Biyografi Nedir Özellikleri ve Türleri

22.07.2015

 

BİYOGRAFİ - Biyografya

Biyografi, tanınmış birinin ya da  bir insanın öz geçmişini  doğumundan ölümüne kadar  olayların belirli bir sıraya- kronolojik tarihsel düzen – içinde anlatan yazılardır.  

Bir kişi  bir başka kişinin  özgeçmişini yazarsa biyografi, kişinin kendisi, kendi hayatını kendisi anlatmışsa  bu tür biyografilere ise otobiyografi denir. [1] ( bkz Biyografi Türleri Otobiyografi Monografi Portre Nedir. )

İlk örnekleri Yunanlılarda  görülen  ( Plutarkos)  türüne Arap  edebiyatında    “Tabakat “ adı verilmiş, ilk örnekler Hz. Muhammet, Halifeler , diğer din uluları için yazılmıştır.  Hadis  nakledenlerin hayatını anlatan ve İlmü’l Rical adı verilen eserler bu günkü biyografilere en yakın  yazılardır.  Sonradan her ilim dalı için biyografi benzeri türler çıkmış, siyer, Tezkiretü’l evliya, şuara tezkireleri, menakıpname, silsilename, hadika, şairname, fihrist vb böylece oluşmuştur. Bu tip eserlere  “ Siyer”  Tabakat, , hal tercümesi gibi adlar da verilmiş, divan edebiyatından biyografiler  “ hal tercümesi, siyer, teracim – hal gibi adlarla  da kullanılmıştır.  

İlk örneğimiz   Melik Bahşi’nin  F. Attar’dan tercüme ettiği Tezkiret’ül Evliya adlı eserdir. Ama Tezkireler birçok kişiyi anlattıkları için biyografi örneğini tam olarak karşılamaz.  Ayrıca  Gazavatname, siciller , menakıpname, fetihname, silsilename  gibi benzeri türler de tam olarak günümüzdeki biyografiler ile örtüşemezler . Bu eserler birden çok kişiyi ele almaları meslektekilerin hepsini kapsamak istemeleri, rivayet ve menkıbelere de yer vermeleri  ile  günümüzdeki biyografilerle tam bir alaka gösteremezler.

Tanzimat’tan sonra bu günkü anlamına kavuşan biyografiler cumhuriyet döneminde daha da önem kazanmıştır.

Biyografi sözcüğü  Fransızca  biyografya kelimesinden gelir.  Eski Yunanca da bros  hayat, grophein yazmak anlamındadır. Bu yazılarda kişinin doğumu, ailesi, çevresi, doğum yeri, tarihi, yetiştiği ortam, eğitim yılları, askerlik vb evreleri, çalışma hayatı, eserleri, etkileri, hizmetleri, yaşadığı yerler, seyahatleri, hayatının önemli dönüm noktaları, ailesi, eşi, çocukları, mesleği,  ölümü, ölüm yeri, mezarı vb önemli olabilecek bilgiler yer alır. Her bilgi, kaynak, belge, vesika, alıntı ve diğer bulgularla ispat edilebilmelidir.

Biyografilerin Otobiyografi, Nekroloji, Portre, Monografi, Biyografik roman  gibi türleri vardır ( Bkz Biyografi Özellikleri ve Türleri- Monografi Otobiyografi Nekroloji Portre ) [2]

OTOBİYOGRAFİ: Kişi kendi hayatını  kedisi kaleme alır. Otobiyografide doğumdan itibaren otobiyografinin yazıldığı ana kadar yaşananlardan anlatılır. Edebiyat, sanat, bilim askeri siyaset, spor vb. alanlarda ünlü bir kişi; bilinmeyen yönlerini, başarılarını, eserlerini, hizmetlerini görevlerini vb anlatır.

MONOGRAFİ: Ünlü birinin hayatı kişiliği, eserleri, başarıları ayrıntılarıyla bilimsel bir  şekilde yazılır. “Monografide herhangi bir yer, bir eser, bir yazar, tarihî bir olay, bilimsel bir alana ait bir sorun özel bir görüşle veya bakış açısıyla değerlendirilebileceği gibi bir konu üzerinde derinlemesine bir inceleme de yapılabilir.”

PORTRE: Bir kimse karakteristik özellikleriyle ve  edebî  olarak tanıtılır. Kişinin sadece dış görünüşü değil; iç dünyasına, alışkanlıklarına, duygularına, fikirlerine vb de yer verilir. Çoğu zaman fizikî portre ile ile ruhî portre iç içedir. .

Fizikî portre; kişiyi diğer insanlardan ayıran dış özellikleri iyi bir gözlemle belirlendikten sonra, uygun sıfatlar kullanılarak özgün bir şekilde yazılır.

Ruhî portre; kişinin iç dünyası anlatılır, kişinin ahlâkı, alışkanlıkları, düşünceleri ilginç bir üslûpla yazılır. Portreye konu kolan kişiye ait, düşünceleri ve anlayışları daha etkili olarak ortaya koymak için onun sözlerine de yer verilebilir.

NEKROLOJİ: Ölen ünlü bir kişinin ölümünden sonra gazete ve dergilerde yakın çevresinden birisin yazdığı ölümüne duyulan üzüntüyü ve ölenin  çok bilinmeyen yönlerini tanıtmak amaçlı yazılan anma yazılarıdır. Üstün nitelikleri, erdemleri çalışmaları ve diğer özellikleri anı üslûbuyla kaleme alınır.  Örnek olarak Yahya Kemal’in ölümü dolayısıyla kaleme alınmış şu yazıları verebiliriz: Vehbi Cem Aşkun, “İstanbul Aşığını Kaybetti” ()Dünya, 5 Kasım 1958; Nimet Behsuz, “Büyük Şairin Arkasından” (Yeni Gün, 3 Kasım 1958);


KAYNAKÇA

 

[1] Biyografi Özellikleri ve Türleri https://www.edebiyadvesanatakademisi.com/

[2] https://www.edebiyadvesanatakademisi.com/edebiyad/81-bibliyografya_nedir__tez_ve_dipnot_nasil_hazirlanir_?.html

 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar