğindeki Lykia şehirleri gibi yalnız III.
Gordianus zamanında sikke basma yetkisine sahip olduğu, Lykia Birliği sırasında
üç kentin, bazı kaynaklara göre ise dört kentin “tek oya” sahip olduğu birliğin
başında bulunduğu saptanmıştır. (1)
Bilge Umar’a göre adı ‘Akarboğaz’ anlamına gelen Aperlai’nin varlığını, MS 5.
yüzyıla ait, adına basılı gümüş sikkelerin bulunmasından öğreniyoruz.
Roma devrinde komşuları Isında, Apollania ve Simena ile bir ortak vatandaşlık
oluşturarak Likya eyalet meclisinde tek oyla temsil edilme hakkını kazanmış,
tarihte önemli bir rolü bulunmayan kent, MS 141’deki büyük depremden zarar
görerek yıkılmıştır. (1) Bizans dönemine ait kalıntılara da rastlanılabildiğine
göre kent varlığını Bizans döneminde de sürdürmüştür. Türklerin Anadolu'yu
işgali sırasında kentin tamamen terk edilmiş olduğu ve Tükler tarafından bir
yerleşim yeri olarak kullanılmadığı söylenebilir. Nitekim 16 yy da buraya
uğrayan Piri Reis, Kitab-ı Bahriye’sinde bu antik şehir 16. yüzyılda, tamamen
terk edilmiş durumda olduğunu ve 3–5 balıkçı ailesinin
barındığı korunaklı bir liman olarak kalmış bir halde olduğunu bildirmiştir.
(3)
Şehrin her yanı surlarla çevrilidir. Deniz kenarındaki surlar, aralıklı
kulelerle takviye edilmiştir. Roma döneminde yapıldığı sanılan ve
dikdörtgen bir alanı çeviren surlar yer yer görkemli bir görünüşe sahiptir.(4)
Aperlia'daki Antik Kalıntılar ve Antik Şehrin Nitelikleri
Kentin kalıntıları denize doğru inen tepenin eteklerinde, körfezin kuzey
tarafında yer alır. Aperlai antik kenti, deniz kenarından başlayarak, akropole
doğru uzanan kulelerle takviye edilmiş surlarla çevrilmiştir. Kuzey surların
üstünde kare planlı üç adet savunma kulesi görülür. En iyi korunmuş durumda
olan Batı duvarı, ikisi düz biri kemerli üç kapıya sahiptir. Güney duvarı ise
tepe yamacına dik olarak devam eder. Günümüzde büyük ölçüde tahrip olmasına
rağmen orta kısmında şehre girişi sağlayan, iki yanında birer kulesi bulunan
bir kapı yer almaktadır. (5)
Surun dışındaki diğer kalıntılar Bizans ve sonrası dönemlerden kalmadır. Surun
güney tarafı ise çok harap vaziyettedir. Bu yönde iki yanında kulelerle takviye
edilmiş bir ana giriş kapısı da bulunduğu düşünülmektedir. Bu kapı günümüzde
mevcut değildir. Kuzeybatı köşesinde bir kilise ve güneydoğu köşesindeki
şapel dışında belirli bir yapı bulunmaktadır. (4)
"Surun doğusunda hemen hepsi yuvarlak kavisli kapağa sahip çok sayıda
lahit bulunmaktadır. Bunların bazıları erken dönem surları ile sahil arasında
yer alır. Böylece bu alanın daha sonra duvarlarla çevrilen şehre ait olduğu
anlaşılmaktadır. Aperlai'nin rıhtımı ve buna bağlı yapılar bugün su altında
kalmış olup deniz altındaki görüntüler yer yer izlenebilmektedir. "
(4)
Tüm Likya liman kentlerinde olduğu gibi Aperlai’da da limana yakın iki adet
Roma dönemi hamam kalıntısı vardır. Birisi akropolün kuzeybatı köşesinde diğeri
de güneydoğu köşe de olmak üzere iki adet Bizans kilisesi bulunur.
İ.S. 6.-7. yüzyıllara tarihlenen her iki kilisede bazilikal planda inşa edilmiş
olup, erken Bizans kilise mimarisini yansıtır. Orta geniş koridorun her iki
yanında, iki dar koridor, sonunda ise yarım daire planlı apsis yer alır. (6)
Dalaman ile Antalya arasında yer alan Aperlai, batık kenti ve lahitleri, adeta
bir açık hava müzesine benzer. Kekova Körfezinde ve Kaş'ın etrafında
Istlada, Apollonia, İsinda, Kyaenai gibi antik kentler yanında ismi bilinmeyen
birçok harabe yeri daha bulunmaktadır. Bunlar irili ufaklı antik
yerleşimlerdir. Örneğin Tüse Köyü'nün yakınındaki alçak bir tepe üzerinde Tysse
adında küçük bir yerleşme bulunur. Hepsi de Likya kentleri olan bu şehirlerarasında
en önemli kent şüphesiz Aperlia'dır. (7) Şehrin bir kısmı depremler
sonrasında denize gömülmüştür. Kentin nekropolü kale surlarının doğusunda yer
almakta olup çok sayıda Likya lahitleri bulunmaktadır. Rıhtım, rıhtıma ait
binalar ile rıhtıma yakın yapıların kalıntıları bugün sular altındadır. (5) Bir
kaç metre denize gömülen şehrin kıyılarında lahitler, pek çok yapı parçası
suların altındadır. İnönü Körfezi içindeki lahidiyle ünlü
Simena bunlardan birisidir.
Biraz da kenti iyice inceleyen başka bir bakış açısından Aparlai kentinin nasıl
betimlendiğini aktaralım: "Kent çok fazla ziyaret
edilmediğinden şehri dolaşmanın en iyi yöntemi bir biçimde surlara çıkmak.
Kenti çevreleyen geniş surlardan görülen kuşbakışı manzarayla ören yerinin
yapısı hakkında daha net bir bilgiye sahip olmak mümkün. Dikdörtgen biçimindeki
şehir duvarlarının Kaş yönündeki İnönü Körfezi ve Uluburun’a bakan batı
bölümünde üç adet kapı göze çarpıyor. Kuzey tarafında ise üç kule yükseliyor.
Sık çalılık ve yörede Pırnar adı verilen ağaççıklarla kaplı kalenin içinde
küçük bir kilise ile şapelin harabeleri görülebilir. Kaledeki en güzel görüntü,
güney burçlardaki koy manzarasıdır. Tiyatrosu bulunmayan antik şehrin sur
dışındaki diğer kalıntıları Bizans ve sonraki dönemlere tarihleniyor. Kalenin
kuzey tarafındaki sarnıç, muazzam işçiliğiyle dikkat çekici. Kentin güney
yamacından başlayan ve denize kadar devam eden nekropolis alanında yerel kireçtaşından
yapılma semerdam alınlıklı birçok lahit yer alıyor." (4)
Aperlai antik kenti sadece bir kent değil, Kaş, Kekova, civarındaki diğer bir
çok antik kentle birlikte oluşan doğal ve tarihi güzelliklerin çerçevelediği
değerli bir inceleme alanıdır.
Dolichiste (Kekova) ve Civarında antik Kentler
Mavi yolculuk yapanların da gözdesi olan ve yatların emin bir şekilde demirlediği Kekova’ya Kaş ve Kale Çayağzı'ndan kiralanan kayıklarla ulaşılır.
Antalya ilinin Demre ilçesi yakınlarında Kaleköy ve Üçağız açıklarındaki küçük, kayalık bir adadır. 4.5 km²'lik yüzölçümlü üzerinde kimse yaşamayan ama pansiyonları ve kafeleri bulunan adaya ulaşım teknelerle sağlanır. Kekova ve çevresi 18 Haziran 1990'da Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından sit alanı ilan edilmiştir. ( 8 . https://tr.wikipedia.org/wiki/Kekova)
Kaş’tan, Uluburun ve Kekova'ya yol alındığında önce Sıcak Yarımadası ve Aperlai antik kenti, yarımadanın ucunda Toprakada ve Karaada yer alır. Bundan sonra Kekova Adası uzanmaktadır. Kekova depremlerle suya ve buraya batık şehir denmiştir. Kekova'nın karşısında Kaleköy ve biraz ileride yatlar için bir koy olan Üçağız Köyü bulunur.
Üçağız’a, Fenike - Kaş karayolundan Kekova levhasının bulunduğu yola sapıldığında 19 km sonra ulaşılır. Burada birçok antik kent vardır. Sıcak İskelesindeki Aperlai, Batık Kent, Kaleköy'deki Simena, Üçağız'da bulunan Theimussa, Gökkaya koyu üzerindeki Istlada birbirine çok yakındır. Deniz kenarındaki bu kentlerden başka: Kılıçlı'da ki Apollonia, Üçağız'a 2 km uzaklıkta Çevreli'deki Tyberissos antik kenti bulunur.
Tyberissos eski adı Tirmisin olan ovaya bakan 365 m yükseklikteki bir tepe üzerinde bulunmaktadır. Dağın eteklerinde bir düzineye yakın Lykia lahdi ve güvercin yuvası şeklindeki Lykia kaya mezarları bulunmaktadır ki bunlar Hellenistik ve Roma Çağı'na aittir. (9) Antik şehir tepenin iki zirvesinde yer alır. Kuzeyde şehrin akropolisi, bulunmaktadır. Daha alçak olan güney tepesinde ise Dor düzenindeki Apollon tapınağının üzerine onun taşları ile yapılmış olan bir kilise bulunur.
Çevreli'den Kapaklı'ya doğru 4 km sonra İnişdibi denilen yerin doğusunda Istlada antik kenti vardır. Buradaki şehirler küçük olduğundan birkaçı birleşerek Lykia Birliği içinde temsil edilmekteydiler. Örneğin; Aperlai, Simena, Apollonia ve İsinda bu birlik içinde temsil ediliyordu. Çevreli'den 2 km sonra Kekova'ya ulaşılır. Bu yol Üçağız'da bitmektedir. Ancak buradan teknelerle Kaleköy'deki Simena, Batık şehir, Sıcak İskelesi'ndeki Aperlia görülebilir.
Kekova Adası
Adada Bizans Devri'ne ait bir kilisenin apsisi ayaktadır. (9) Adada Kazı yapılmadığı için adanın tarihi hakkında belirli bulgular yoktur. Tersane Koyu'na göre sağ tarafta batık şehrin su içindeki kalıntıları görülebilir. Kıyıya takip ettiğimizde, antik Kekova evlerin sulara gömüldüğünü ve merdivenlerin denize indiğini görebilir.
İlgili Linkler:
Resim alıntı: https://www.tgdturkey.com/tr/antalya/foto-galeri/aperlia/aperlia-210.html
İlgili Sayfalar
Edebiyat,
Dil bilim, Kültür, Folklor, Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez,
yazı, İnceleme, ve Araştırmalarınız bize başvurarak bu
sitede Paylaşabilirsiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM veya s_kuzucular@hotmail.com