BEYOGLU’NDA (14)

20.03.2015


 

Günbatımı

Süratle uzaklaşırken

Galata Kulesi'nin eteklerinden;

Akşamın

Kasvetli ve dayanılmaz

Karanlığı

Çıkagelir Tünel'den.

Ve dikilir

İstiklal  Caddesi'nin başucuna.

Anılar,

Kaybolur loş sokaklarda.

Umutlar

Donakalırlar köşe başlarında.

 

 

Son Tramvay da

Geçerken

Odakule'nin önünden,

Kimseler duyamaz

Mısırlı Han ve

Haçopulos Pasajı'nın

Unutulmuşluk feryatlarını.

Ne acıdır ki,

Bilen-tanıyan  da  yoktur

Gecenin

Geçen  bu  son tramvayını.

Bir dağılmışlığı yaşar

Galatasaray Meydanı.

Çoktan

Alkol komasına girip,

Kendinden bi haberdir

Çiçek Pasajı.

 

 

Bitip gitmiştir

Atlas Sineması.

Yorgun

İnci Pastanesi ile

Yaslanırlar

Ağa Camii'ne.

Yerinde yeller esiyor şimdi,

Nerededir Lale Sineması.

Kaderi belli olmuştur,

Figürandır  artık

Fitaş Sineması.

 

Fransız Konsolosluğu'nun önünde;

Ne terk ettiğim

Rum kızı var,

Ne de beklediğim

Aklımı başımdan alan

Çerkez kızı yar.

Günah keçisi olmuşum,

Boğazlıyor duygular.

 

Kuvvetli kollarıyla sarıp

Oturtur bir banka, beni

Taksim Meydanı.

 

Bırak der, şiirlerini.

Kes artık

Uçan  balon yaşamın ipini.

Çaresizce

Gözüme kestirdiğim bir bankta,

Kedi gibi kıvrılıp uyurum.

Gecenin geç saatleri

Başucumda söyler ninnilerini.

Taksi Meydanı'nın

Misafiriyim bu gece.

Renksiz, desensiz rüyalar,

Alıp götürürler beni

Bilinmeyen o meçhule...

 

 

 

 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar