ERİKLER ÇİÇEK AÇTI ÖZET VE İNCELEME ESAT MAHMUT KARAKURT

20.05.2020



ERİKLER ÇİÇEK AÇTI ESAT MAHMUT KARAKURT


Daha ziyade polisiye, ajan ve macera türlerinde romanlar yazan Esat Mahmut Karakurt’un benzer konular işleyen bir macera ajan konulu romanıdır. Roman ismini Hong Kong’ta yapılan Erikler Çiçek Açtı bir festivalden almıştır.

Erikler Çiçek Açtı adlı romanının oluş zamanı 1951 yılı gösterilmiştir. Romanın ilk yayınlanma tarihi ise 1974 yılı olmaktadır. Roman tipik yönleri ile tam bir Esta Mahmut Karakurt romanıdır. Konusu basit, dili sadece açık ve anlaşılır olan roman, satış yapmak amaçlı yazılmış halk yardakçısı olma hedefli bir eserdir. Macera severlerin ve gençlerin beğenisine hitap eden roman, sosyal, tezli veya edebi bir endişe veya amaç taşımamaktadır. Esat Mahmut Karakurt, roman türünü sevdirmekte başarılı olmuş hitap ettiği kitlenin isteklerini tatmin etmiş eserleri gençler tarafından çok okunmuş bir romancıdır.

Yazar bu romanında da yakışıklı, zeki,  çapkın bir Türk ajan veya askerini roman kahramanı yapmış, Amerikan polisiye romanları benzeri bir aşk ve macera romanı meydana getirmiştir.  


KİTAPTAKİ KARAKTERLER

Orhan Bey : Uzun boylu, yakışıklı bir subayıdır.Gizli bir görev için Hong-Kong’a gönderilir.

Madlane : Orhan Bey’le uçakta tanışan  kendisini sakat gibi gösterip takipten kurtulmaya çalışan bir eroin kaçakçısıdır.  

Neslihan :   Hong-Kong’da çok zengin bir iş adamı ile evli olup Türkistan’a silah sağlayan ve kendisini Madam Cing Çung olarak tanıtan çok güzel bi Türkistanlı kadındır.

KİTABIN KONUSU

Binbaşı Orhan gizli br görev ile Hong-Kong’a gönderilir. Görevi oradaki gizli bir komünist örgütü çökertmektir. Görevi esnasında çok zengin ama evli bir Çinli kadınla tanışır. Binbaşı Orhan ile bu kadın aşk yaşamaya başlar ama Bayan Çung, aradığı teşkilatın bir üyesidir.

 

KİTABIN ÖZETİ

Binbaşı Orhan, Genelkurmay emriyle; Hong Kong’a gitme emrini alır.  Görevi Birleşmiş Milletler’in gizli bir komünist teşkilatını ortadan kaldırmak için düzenlediği bir kurula katılmaktır.

Binbaşı Orhan, uçağa bindiğinde yanındaki koltukta güzel bir bayanın oturduğunu görür.  Orhan ile bu bayan konuşmaya başlar ve kadının adı Madalena’dır. Bu sırada uçaktan anons yapılır.  Uçak, Şam Havalimanı’nda bir saat mola verecektir. Fakat uçak Şam’a indikten sonra kötü hava şartlarından dolayı yeniden havalanamaz ve yolcular uçak firmanın ayarladığı bir otele gitmek zorunda kalır. Ancak Bayan Madalena otele gitmek istemez ve geceyi uçakta geçirmek istemiş ama hostes bunun mümkün olmadığını söylemiştir. Bunun üzerine Bayan Madelene hostesten koltuk değneklerini ister. Orhan Bey de Bayan Madalena’ya yardım ederek onu da otele götürür.

İlginç bir şekilde Madalena ile Orhan Bey’in oteldeki odaları da karşı karışıya olmuştur. Orhan Bey, yatmak üzere iken kapı çalınır ve karşısına Bayan Madelana çıkmıştır. Madalena, Orhan Bey’e âşık olduğunu ve onunla olmak istediğini söyler. Orhan Bey çok şaşırmış ve geceyi kadınla geçirmiştir.

Orhan Bey ve Bayan Madalena uyandıklarında kapı zorlanmış ve içeriye silahlı üç adam girivermiştir.  Adamlar polistir ve Bayan Madalena’yı eroin kaçakçısı olduğu için tutuklamaya gelmişlerdir.  Madalena suçunu itiraf edip giyinir üstelik Bayan Madalena sakat değildir.

Orhan Bey,  uçağa biner ve uçak Hong-Kong’a iner. Ertesi gün; İngiliz Merkez Komutanlığına gidip aldığı görev üzerinde çalışmaya başlamış ve Orhan Bey yaklaşık bir hafta süresince aralıksız çalışmıştır. Aldığı bilgileri Türk istihbaratına şifreli olarak göndermektedir.  Ama o günlerde Hong-Kong’dan Tokyo’ya giden bir İngiliz askeri uçağı havada infilak eder. Elbette bu rastlantı değildir.

Orhan Bey, , güvenlik gereği nedeniyle işinden ve otelden ayrılamamakta sürekli olarak otelin barında vakit geçirmektedir. Bir akşam, burada otururken, çok güzel bir kadın görür. Kadının yanında şişman ve kısa boylu bir adam oturmaktadır. Orhan Bey, garsondan kadın ve adam hakkında bilgiler elde eder.  Garson, kadının adının Çing Çung olduğunu ve bu kadının i Hong-Kong’un en zengin kadını olduğunu söylemiştir. Yanında adam ise Çin’in en zengin iş adamlarından birisi ve Madam Çing Çung’un kocasıdır.

Orhan Bey, iki kadeh viski içtikten sonra bayanın yanına giderek bayanla dans etmek istediğini söyler. Madam Çing Çung’un kocası sinirlenip müdahale etmeye kalkışınca, Madam Çing Çung, dans edeceğini söyleyerek daveti kabul eder.  Dans esnasında Orhan Bey kadına ondan çok etkilendiğini ve kaldığı otelin adresini de anlatır.  Ancak kadın Orhan Bey’e bir daha görüşmemeleri gerektiğini ve evli olduğunu söyler.

Ama Orhan Bey kadını unutamamış hatta bir sabah, kapısı çalınmış ve içeriye giren kadın Madam Çung’un yardımcısı olduğunu söylemiştir. Bu kadın Madam Cung’un onu yarın sabah, Günaş Dağının eteklerine davet ettiğini söylemiştir.  Küçük kız, Orhan Bey’e oraya nasıl gidileceğini de anlatır.

 Bu dağda “erikler çiçek açtı” ayini yapılmaktadır. Orhan Bey ile Madam Çing Çung konuşma fırsatı da bulurlar.

Aynı gün; Orhan Bey’e bir telgrafta, Türk subaylarını taşıyan bir uçağın geldiği haber verilir. Subaylar geldikten sonra faaliyetler çok hızlanır. Alınan istihbaratlarla, komünistlerin bir askeri uçağı düşürmesi engellenir. Bu arada Madam Çung ve kocasının da bu komünist teşkilatın içinde olduğu anlaşılır. Bu teşkilat içinde Orhan Bey’in de olacağı uçağı düşürmeyi planlamaktadır. Madam Çing Çung, bu planı duyunca Orhan Bey’i kurtarmak için çare aramaya başlar ve Orhan Bey’le buluşup o uçağa binmemesi gerektiğini anlatır.  Orhan Bey bunun imkânsız olduğunu ve mutlaka binmesi gerektiğini söyler. 

Düşürülecek olan ucağa Orhan Bey de binmiş uçak havalanmak üzeredir. Bu sırada piste hızla gelen  bir araba girer. Tüm polisler alarma geçmiş ancak arabayı yakalayamamıştır. Arabanın içindeki Madam Çing Çung’dur ve kadın uçağın önüne geçerek uçağın kalkmasına engel olur. Uçakta bomba olduğunu söyleyerek herkesi uyarır.  Sonra da arabsını hızla sürüp havaalanından kaçar. Araba bütün hızıyla dağlara doğru  tırmanır.. Madam Çung, arabayı bir uçurumun kenarına getirmiş, dışarı çıkarak arabasını uçuruma fırlatmıştır.

Ama polislerden kurtulan Madam Cungu, Komünistler yakalar. Kocasıyla birlikte teşkilat merkezine götürülür. Bu sırada, Bnb. Orhan, yanındaki askerlerle buraya hareket eder.  Merkeze ulaştıklarında Madam Çung’un kocası infaz edilmiş, ama Madam Çung tam infaz edilecekken Orhan Bey yetişmiştir.

Madam Çung’u kurtarılmış, komünist teşkilatı yok edilmiştir. Madam Çung, aslında Türkistanlı gerçek adı da Neslihan olan Türkistan’a gizli silah yardımında bulunan bir kadındır.

 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar