19.08.2015
Besim Atalay
(1882, Uşak - 7 Kasım 1965), Divân-ı Lügati't-Türkî’yi günümüz diline çeviren araştırmacı, öğretmen, Millî Eğitim Müdürü, şair, yazar, milletvekili
Besim Atalay 1882′de Uşak’ta doğdu. Babası, Demirci takma adıyla tanınan Mehmet Çavuş'tur. Altı yaşlarında mahalle okuluna başladı ve Kur’an okumayı öğrendi. [1] İlkokulu ve Uşak Rüştiyesini bitirdi. On yaşında iken babasını kaybetti. Annesi yeni bir evlilik yaptı. Uşak’ta medrese eğitimine başladı ve Boduroğlu Medresesinde on bir yıl eğitim gördü. Medresede kıraat, Arapça, fıkıh ve Molla cami gibi dersler okudu. [2]On yıl medrese tahsilini görüp Arapça ve Farsçayı da öğrendiği halde hocası ona icazet vermedi. Bunun üzerine önce İzmir’e 1905 sonrada Kadı Mektebinde okumak için İstanbul’a gitti.
1905’te İstanbul’a geldi. Sultanahmet medresesine yerleşti. Medresede usulü fıkıh, tefsir, hadis derslerini de aldı. Tasavvufa yönelik eserler de okuyarak Uşaklı Hüsameddin Uşşaki’nin Yörü Dede Tekkesindeki şeyhine intisap etti. Şehzade Camii’nde Çarşamba’lı Hacı Ahmet Efendi’nin derslerine devam etti İki yıl Çarşamba’lı Hacı Ahmet Efendi’den de ders aldı. Burada da iki yıl Buharî ve Usul-ü Fıkıh dersleri eğitimi aldıktan sonra. 1909’da Şehzade Camiinde madalya ve hediyelerle medrese diplomasını (icazet) alıp mezun olmuş oldu. Ancak medreseden üstün başarı ve üstün bir eğitim ile icazet aldığı halde medrese eğitiminden pek de hoşnut olmamış medreselerin anlamsızlığına inanmıştı. [3] Fakat aldığı bu eğitim sayesinde Türk Edebiyatı için çok elzem olan çok çok önemli eserleri günümüz Türkçesine ve alfabesine çevrilmesi bu sayede gerçekleşmişti. Divân-ı Lügati't-Türkî ve Kitâbü'l _idrâk li-Lisâni' l Etrâk Ebu Hayyam , Et-Tuhfetü'z-Zekiyye fi' l-Lûgati't-Türkiyye i gibi eserleri ondan başka günümüz diline tercüme edebilecek başka hiç kimse yok gibiydi.
Mezuniyetinin sonrasında 1909 yılında Kadı Mektebi sınavına girdi. Yazılı sınavı geçtiği halde mülakatta elendi. Bunun üzerine Dar’ül Muallimin – Yüksek öğretmen okulunun sınavını kazanarak bu okula devam etmeye başladı.
1912’de Dar’ül Muallimin yani Yüksek Öğretmen Okulu’nu bitirdi. 1912 yılında Konya Rüştiyesine -Konya Öğretmen Okulu- pedogoji öğretmeni olarak atandı. [4]
Trabzon, Ankara Öğretmen okullarında müdürlük; İstanbul Darüşşafaka Lisesi’nde öğretmenlik yaptıktan sonra Konya Öğretmen Okulu Müdürü oldu. Bu görevinden sonra sırası ile Maraş, İçel ve Niğde’de milli eğitim müdürlüğü yaptı. [5]İçel Maarif müdürü iken Anadolu’nun Yunan, İngiliz ve Fransızların işgali üzerine Silifke’de Müdafaayı Hukuk Cemiyeti’ni kuranlar arasında oldu. [6] Niğde’ye Maarif Müdürü olarak tayin edildi. Daha sonra Uşak’ta annesi ve yakın akrabalarının Yunanlılar tarafından şehit edildiğini öğrenince Uşak’a gitti. Uşak’ta Redd-i İlhak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni destekledi. [7] Kurtuluş savaşını destekleyen konferanslar ve camilerde vaazlar verdi Halkı direnişe çağırdı.
1920’de Kütahya milletvekili olarak TBMM’ne girdi ve Cumhuriyetin ilanından sonra da milletvekilliğini yedi dönem sürdürdü. TBMM I. Dönem Kütahya, II. III. ve IV. Dönem Aksaray, V., VI. ve VII. Dönem Kütahya Milletvekilliği ile toplam 7 dönem ve 27 yıl TBMM'de milletvekili olarak bulunmuştu. [8] I. Dönem Maârif ve İrşâd Encümenleri Reisliği, III. Dönem Kütüphane Encümeni Reisliği yaptı.[9]
Medreselerde öğrendiği çok iyi düzeydeki Arapça ve Farsça bilgisini: Divân-ı Lügati't-Türk, Kitab-ı Lisanı İdrak ve Tuhfet üz-zekiyye fi’l lügat it-Türkiyye gibi Türk sözlüklerini günümüz Türkçesine çevirmek için kullandı. Dilimizin tarihsel gelişmesini yansıtan, Türk Dilinin tarihsel gelişimini ve söz varlığını ortaya koyan temel yapıtları günümüz alfabesine çevirmesi ile Türk Kültürüne çok çok büyük hizmetlerde bulundu. Bu yapıtları günümüz Türkçesine çevirerek 10 yy ve öncesinden ve 14 yy a kadar Türkçenin kelime varlığı ve kültürel mirasının gün ışığına çıkmasını sağladı.
Türkçenin biçimbilgisiyle (morfoloji) ilgili incelemeler yayımladı: Türk dili kuralları (1931), Türkçemizde –men, -man (1940), Türk dilinde ekler ve kökler üzerine bir deneme (1942), Türkçede kelime yapma yolları (1946) adlı çalışmalarını yaptı. 1937-42 arasında DTCF'de ve Polis Enstitüsünde dersler verdi.[10]
Sonunda Milli Eğitim Bakanlığı’nda Kültür Müdürü oldu. Halk edebiyatı ile ilgilenmeye başladı. TDK geçti ve söz varlığı üzerinde derleme çalışmalarını yürüttü. 12 Temmuz 1932’de Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin 26 Eylül 1932’de i I. Türk Dil Kurultayı’nın merkez heyeti muhasibi seçildi. [11]Türk Dil Kurumu’nda 18 yıl yönetici olarak çalıştı (1932-1949). Aynı zamanda Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde ve Polis Enstitüsü’nde Farsça dersleri verdi (1937-1942). 1949’dan itibaren TDK ‘da görüş ayrılıkları yaşamaya başladı. Bunun üzerine kurulduğu tarihten itibaren merkez kurulunda görev aldığı TDK’den ayrıldı.
Türk dilinin tarihsel dönemleriyle ilgili bazı dil yapıtlarını günümüz Türkçesine çevirerek bilimsel yayınlarını yaptı: Divan-ı Lügat-it-Türk (5 cilt, 1939-1943) adlı eseri günümüz Türkçesine çevirdi. Et-Tuhfetü’z-Zekiyye fi’l-Lûgati’t-Türkiyye (1946), Müyessiret ül-ulum (1946) adlı eserleri günümüz diline çevirdi. Destan ve öyküler de yazdı. Tan Destanı (1925), Onuncu Yıl Destanı (1933), Suna ile Çoban (1938). Ayrıca Baş belaları adlı 3 perdelik bir tiyatro oyunu da yazdı.
7 Kasım 1965’te Ankara’da 83 yaşında vefat etti.[12]
TÜRK DİLİNE KATKILARI
Kâşgarlı Mahmut’un büyük eseri Divan-ı Lügat-it Türk’ ’e Ali Emiri Ve Kilisli Rıfat’ın yardımları ile ulaşarak Türk Dilinin bu en büyük hazinesini Türkiye Türkçesine çevirip yeniden düzenledi. İlk tercümelerini Kilisli Rıfat’ın yaptığı bu eserin yeniden düzenlenmesini sağlayarak bu eserin ilk cildi 1939’da, ikinci cildi 1940’ta, üçüncü cildi ve tıpkıbasımı 1941’de, dizin cildi olan dördüncü cildi de 1943’te basıldı. Dizinde sözlükte geçen bütün kelimeler, yeni Türk alfabesine göre sıralanmış, anlamları verilmiş ve ekleriyle birlikte geçtiği yerler gösterilmişti. Böylece ilk önce Kilisli Rıfat Bilge ‘nin Türkçeye çevirmeyi başardığı DİVÂN-I LÜGATİ'T-TÜRKÎ Besim Atalay’ın yeniden elden geçirip düzenlemesi ile son şeklini almıştır.
DİVÂN-I LÜGATİ'T-TÜRKÎ den sonra belki de onun kadar önemli olan15. Yüzyılın ilk yarısında (Hicri 829’dan önce) Araplara Türk-Kıpçak dilini öğretmek amacıyla yazılmış olan ET-TUHFETÜ'Z-ZEKİYYE Fİ' L-LÛGATİ'T-TÜRKİYYE [13] adlı eseri de Türkiye Türkçesine çevirdi. Güney Kıpçak Kuman sahası olarak kabul edilen Mısır’da Memlukler zamanında yazılan bu eser Türkçe, Arapça olarak teşkil edilen bir sözlük ve gramer kitabıdır. Yazıldığı dönemin Kıpçak dili, Türkçenin kelime varlığı ve tarihi için çok değerli kaynak olan Arapça - Türkçe olarak hazırlanmış bir sözlük ve gramer kitabı Araplara Türkçe öğretmek maksatlı yazılmıştır. ( BKZ Memluk Kıpçak Sahası Edebniyatı Eserleri) Bu eserin ilk bölümü sözlük, ikinci bölümü ise Türkçenin dil bilgisiyle ilgili bilgilerinin verildiği bölüm şeklinde iki bölüm olarak 1945 yılında yayımlanmıştır.
Eseri çağdaş dilimize kazandırarak yayımlayan Besim Atalay’ın eserin arka kapağındaki yazısı şu şekilde biter. “ Et-Tuhfetü'z-Zekiyye fi'l-Lûgati't-Türkiyye 'Türk diline güzel kokulu hediye' (bundan sonra Et-Tuhfetü'z-Zekiyye olarak anılacaktır) adlı Arapçadan Türkçeye sözlük ise, başka hiçbir kaynakta yer almayan Türkçe kelimeler barındırması ve çeşitli dil bilgisi kurallarını aktarması dolayısıyla tarihî dil araştırmalarına önemli bir kaynak teşkil edebilecek niteliktedir.” [14]
Eserleri
· Türk dilbilgisi
· Türkçenin biçim bilgisiyle (morfoloji) ilgili incelemeler.
· Türk dili kuralları (1931),
· Türkçemizde –men, -man (1940),
· Türk dilinde ekler ve kökler üzerine bir deneme (1942),
· Türk dilinde kelime yapma yolları (1946),
· Türk büyükleri veya Türk adları.
Çeviri Eserleri
· Divani lügat it-türk (5 cilt, 1939-1943),
· Et-Tuhfet üz-zekiyye fi’l lügat it-Türkiyye (1946),
· Müyessiret ül-ulum (1946),
· Eş-Şükür-üz-Zehebiyye vel-Kitai'l-Ahmediyye fil-Lügat-it-Türkiyye (1949).
Destan ve öyküleri
· Tan Destanı (1925),
· Sakarya Destanı,
· Öğüt,
· Cönk, birinci defter (Manzum küçük hikâyeler),
· Onuncu Yıl Destanı (1933),
· Suna ile Çoban (1938). Ayrıca
· Baş belâları adlı 3 perdelik bir tiyatro oyunu vardır.
· Diğer Eserleri
· Türk Zaferine Armağan - Hilâfet, Saltanat ve Cumhuriyet hakkında,
· Maraş Tarih ve Coğrafyası
· Tarikat (Bektaşilik ve edebiyatı, 1921),
KAYNAKÇA
[1] https://www.usakyereltarih.com/haber/usakli-meshurlar/besim-atalayin-hayati-/251.html
[2] Atalay, Besim (1961). Türk Dili ile İbadet. İstanbul: Nebioğlu Yay.s.130
[3] Güldösen Arzu (2008). “Devrimci Bir Medreseli Kendini Anlatıyor”. Dergâh. C. XIX. S. 223. 18.
[4] Dilaçar Agop (1965). “Besim Atalay’ı Yitirdik”. Türk Dili. C. XV. S.171. 209.
[5] NURİ YÜCE, https://islamansiklopedisi.org.tr/atalay-besim
[6] Ülkütaşır, Şakir (1965). “Besim Atalay”. Türk Kültürü. C. XXXVIII. S. 38. 195.
[7] https://www.usakyereltarih.com/haber/usakli-meshurlar/besim-atalayin-hayati-/251.html
[8] DR. NECATİ TONGA, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atalay-besim
[9] https://www.tbmm.gov.tr/TBMM_Album/Cilt1/index.html TBMM Albümü
[10] DR. NECATİ TONGA, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atalay-besim
[11] NURİ YÜCE, https://islamansiklopedisi.org.tr/atalay-besim
[12] Dilaçar Agop (1965). “Besim Atalay’ı Yitirdik”. Türk Dili. C. XV. S.171. 209.
[13] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/et-tuhfetu-z-zekiyye-fi-l-lugati-t-turkiyye-ve-memluk-sahasi-eserleri/77124
[14] Atalay B. Ettuhfet-Üz-Zekiyye-Fil-Lügat-İt-Türkiyye, İstanbul: Türk Dil Kurumu Yayınları, 1945. — 431 s.)
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın