Aynı kubbe altında yaşıyoruz deyip de
Sana gülümsüyorum güneşe her baktıkça
Şimdi nerdesin diye bir haber bekleyip de
Bahtıma küsüyorum, şu yokluğun yaktıkça.
Nere gitsem benimle, taşıyorum derdimi,
Yüreğimi kemirsin, ellemeyin kurdumu
Ah edip inler iken düşürsem de gardımı
Yine de susuyorum hançerini soktukça.
Bu aptal, sersem kafam aşka kanar sadece
İlham olur dökülür mısralar hece hece
Senden değil kendimden nefret edip her gece
Ümidi kesiyorum, kor içime çöktükçe.
Sîneme bıraktığın yangının alevinde
Döne döne yanıyor kalbim kendi evinde
Sadağına bir çentik daha at sen sevin de
Ölüme susuyorum, gözlerini çektikçe.