14.03.2025
Aşk bu, milletin diline pelesenk olmuş bir cümledir gidiyor ''Aşkın gözü kördür aşkın gözü kördür.'' Niye kör olsun kardeşim aşkın gözü? Elinde beyaz bastonla mı dolaşıyor aşk? Kulağı niye sağır olsun aşkın yada? Aşk özürlü mü? Hani deseniz ki aşkın gözü miyop mu? Ya da aşkın gözü hipermetrop mu? Aşkın renk körlüğü olabilir mi? O zaman anlarız.
Aşkın gözü miyop olduğu zaman, uzaktaki bir sevgiliyi görmesi zor olsa da belki altıncı ve yedinci hisleriyle hissedebilir. Altıncıyı anladık da bir de yedinci his mi var dediniz değil mi? Yani altıncı varsa yedinci de vardır diye düşündüm bira an, kim bilir? Yedinciden sonra kaça kadar gidiyor bu hisler acaba? Onu da bilemedim...
Sevmek sevilmek gerçekten güzel bir duygu yoğunluğu. Bazen yakınınızda ki sizi seven birini göremezsiniz, kimi zamanda çok uzaklardan, çok da sık görmediğiniz birisine tutulursunuz bir de bakarsınız. Boşuna demiyorlar ''Gözler kalbin aynasıdır.'' diye... Yeter ki güzel baksın gözleriniz sevdiğinize...
Birde başkalarını bırakıp da kendine aşık olanlar var ki biz onlara Tıp dilinde narsisiz diyoruz. Tabi sıkıntılı bir durum her bakımdan. Ben merkezli ve dünyanın, hatta diğer bütün insanların kendi çevrelerinde dönmesini, ilgi ve sevgi göstermesini isteyen klinik vakalar... Özünü sevmek güzel ama, tarihte de özünü fazla sevip de sonra millete kan kusturmuş bir türü hastalıklı Hitler gibi, Mussolini gibi narsis tiplerde var unutmamalı ki...
Aşk canlı mı ki bir gözü olsun, aslında aşk ile bakan bakabilen sizin bizim kendi gözümüz... Miyop olup uzağı da görmekten, hipermetrop olup yakını da görmekten kendini mahrum etmesin. Sadece sevdiklerimize değil, yaratılan her canlıya Rahman ve Rahim olan Allah'tan bilip de aşk ile bakabiliyor muyuz, aşk ile sevebiliyor muyuz? İşte aslında işin özü de burada saklı... '' Aşkla bakmak yürekle bakmaktır, gönlümüzde aşk varsa gözün gördüğü güzeldir.'' demiş İskender Pala'da... Ne güzel söylemiş...
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın