AZAD OLMAK
Eskiden okulların paydos saatlerine, kölelikten kurtulmaya, özgür olmaya, tatil günlerine, vb denilirdi. Tatilin olduğu gün azad gününde ilahi, münacaat ve dualar okunur helva vb dağıtılırdı. [1]
Bu hadiseler divan şiirimizde kullanılan unsurlardandır
Dil kayd-ı aklı selb ideli şad olup gider
San tıfldır ki haceden azad olur gider Baki
Mecnuna benzeyen gönül Sanki hocadan azad olmuş çocuklar gibi sevinçten aklını kaybedip coşarak gider.
AZÂ’ İM
Azimetin çoğuludur. Sözlük anlamı: dehşetli hâdiseler, mühim şeyler şeklindedir. Fakat divan edebiyatında azaim biraz daha farklı olarak ele alınmıştır. Azimet ise sözlükte kuvvetle, ısrarla ve büyük bir kararlılıkla bir şeyi istemek veya yapmak anlamına gelir.
Aza’im ve azimet sözlüklerdeki anlamlarında kullanıldığı gibi divan şiirinde: dua ve efsun anlamlarında da kullanılmıştır. Bu tip dualar hastalıklardan korunmak için okunan, büyülerden kurtulmak veya bir şeyi elde etmek için okunur. Aynı zamanda bunları yapmak için duyulan kuvvetli istek anlamı da kast edilmiş olmaktadır.
Sadi “ Bir oda- ateşe- bir nesneyi okumak “olarak tarif etmiştir. [2] Divan şairlerinin Aza’im sözcüğü ile bir defineyi elde etmek için okuna dua, yapılan sihir, bu defineyi ve gizemi ortaya çıkarmak için gösterdikleri büyük arzu ve istek anlamlarında kullandıkları görülür.
Hiç azametsi zafer mümkündür gencineye A. M. Gülşeni
Fusunlu dualar okumadan defineye ulaşmak mümkün müdür.? Bu beyitten de anlaşılacağı gibi define bulmak için azaim dualarının okunması gerektiğine inanılmaktadır.
Olup terennüm ü bülbül aza’im-i teshir
Çemen perilerine lazım oldı arz-ı lika Fuzuli
Bülbülün fiğanla söyledikleri çok tesir etti. Çimenlik perileri bir araya toplanmaya başladılar
Nifak-ı pişelerin Naili bu mecliste
Azime – han – fusunkarı tarablarıyız. Naili
Biz bu mecliste fitne çıkarmak için oturan bozguncuların yatıştıracak azimeler okuyan duacılarıyız. Büyülü sözlerimiz onları yatıştırıyor nifak çıkarmalarını engelliyoruz.
[1] A. Talat Onay, Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB Yayınları, İst. 1996. Shf 124
[2] A. Talat Onay, Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB Yayınları, İst. 1996. Shf 124