EN ÇOK GÜLERKEN AĞLARIM BEN

Düşlerin tekelinde bir gerçeksin sen:

Sobelendiğim yalnızlığın

Dillenmemiş fermanı

İçimdeki rüzgâra bakma sen

Çöl tozlarına kapıldığıma da

Hatta hatta şehrin yasından medet um, hafız

İçimde demlenmiş hüzne aldırmadan

Daha da çok üzebilirsin beni.

 

Nemalandığımdır hayat

Körebesi gölgemin

Şifahen kanatlarımdan düşmeyen

Yaşın da yasın da müdavimi

Göğsümde devasa bir sarkaç

Ve işte gerisin geri kaçıyorum senden

Uzattığım elimden kayan bir yıldızım ben, misal

Hatta açmamaya yeminli bir gonca

Gül olduğuma bakma güldüğüme de

En çok gülerken ağlarım ben…

 

Makamı Rabbin beni çağıran

Her ezan vakti her saat başı andığım

Andıkça dağlanan

Yüreğimi sağaltandır bu bitimsiz sevda

Ne çıkar ki göğün rimeli aksa?

Bak, makyajsız ve rötuşsuz yazdıklarım

Sana yazılıp yazılmadığım ne ki

Kaderin yazdıklarına riayet eden ben ve içimdeki

İklim:

Hani, hani, dokunmadan dahi ç/ağlayan

O şelale

Buz gibi içimi ferahlatan aralıksız dokunduğum

Rahle.

 

Hayatın misafiriyim

Oysaki yatıya kalacaktım ömür boyu

Ömür dediğin mi?

Ah, hafız: iki ezan arası

Bazen sefalet bazen esaret

Gel gör ki; beşer olma sıfatımla eşlik ederim ben

Bu seyyah mizacı varsın yeniden kır

Kırıldığım yerden çiçeklenirim ansızın

Topa tutan kâfirlere de yok tek sözüm

Rabbim nasıl ki kadir olan bitene

Asla demlenmem sende dertlerimle

Yeter ki taş değmesin ayağına

Hem sevgi ve dua değil midir taçlandıran yüreği?

 

Makulden öteyim ben

Ötekileştirenlere etmem tek sitem

İman gücümde saklı hem yüreğim ve sönmeyen ferim

Bil ki hafız:

Ben sevdanın gönüllü neferiyim

Baş koyduğum bu yol ki:

Yoldukları saçın başın nezdinde

Atılan taşlara rağmen uzattığım ekmeği

Yeter ki hor görmesinler

Aşka biat

Dünyadaki nefrete inat

Sevgidir benim mealim

Hüznüme kefil olansa koruyucu meleklerim

Katıksız da rüzgârıyım ben duyguların

Şimdi tozu dumana katıp da gitmek vardı ya…

 

Devamı saklı yarınlarda Allah katında

Tıpkı saklandığım gibi dualarımdan dökülen

Yaşı da tek silen beni en çok seven

Benim O’nu sevdiğim kadar var da haiz olmadığım

Şu sefil dünyanın malı mülkü ve telaşı ne ki?

Sözcüklerin dökülen talaşında saklıdır yüreğimin g/izi

Saf tuttuğum sadakat ve ömür ve bana biçilen değer ne ki

Allah en içimi bildikten sonra…