Eğin Türküsü

11.10.2016
  • Eğin Türküsü

  • Sabaktan kalktım ki güneş parlıyor
    Ağam atın terkisini bağlıyor
    Yüzüme baktım ki melil melil ağlıyor

    Tez gel ağam tez gel bayram geliyor
    İller sevdiğine neler alıyor

    Eğin'in altında akan Fırat'tır
    Ağam sılaya gel de o da murattır
    (Bu kısımdaki kelimeler okunamıyor)

    Tez gel ağam tez gel eğlenmeyesin
    İlde güzel çoktur evlenmeyesin

    Eğin viran olmuş güller bitmiyor
    Güllerin dalında bülbül ötmüyor
    (Bu kısımdaki kelimeler okunamıyor)

    Tez gel ağam tez gel eğlenmeyesin
    İlde güzel çoktur evlenmeyesin

    Eğin'in yolları dardır geçilmez
    Soğuktur suları bir tas içilmez
    (Bu kısımdaki kelimeler okunamıyor)

    Tez gel ağam tez gel eğlenmeyesin
    İlde güzel çoktur evlenmeyesin

    Mor menekşe boyun eğmiş derdi var
    İllerin de sılası var yurdu var
    Hey muhannet senin sılan yok mudur

    Tez gel ağam tez gel bayram geliyor
    İller sevdiğine neler alıyor

    Yüce dağ başında yaptırdım arık
    (Bu kısımdaki kelimeler okunamıyor)
    (Ben burada sen orada olursak olmalı)
    İster ölüm olsun ister ayrılık
    Tez gel ağam tez gel ağlatma beni

    Muhabbet dediğin zehir dikeni
    Cismim harap etti çürüttü teni
    Söylemeyin dedi söylettin beni
    (Söylemeyim dedim söylettin beni olmalı)

    Buradan aşağısı (8-11) ayrı sahifelerde yazılmış
    Esen'in defterinde, Eğin türküsünün bentleri olması
    mümkün; ona daha çok yaraşıyor, bu nedenle Eğin
    türküsüne eklemeyi uygun gördük (Kaynaktan)


    Ben neler söyledim sen neler duydun
    Şu cahil gönlümü mihnete koydun
    Dilerim Allah'tan gözün kör olsun

    Gayrı dayanacak halim kalmadı
    Mektuba yazacak sözüm kalmadı

    Ben seni severim sen de sev beni
    Dünya güzel olsa terketmem seni
    Şu gençlikte derde düşürdün beni

    Pullu yaşmaklarım yüzüme perde
    Sen uğrattın beni onulmaz derde

    Örttüm terliğimi giydim başıma
    Kahpe felek ağı kattı aşıma
    Verdin bana verme kimse başına

    Aylar tamam oldu günler tükenmez
    Yine akşam oldu nazlı yar gelmez

    Kara kaşın eğmeleri yay olur
    Korkarım sevdiğim ile yar olur
    Üç senemiz otuz altı ay olur

    Aylar tamam oldu yıllar tükenmez
    Benim bağrım yufka sitem götürmez

    Yeşil kurbağalar öter göllerde
    Kırıldı kanadım kaldım çöllerde
    Anasız babasız gurbet illerde

    Ya ben ağlamayım kimler ağlasın
    Yarinden ayrılan kara bağlasın

    ***

    Vasfi Mahir Kocatürk, Saz Şiiri Antolojisi
    adlı kitabında eseri şu şekilde aktarmaktadır
    Ayyıldız Matbaası, Ankara - 1963, s.527


    Sabahtan kalktım ki güneş parlıyor
    Ağam atın terkisini bağlıyor
    Yüzüne baktım ki yaman ağlıyor

    Tez gel ağam tez gel olma muhannet
    Gurbet icad eden bulmasın cennet

    Ağam sen gideli yedi yıl oldu
    Diktiğin ağaçlar meyvayla doldu
    Seninle gidenler sılaya döndü

    Gel ağam gel ağam gel de gene git
    Gözümün yaşını sil de gene git

    Yeşil kurbağalar öter göllerde
    Kırıldı kanadım kaldım çöllerde
    Anasız babasız gurbet ellerde

    Ya ben ağlamayım kimler ağlasın
    Şu garip gönlümü kimler eğlesin

  • Ahmet Şükrü Esen

  • Kemaliye

  • Ahmet Şükrü Esen - Anadolu Türküleri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Emel Matbaacılık, 1986 - Ankara, s.89-90-91-92. 
  •  
https://www.turkudostlari.net/liste.asp
 

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar