BARTIN
Bartın, doğuda Kastamonu, doğu ve güneyde Karabük, batıda ise Zonguldak illeriyle komşudur. Yüzölçümü 2143 km2’dir. İl merkezinin rakımı 25 m. dir. Bartın’ın halen Merkez, Amasra, Ulus ve Kurucaşile olmak üzere 4 ilçesi, Arıt Kozcağız, Kumluca ve Abdipaşa beldeleriyle birlikte 9 Belediye, 262 köyü vardır.Bartın ilinin nüfusu 31.12.2009 TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre 188.449’dur.
Bartın Irmağı ve kolları tarafından derin bir biçimde parçalanan arazi çok engebeli bir görünümdedir. Irmağın genişlediği alanlarda ve dağların oldukça dik yamaçları arasında dar ve derin vadiler yer alır. Kent merkezlerine inildikçe düz ovalar artmaktadır. Bartın’ın en önemli akarsuyu, M.Ö.’ki yıllarda Parthenios adı ile anılan ve kente adını veren Bartın ırmağıdır. Bartın ırmağının iki ana kolunu oluşturan Kocaçay ve Kocanazçayı, Bartın merkezinde Gazhane Burnu’nda birleşip 14 km yol kat ederek Boğaz mevkisinde Karadeniz’e ulaşır.Göksu ve Eldeş Çayları (Ulus Çayı) ile bunlara katılan derelerden oluşur. Arıt ve Mevren Derelerinden oluşan Kozlu Çayı ile birleşen Kışla Deresi, Akpınar ve Karaçay Dereleri Kocaçay’ı besleyen akarsulardır. Diğer önemli akarsuları; Kapısuyu ve Tekkeönü Dereleri ile Ulus - Uluyayla ’yı sulayan Ovaçayı ve İnönü Dereleridir.
BARTINDA İLGİ ÇEKİCİ YERLER:
Kızılkum, Mogada, Güzelcehisar, İnkumu, Bozköy, Çakraz, Delikli Şile, Göçgün, Çambu, Tekkeönü plajları; Uluyayla, Ardıç, Kalkanlı, Zoni yaylaları; Orduyeri, Gökyar, Dip, Gölderesi, Ulukaya, İğneciler,Aksu Çayı Çağlayanları; Gürcüoluk ve Sipahiler Mağaraları; Bartın-Kastamonu Küre Dağları Milli Parkı; Amasra Müzesi, Amasra Kalesi, Tekkeönü Kalesi, Güzelcehisar Kalesi, Şarköy ve Fırınlı Kaleleri;Halilbey (Yukarı Cami), İbrahimpaşa (Orta Cami), Şadırvan (Aşağı Cami),Fatih Camileri; İçkale Mescidi, Yılık Kilise, Aya Nikolas Kilisesi, Ebu Derda Türbesi, Taşhan, Dervişoğlu Hanı,Bedesten, Bartın Şehir Hamamı, Somaklıoğlu Hamamı, Osmanlı Hamamı, Kemerköprü, Asma Köprü, Orduyeri (Kışla) Köprüsü,Kemerdere Köprüsü,Amasra Kuşkayası Yol Anıtı, Antik Tiyatro, Akropol, Necropol, Amasra Toprakaltı Galerileri, Horhor (Dere Tüneli), Rıhtımlar ve Dalgakıranlar, Büyüktepe Mağarası, Çeştepe Höyüğü, Kurucaşile Hisarkale Mahzeni, Şadırvan.
![](https://t0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQ_kQAgvU5QJQpxwhlN2O0RTAqnF9Ib2snayk1bHCz0FFKtyNIREQ)
TARİHÇE
Bartın Adı: “PARTHENİA” dan Bartın’a dönüşen adın kaynağı “PARTHENİOS” dur.Yunan mitolojisinde,Tanrıların Babası OKENAUS’ un çocukları olan yüzlerce tanrıdan birisi ve “Sular Tanrısı “ dır. ”Sular İlahı veya Muhteşem Akan Su “anlamındadır.
Bartın’ı kuranlar, M.Ö.14.yy.da Gaskalar ve M.Ö.13.yy’da Hititler Bolu Havalisine yerleşen Bitinyalılar ile Kastamonu Havalisinde hüküm süren Paflagonya’lılardır. M.Ö.12.yy. sonlarında Bithynie Bölgesindeki Bartın Friglerin, Paplagonie Bölgesindeki Amasra Fenikelilerin eline geçmiş, Fenikeliler; Amasra (Sesamos), Ereğli (Heraklia), Sinop(Sinope) ve Tekkeönü’nde (Kromna) ilk Sayda Kolonilerini oluşturmuşlardır. M.Ö. 9.yy. Fenikeliler ve Karyalılar Amasra ve Kromna’yı terkettiler. Bartın ve çevresi, M.Ö.7.yy. sonlarında Kimmerlerin, M.Ö.6. yy.da Lidyalıların, M.Ö.547 yılında da Perslerin hâkimiyetine girdi. 216 yıllık Pers döneminde Karadeniz Kolonileri Perslon dostluğu sayesinde uzun süre bu statülerini korudular.M.Ö. 334 yılında, Makedonya Kralı İskender, Perslerin hâkimiyetine son vererek bölgenin sahibi oldu. Amasra M.Ö.302–286 yıllarında Kraliçe Amastris tarafından yönetilmeye başlandı. Bu dönemde Symoikismos Siteler Birliğine Başkent oldu. M.Ö.286 yılında Kraliçe Amastris, oğulları tarafından bindiği gemi batırılmak suretiyle öldürülünce kent yeniden Eumenes’ce yönetilmeye başlandı. Amasra ve Bartın çevresi yöredeki savaşlar sonrasında M.Ö.279 yılında Pontus Krallığının egemenliğine girdi.
Bizans Döneminde Bartın ve Amasra
M.Ö. 70 yılında Anadolu’ya giren Romalılar Pontus Krallığının Egemenliğine son vererek yöreye sahip oldular. Roma döneminde Bitinya ve Pontusun Paflagonyadaki bölümü Bitinya-Pontus eyaleti olarak Satraplıkla yönetilmeye başladı.Amasra bu eyaletin Pontus bölümü başkenti oldu.M.S.395 yılına kadar Roma İmparatorluğu’nun, Roma-Bizans bölünmesi üzerine de Bizans’ın payına düşen Bartın ve çevresi uzun yıllar Bizans’ın hakimiyetinde kaldı.
Bartın ve çevresi M.Ö. 390 yıllarında Hazar hükümdarı Sahip Han komutasındaki Peçenek ve Kumanların, M.S. 798 yıllarında Abdülmelik komutasındaki Müslüman Arapların, 800 yıllarında Selçukluların ve 865 yıllarında da Rusların yoğun akınlarına hedef oldu.
Türklerin yöreye ilgisi 1084 yıllarında başladı. Kutalmışoğlu Süleyman Bey’in Komutanlarından Emir Karatigin 1084 yılında Sinop, Çankırı, Kastamonu ve Zonguldak ’ı alarak yörede Bartın, Ulus, Eflani, Safranbolu ve Devrek’i de kapsayan bir Türk Emirliği kurdu. Ancak, 1086 yılında Süleyman Bey’in ölümü ve 1096 yılında başlayan 1.Haçlı Seferleri, Kuzeybatı Anadolu’ya yerleşen Türkler açısından ciddi sıkıntılar yarattı. Haçlı müttefiklerle Bizans arasında yapılan anlaşma sonrasında başta Amasra, Sinop ve Ereğli olmak üzere İstanbul’dan Samsun’a kadar tüm Karadeniz sahili yeniden Bizans’ın hâkimiyetine girdi.
Bartın ve çevresi ise Bizans’tan sonra 11.YY sonlarında Anadolu Selçuklularının eline geçti.200 yıllık Selçuklu döneminden sonra 1326’da Kastamonu yöresine hakim olan Candaroğulları Beyliği ve 1392’den itibaren de Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer aldı.
Osmanlı Döneminde Bartın
1402 yılında yapılan Ankara savaşı sonunda bir ara İsfendiyaroğlu Beyliği’nin eline geçen kent 1461 yılında tekrar Osmanlı Devleti egemenliğine girmiştir.1460 yılına gelindiğinde, Bartın ve Çevresi; Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde, Amasra ise Ceneviz Kolonisi idi. Anadolu’da Türk birliğini sağlamak Cenevizlilerin elinde bulunan Karadeniz ticaretini ve denizyolunu ülkesine kazandırmak amacıyla Kuzey Anadolu Seferine hazırlanan Fatih Sultan Mehmet Han, ilk hedef olarak Amasra, Kastamonu ve Sinop’ seçti.1460 yılında, Fatih Sultan Mehmet Üsküdar’dan avlanmak bahanesiyle yola çıkarken, Mehmet Paşa Komutasındaki Osmanlı Donanması da denizden hareket etti.Fatih Bolu’ya geldiğinde Kastamonu ve Sinop yörelerine hakim olan ve Candaroğulları Beyliği’nin devamı sayılan İsfendiyaroğulları’nın Beyi İsmail Bey, padişaha kıymetli eşyalar göndererek bağlılığını bildirdi.Yoluna devam eden Fatih Ekim ayında Bartın’a gelip ordugahını bugünkü Orduyeri’ne kurdu.Donanmayla haberleşme sağlayan haberciler, Donanmanın Amasra açıklarında göründüğünü bildirdiklerinde , Amasra üzerine yürüyen Fatih, Ceneviz Senyoru’ndan kan dökülmemeden Amasra’yı teslim aldı.
Bartın, Osmanlı döneminin 1460-1692 yılları arasında Anadolu Beylerbeyliği’ne bağlı Bolu Sancağı sınırları içinde yer aldı. Bolu Sancağının kaldırılmasıyla 1692-1811 yılları arasında Voyvodalıkla yönetilen Bartın, 1811 yılında da Kastamonu Vilayetine bağlı olarak yeniden kurulan Bolu Sancağına bağlandı. Bu dönemde ticari potansiyeliyle bölgenin Pazar yeri olan ve Oniki Divan adını alan Bartın, 1867 yılında ilçe oldu. 1876 yılında da Belediye Teşkilatı kuruldu.
Cumhuriyet Döneminde Bartın
1920 yılında Zonguldak Mutasarrıflığına bağlanan Bartın’ın 1924 yılında Zonguldak’ın il olmasıyla birlikte bu ilin ilçesi haline gelmiştir. 07 Eylül 1991 tarihinde de 28.08.1991 tarih ve 3760 sayılı yasayla il statüsüne kavuşmuştur. (1)
Kültür Turizmi
Amasra’da; Müze, Kale, Kuşkayası Yol Anıtı, Yeraltı Galerisi ve Kiliseler (Fatih Camii ve Sanat Evi) ile Roma Meclis Sarayı (Bedesten) kalıntıları vardır. Tarihi Paphlagonia bölgesi sınırları içinde çok sayıda antik kent kalıntıları var. Sesamos (Amasra), Kromna (Kurucaşile) ve Erythinoi Antik kentleri (Çakraz'a) Bartın sınırları içinde bulunmaktadır. kale, iki kilise, bedesten, Kuşkayası Yol Anıtı (Dünyada tek) ve inziva (inziva) içinde mağara şehir merkezi, antik kentin görsel parçaları arasındadır. Forum, belediye sarayı, şeref yolu, tiyatro, akropol, nekropol gibi antik kentin bölümleri aşağıda yer vardır. (3)
Merkez ilçede; Aya Nikolas Kilisesi (Kültür Evi), Höyükler ile Osmanlı dönemi eserlerinden Camiler, Köprüler, Hanlar, Hamam ve Ahşap Bartın Evleri bulunur.
Kurucaşile’de; Kromna kenti kalıntıları olan Tekkeönü kalesi, Mahzen ve Galeri ile Yedikuyular bulunmaktadır.
Ayrıca; Folklorik değerler ve Yöre mutfağı, Geleneksel El Sanatlarından 400 yıllık bir geleneği yansıtan Ahşap Yat ve Tekne yapımcılığı, Amasra’da Ağaç işleri (Oymacılık- Süsleme) ve Merkezde Tel Kırma ürünleri. Tarihi Paphlagonia bölgesinde en eski yerleşim merkezlerinden olan ve özellikle ülke ölçeğinde köklü bir turizm geleneği bulunan Amasra‘da, turizmde yeterli düzeyde kullanılamayan mevcut kaynaklar ile henüz açığa çıkarılamayan zengin antik değerler; Bartın genelinde Osmanlı Evleri, El Sanatları (Ahşap Yat ve Tekne, Hediyelik Eşya, Tel Kırma vb.) ve diğer folklorik özellikler kültür turizminde değerlendirilebilecek kaynaklardır.
Deniz Turizmi
İnkumu, Amasra ve Çakraz plajları,İnkum, bir tatil köyü ve diğer tesisler ile hoş bir ortam, kumsalları vardır. Çakraz, Kurucaşile balıkçı tekneleri inşa edilirken, mükemmel bir plaj olan bir balıkçı köyüdür.
Günübirlikçiler için; Kızılkum, Mugada, Hatipler, Güzelcehisar, Göçkün, Akkonak, Çambu, Karaman, Tekkeönü, Kurucaşile ve Kapısuyu plajları bulunur.
Doğa Turizmi
Küre Dağları Milli Parkı, Yaylalar (Uluyayla, Gezen ve Ardıç yaylaları), Gezi Alanları (Şelaleler ve Trekking Alanları), Gürcüoluk Mağarası, Güzelcehisar Lav Sütunları, Sportif Turizm Alanlarıdır. Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın “Dünyadaki 100, Ülkemizdeki 9 Sıcak Noktadan Birisi” olarak nitelendirdiği Küre Dağları Milli Parkı; kültürel ve folklorik özellikleri, büyüleyici doğal peyzaj, biyolojik çeşitlilik ve zengin yaban hayatı gibi görülmeğe değer öğeleri eşsiz bir manzara bütünlüğü içinde sergilemektedir. (2)
Bartın Evleri
Bartın ve çok yakınındaki geleneksel yerleşme niteliğine sahip Safranbolu ve Yörük örnekleri ile bir benzerliği yok.Geleneksel yerleşme dokusu kaybolmuş yalnızca çarşı bölgesinde çoğu kagir binalardan oluşan ve cephe olarak korunabilmiş 2-3 katlı yapılar vardır.Geleneksel ahşap konutlara tekil olarak rastlayabiliyoruz.Kalan örneklerde de iç mekanlar yani kullanımlara yönelik ihtiyaçlardan dolayı zaman içinde değişime uğramış, çoğu orijinalliğini yitirmiş durumdadır.
Tekkeönü Kalesi
Kurucaşile ilçesinin tarihi Kromna kentinin merkezi olan Tekkeönü Köyü’nde, Cenevizlilerden kaldığı bilinen kale kalıntılarına rastlanmaktadır. Güzelcehisar, Şarköy ve Fırınlı KaleleriMerkez ilçe sınırları içindeki Güzelcehisar Şarköy ve Fırınlı Köylerinde, Cenevizlilerden kalma kale kalıntılarına rastlanmaktadır.(5)
Bartın Çayı
KAYNAKÇA
- https://www.bartin.gov.tr/modules.php?name=Content&pa=showpage&pid=7
- https://www.bartin.gov.tr/modules.php?name=Content&pa=showpage&pid=14
- https://en.bartin.edu.tr/workpage.aspx?department=28&navurl=B47255119
- Bartinnet.tr.gg/BARTIN-DA-GEZ%26%23304%3BLECEK-YERLER.htm
- https://bartinbelediyesi.com/bel/index.php?option=com_content&view=article&id=15&Itemid=4
İLGİLİ SAYFALAR
- ADANA'NIN TARİHİ VE TURİSTİK
YERLERİ
- ADIYAMAN, TARİHİ VE TURİZMİ
- AFYON'UN TARİHİ VE TURİSTİK YERLERİ
- AĞRI'NINTARİHİ TURİZMİ VE
TURİSTİK YERLERİ
- Aksaray'ın Tarihi ve Turistik
Yerleri
- Amasya'nın Tarihi ve Turistik
Yerleri
- Ankara'nın Tarihi ve Turistik
Yerleri
- Antalya'nın Tarihi, Turizmi
ve Antik Yerleri
- Artvin'in Tarihi, Turizmi,
Yayla ve Vadileri
- Aydın'ın Tarihi, Turizmi ,
Antik ve Doğal Güzellikleri
- Balıkesir:Tarih, Turizm ve
Gezilecek Yerler
- Bartın'ın Tarihı Turizmi ,
Görülecek Yerleri
- BATMAN'IN TURİZM, TARİH VE
DOĞASI
- Bayburt'u Gezelim mi?
- Bilecik'i Gezelim mi?
- Bingöl ve Güzellikleri
- BİTLİS'İ GEZİP GÖRELİ,M
- BOLU'YU GEZİP GÖRELİM
- BURDUR'UN TARİH DOĞA VE
KÜLTÜRÜ
- Bursa'yı Gezip Görelim
- Çanakkale: Tarihi, Turizmi ve
Doğası
- Çankırı'nın Tarihi Turistik
ve Doğal Güzellikleri
- Çorum , Tarihi, Turizmi ve
Doğal Güzellikleri
- DENİZLİ , TARİH TURİZM VE
DOĞAL GÜZELLİKLERİ
- Elâzığ Tarih Turizim Doğal ve
Diğer Özellikleri
-
İliniz, ilçeniz hatta köylerinizin,
doğal güzellikleri hakkında yazılar yazabilir, Turistik, tarihi ve doğal
güzellikleri fotoğraflarınız ile paylaşabilirsiniz.
BAŞVURU İÇİN : ESA, İLETİŞİM
veya [email protected]
Not: Geleneksel ve Güzel Sanatlarla ilgili, Tez, yazı, İnceleme, Resim, Tablo, kaligrafi, ebru, Fotoğraf, minyatür, hat, sedef, el işi, oya, bezeme, Telkari, kazaziye benzeri çalışma ve araştırmalarınızı, sitemize üye olarak, bize başvurarak ESA'da paylaşarak kültürümüze katkıda bulunabilir, kendinizi ve ürünlerinizi tanıtabilirisiniz.