Erbain
Osmanlıca yazılışı; erbain ~ اربعين
Arapça kökenli bir kelime olan Ebain kelime anlamı ile daha çok kırk sayısı ile ilgili anlamlarda kullanılır. Sözlüklerdeki anlamları: Ay takviminin ikinci ayı, sefer ayı ( Zemheri) , temiz yürekli, dürüst kimse. Boş ve hali olmak. Şeklindedir.
Fakat daha ziyade kırk gün anlamına gelecek şekilde kullanılmış, hicri takvimde, tasavvufta, Şii inançlarında ve İslamiyet’te kırk gün anlamı ile ama ayrı ayrı ve kullanıldığı kesime göre özel manalarda kullanılmıştır.
Miladi takvimde 22 Aralık - 31 Ocak günleri arasına rastlayan kışın en sert günlerinin geçtiği kırk günlük kış dönemidir. Eski takvime göre ve halk arasında senenin günleri Hızır (yaz) ve Kasım (kış) diye ikiye ayrılmış, Kasım günlerinin Miladi olarak 8 Kasımda başladığı 6 Mayısa kadar 179 gün Şubatın 29 çektiği artık senelerde 180 gün sürdüğü kabul edilmiştir. 6 Mayıstan itibaren ise Hızır günleri başlar.
Kasımın yani kış mevsimin en şiddetli günleri de gündönümü denilen 22 Aralıkta başlayan ve 31 Ocak gününe kadar 40 gün devam eden erbain zamanıdır. Kışın en karlı, tipili ve soğuk zamanı olan bu günlere Zemheri de denir.
İslamiyet’te kırk sayısı kutsal bir rakamdır. Âdem’in çamurunun kırk gün yoğrulması, Musa’nın Tur dağında kırk gün de ibadetini tamamlaması, Kırklara karışmak, kırk hadis tercümesi, kırık gün süren çile, erbaine girmek, erbain çıkarmak bu kutsallığı ortaya koyan bazı işaretlerdir.
Şiilikte i hicrî takvime göre Aşure Günü'nden 40 gün sonra gelen Safer ayının 20'inci gününe Erbain denir. Bu gün Muharrem ayının Onuncu günü olan Aşure Günü'dür ve Kerbela'da şehitleri İmam Hüseyin ve 71 taraftarının anma törenlerinin yapıldığı gündür.
Tasavvufta erbain, erbaine, girmek, erbain çıkarmak tabirleri de kırk sayısı ve kırk günle ilgilidir. Tarikata dâhil olmak isteyen taliplerin 40 gün halvete e kapanıp ibadet ve perhizle vakit geçirmeleri. Erbain veya çile olarak adlandırılır. [1] Erbaine girmek kırık günlük çileye başlamak , "Erbaîn çıkarmak" kırk günlük müddetin dolması demektir. ( Bkz Çile- Çille ( Çileye Girmek- Çile Çıkarmak ) Çilehane- Çile- Çile Çekmek ( Şiirimizde Çile )
Tüm bu nedenlerle erbain divan edebiyatında, çile, halvet, kırk gün, çilehane, halvethane veya kış, şita kelimeleri ile birlikte kullanılmıştır.
Ben sanırdım kendimi halvet- güzin –i erbain
Nir niğahla çilemi bozdu şu kaşı karalar Şeyh Müştak
Biz tarîk-ı Halvetî ‘âşıklarıñ handânıyuz
Cân-ıla baş virmege dôst yolınıñ merdânıyuz Ümmi Sinan
Yâr ile hem-halvet ol cisminde cânın duymasın
Hâlet-i aşkı hikâyet kıl zebânın duymasın Hayali Bey[2]
Garip gönlüm dünya için ne girdin çileye sen
Emel kazan ki giresin cenneti alaya sen
Kâinatı var eyleyen âlemin rahmanıdır
Her zulüme sabır eyle çıkasın felaya sen İlhami Demir[3]
KAYNAKÇA