Fahrenheit 451 Romanı ve Ray Bradbury Hakkında Bilgiler
Fahrenheit 451 adlı roman ilk baskısı 1953 yılında yapılan ABD asıllı yazar Ray Bradbury’e ait fantastik, politik, distopik bir bilim kurgu kitabıdır.
Gelecek hakkında karamsar bir öngörü, tvların ve teknolojinin insan hayatının tamamen iletişimsiz bırakacağı endişesini taşıyan roman, kitapların yok edildiği bir dünya tasavvuru ile baskıcı bir gelecek olacağı karamsarlığı üzerine kurgulamıştır.
Yazıldığı tarihten bu güne bakarsak çok da haksız sayılmayan bir öngörüye sahip olduğu anlaşılan kitap o günler için gelecek bu günler için bir bakıma gelmiş bir dünyayı anlatmaktadır.
Kitap adını kitabın yanma derecesi olan Fahrenheit 451 sıcaklık eviyesinden almıştır. . Yazar bu kitabı 1953 yılında geleceğin kâbus senaryosu olarak kaleme almıştır. Yazıldığı tarihte bir hayli ilgi gördüğü anlaşılan bu kitap yazarına Prometheus Şeref Kürsüsü Ödülü, Retro Hugo En İyi Roman Ödülü gibi ödüler de kazandırmış roman ülkemizde de birkaç defa baskı görmüş, birkaç çevirmen tarafından da Türkçeye çevirisi yapılmıştır.
Kitabın gördüğü ilginin akabinde kitap Fransız asıllı François Truffaut tarafından da sinemaya da uyarlanmış ancak Truffaut kurguda bazı değişiklikler de yapmıştır. Bu film Türkiye'de "Değişen Dünyanın İnsanları" adıyla gösterime girmiştir.
Kitabın Konusu
Dünya sadece evlerde tv izlenilen, teknoloji ile insanların uyutulduğu bir dünyaya dönüşmüştür. Kitaplar yok edilmekte kitapları okunmaması engellenmektedir. İtfaiyecilerin görevi yangın söndürmek değil ihbar yapılan evlerde kitapları yakmaktır. Bir itfaiyeci olan Guy Montag’ın işi de budur. Ama bir küçük kız çocuğu ile kitaplarını yaktırmamak için hyatını tehlikeye atan yaşlı bir kadın Guy Montag’ı düşünmeye sevk eder. Guy Montag, kitapları okumaya ve sistemi de sorgulamaya başlar
.
Karakterler:
Guy Montag,
Clarisse McClellan,
Beatty,
ÖZET
( Kitabın Künyesi: Ray Bradbury Fahrenheit 451, Çev. Zerrin Kayalıoğlu, Korkut Kayalıoğlu İthaki Yayınları, 1999 )
Dünya kimsenin kimseyle ietişim kurmadığı ekranları izlediği bir yer olmuştur. İtfaiyecilerin görevi ise kitapları yakmaktır. Gay Montag’da bir itfaiyecidir. Kitaplar Fahrenheit 451 de tutuşmakta İtfaiye bürosuna bir ihbar gelirde Gay Montag ve ekibi oraya giderek kitapları yakmaktadır.
Televizyon ve teknoloji kitapları ve okuma alışkınlığını çoktandır yok etmişti. Montag’ın işi ise sistemin en yasadışı ve tehlikeli gördüğü şey olan kitapları yakmaktı. Gay Montag bu işini çok seven bir adamdır.
Montag tüm zamanını televizyonlarla kaplı odalarda eşi Mildred'le beraber geçirmektedir. Montag, kitapları ne için yaktığı konusu üzerinde de hiçbir zaman düşünmemiştir.
Gay Montag bir gün eve dönerken küçük bir kız ile karşılaşmış küçük kız Gay Montag ‘ın aklını kurcalayan bir çok soru sormuştur. Kız çocuğu her kesin ayak uydurmuş olduğu sistemi sorgulayan bir soru sormuştur. Bu sorular Gay Montag ‘ın kafasını karıştırmış, Gay Montag insanlar gerçekten mutlu mu, sistem doğru mu yapıyor diye düşünmeye başlamıştır. Gay Montag her gün iş dönüşünde bu küçük kızı aramaya ve görmeyi ummaya başlamıştır.
Yeni komşusu Clarisse'e ona kitaplar hakkında güzel şeyler söylemiştir. Bunun üzerine Montag tüm bildiklerini sorgulamaya da başlar.
Bir gün Gay Montag’ın çalıştığı itfaiye bürosuna içinde kitap bulunan bir ev ihbarı gelmiştir. Bu ev yaşlı bir kadına aittir. Yaşlı kadın kitaplarının yakılmasına şiddetle karşı çıkar. Hatta kitaplarını yanmaktan kurtarmak için kendisi bile yanmayı göze alır. Montag' bu durum çok etkilemiş ve kitapların içinde ne olduğunu merak etmiştir. "İnsanların, uğruna canlarını feda etmeyi göze aldığı bu kitapların içinde ne var? Gerçeklerin farkına vardıktan sonra bu karanlık toplumda artık yaşanabilir mi?"
Bu olayda sonra Montag, kitap yakmak için gittiği evlerden gizlice kitap alıp saklamaya başlar. Ama İşten dönüşte o kız çocuğunu da göremez hale gelmiştir. İnsanlara o küçük kız çocuğunu sorar ama yakındakiler o kızı öldüğünü söylerler.
Aldığı kitapları okumaya başlayan Montag zamanla çok değişmeye başlamıştır. Eşi bile ondaki bu değişimi far eder. Hatta okumaya da çok alışmış, arkadaşlarının yanında dahi kitap okumaya başlamıştır. Ondaki bu değişikliği şefi dahi fark etmiştir.
“Mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. Bir şey eksik. Etrafa bakındım. Ortadan kaybolduğunu kesinlikle bildiğim tek şey, on-on iki yıldır yaktığım kitaplardı.”
Montag, bir zamanlar birlikte çok kitap yaktığı Faber ile de buluşmaya ve kitaplar hakkında konuşmaya başlamıştır. Bir gün itfaiye ekibi kitap yakmak için bu defa Montag ın evine gelir. . Gay Montag , ise kitaplarını kurtarmak için itfaiye şefini ateş yakma aleti ile yakıp öldürür ve oradan hızla kaçar. Artık herkes onu aramaktadır. Kaçakların olduğu bir yere gider ve orada bulunan kitap tutkunları arasına karışır. Herkes onu öldü sanmış ama o kitaplar arasında yaşamaktadır.