GAZEL
Efendimsin cihanda i’tibârım varsa sendendür
Miyân-ı âşıkanda iştiharım varsa sendendür
Benim feyz-i hayâtım hâsılı rûh-ı revânımsın
Eğer ser-mâye-i ömrümde kârım varsa sendendür
Viren bu sûret-i mevhuma revnak reng-i hüsnündür
Gül-istân-ı hayâlim nev-bahârım varsa sendendür
Felekden zerre mikdâr olmadım devründe rencide
Ger ey mihr-i münevver âh u zarım varsa sendendür
Senün pervâne-i hicrânunam sen şem’-i vuslatsın
Be-her şeb hâhiş-i bûs u kenarım varsa sendendür
Şehîd-i aşkun oldum lâle-zâr-ı dâğdur sînem
Çerâğ-ı türbetim şem’-i mezarım varsa sendendür
Gören ser-geştelikde gird-bâd-ı deşt zann eyler
Fenâ-ender-fenâyım her ne varım varsa sendendür
Niçün âvâre kıldun gevheri galtânun olmışken
Gönül âyînesinde bir gubârım varsa sendendür
Şafak-tâb eyledün peymânemi hûn-âb ile sâkî
Sabâh-ı sohbet-i meyde humarım varsa sendendür
Sanadur ilticası Galib’ün yâ hazret-i Monlâ
Başımda bir külâh-ı iftiharım varsa sendendür
Şeyh Galib’den Seçmeler MEB Yay. 1985 ŞEYH GALİP
Günümüz Türkçesiyle:
1-Efendimsin, dünyada saygınlığım varsa sendendir, âşıklar arasında şöhret bulmuşsam (bu da) sendendir.
2-Benim hayatımın bereketi, sözün kısası yürüyen ruhumsun (sevgilimsin); eğer ömür sermayemde bir kârım varsa, sendendir.
3-Bu gerçekte olmayan görünüşe (cismime) parlaklık veren güzelliğinin rengidir; hayâlimin gül bahçesi, ilkbaharım varsa, sendendir.
4-(Senin) zamanında felekten zerre kadar incinmedim, ey parlak güneş, eğer ahım ve feryadım varsa, bu sendendir.
5-Senin ayrılığının pervanesiyim, sense vuslat mumusun; her gece (seni) öpmek ve kucaklamak isteğim varsa, sendendir.
6-Aşkının şehidi oldum, göğsüm ateşle dağlanmış bir laleliktir; türbemin ışığı, mezarımın mumu varsa, sendendir.
7-Başımın dönüşünü gören çöl kasırgası sanır; yokluk içinde yokluğum, her ne varım varsa, (ancak) sendendir.
8-Senin yuvarlanıp duran incin olmuşken beni niçin başıboş bıraktın? Gönül aynasında bir tozum (kederim) varsa, bu sendendir.
9-Ey saki, kadehimi kanlı gözyaşıyla (doldurup) şafak gibi parlattın; şarap sohbetinin sabahında mahmurluğum varsa, sendendir.
10-Ey Hazret-i Monla, Galip’in sığınacağı yer sensin; başımda övündüğüm bir külah varsa sendendir