KategorilerEDEBİYATEdebiyat Terimleri MazmunlarAyak Kadeh Şiirlerde Ayak Çekmek Ayağa Su Dökmek

Ayak Kadeh Şiirlerde Ayak Çekmek Ayağa Su Dökmek

02.07.2015

 

 

 

Ayak ( Kadeh,  sağar ) Ayağ Çekmek  Nedir

Ayak, Kadeh kelimesinin  Türkçe olarak eş anlamlı karşılığıdır.   Divan şiirinde Ayak kelimesi ile kadeh manasına gelen kelime arasında sık sık  tevriyeler ve  cinaslar yapılmıştır.  Ayak göçürmek, ayak çekmek  hem ayak çekmek, hem de kadehi çekmek anlamlarında sık sık her iki anlama gelecek  şekilde de kullanılmıştır. Ayak, ayak çekmek  kelimesinin ve deyiminin  18. yy. dan sonra  halk şiirimizde de benzer  şekillerde  kullanıldığına şahit oluruz

Vardım ki yurdundan ayak göçürmüş

Sakiler meclisten  çekmiş ayağı        Bayburtlu Zihni 

 

Ayağ  kelimesi dilimizdeki ayağa düşmek, ayağa kapanmak, ayağa sarılmak,  ayak almak, ayak göçürmek, ayağını çekmek, ayağa kapanmak, ayağını almak, ayağa su dökmek deyimlerinin hepsi ile tevriyeli kullanılmıştır.  

Her ne dem lutf eyleyüp bezmi müşerref eylesen

Ehl-i bezm ayağına yüz sürmeğe âmâdedir.

 

Bu beyitte "ayak" kelimesi ile  îhâm ve tevriye   yapılmıştır. Ayak, hem bacağın "bilekten sonraki kısmı" hem de "kadeh" anlamındadır. Kadeh ’in  incelen yerine de ayak dendiği, kadehin buradan tutulduğu da unutulmamalıdır.

 

Yürü var tanı kim ma’nide pir – i meykede

Her ayağı kim sunar el vermedir irşaddur.    Necati Bey

 

Kınamayı bırak da meyhaneye var. Pir-i muğanın sunduğu elindeki kadehte nice irşad ( aydınlanma vardır. ) Bu beyitte halk şiirndeki pir elinden bade içmek motifinin  de tevriyeli kullanıldığı,   ayak sunmak ile şeyhin dervişi irşat etmek için el vermesi hadisesinin, kadeh vermek  anlamına benzetildiği dikkat çeker.

 

Halin olduysa gussadan düşvâr

Mey-i nabın ayağına düş var        ( la edri ) 

 

Halin keder denizinde düşvâr  oldu ise ( boğuldu- güçleşti ise)   git kadehin ayağına  sarıl

 

Meyi ayağda gördüm elde tuttum yüz verdim

Ne haramzade imiş başıma çıktı şimdi    ( la edri ) 

 

Gerçi ki şeyẖ·i ṣavmaʿa tevbeye dest·i ḥaḳ ṣunar

Sāḳiyi gör ki luṭf idüb el diyene ayaḳ ṣunar  Necati Bey

 

Pîr-i mugânuñ ayagına düşdügüm bu kim

Destinde himmet itdüginüñ la‘l olur zücâc          Behişti. 

 

Şişe-i badeyi pinhan ede görsün yâran

Ayağı denk alalım  zahid-i nekbet geliyor     ( Süleyman Fehim )

Yarenler şarap şişesini saklasınlar, ayağı denk alalım ki o musibet zahid geliyor.

 

Bu beyitte halk şiirimizde kutsal mai  kutsal içki anlamındaki bade ile şarabın, ayağı denk almak ile  şarabı gizlemek anlamının tevriyeli kullanıldığı  dikkati çekmektedir.

AYAĞA SU DÖKME

Eskiden beri yola, sefere çıkanların,  askere gidenlerin arkasına çabuk dönüşü olsun niyetine su dökmek âdeti vardır.  Eve gelen misafirin ayağını yıkamakla veya ayağına su dökmek de hürmet göstermek, iltifat etmek,  ne denli değer verildiğini göstermek gereklerinden  biri olarak milli bir adet kabul edilmişti. Abdest alanın ibriğini tutmak da buna bağlı geleneklerden biriydi.

Bu gelenekler divan şiirimize de yansımız, hem gerçek manasında hem de  ayağ- kadeh -anlamına gelecek mecaz ve tevriyeli manaları ile de kullanılmışlardır.

Hayli serv i kaddin kim dile gelmedi hayliden

Ayağına su dökmeli olupdur çeşme- i  pür nemden   Necati Bey

Selvi boylu  hayli zamandır  gönle gelmedi ( eve gelmedi- yanıma gelmedi -görmez olduk) Ayağına su dökmeli  yaşlı gözlerimden  ( çeşm ve çeşme arasında da tevriye yapılmıştır. Çeşm göz- çeşme pınar

Ayağa su dökmek pek çok zaman kadehe şarap veya rakı dökmek anlamlarına da gelecek şekilde kullanılmıştır.

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da