30.07.2017
Gabgab ve Sevgilinin Gerdanı
Osmanlıca yazılışı; gabgab : غبغب
Gabgab ( Gebagıb) Çenenin altında, oluşan çifte gerdan, çene altından itibaren gerdana doğru uzanan bölge manasındadır.
gabgab-ı sîmîn ::: gümüş (gibi) gerdan,
gabgab-ı gâv ::: öküzün gerdanı.[1]
Gabgab divan şiirinde sevgilinin gerdanı ile boynunda bulunan tabaka olarak anlaşılmıştır. Eski devrin zihniyetinde kadınların balıketi olmaları daha makbul sayılmış, hafif kilolu kadınların çene altlarındaki ikiz gerdan aşığın sevgiliye erişmek istediği uzuvlarından biri olarak görülmüştür.
Kuzuların ve koyunların en lezzetli ve en yumuşak etlerinden birisinin gerdan eti olması ile sevgilinin boynunun aşığı cezbeden görüntüsü arasında da ilgiler kurulmuştur.
Sevgilinin gerdanı ve boynu aynı zamanda lal, zümrüt yakut, inci gibi değerli taşların asılı olduğu bir bölgedir. Sevgilinin boynundaki bu değerli taşlar da aşığı, Hinde, Yemen’e, Bedehşan- Lâl-i Bedahşan’a, Hıta- Hoten’e, Basra ’ya götüren telmihleri hatırlatır.
Sevgilinin boynundaki bu yumuşak et tabakası, şekli itibari ile yay ve hilal gibidir. Ayrıca elbiselerin arasında görünen boyun âşık için renginden dolayı da karanlıktan doğan Ay'a ve afitaba benzetilir.
Bu nedenle gabgab karanlıktan çıkan bir güzellik ve parlaklık olarak düşünülür. Sevgilinin boynu, gabgabı ve gerdanın açığa çıkıp görünür hale gelmesi, kuyudan çıkan Yusuf 'un da telmihi kabul edilir.
Hergiz almaz ‘aynına ol gabgabı elma gibi
Yüzüñi biñ kez sarardursañ eger ayvâ gibi Ravzi Hayatı ve Edebi Yönü ( Edincik- 16. Yy )
Dilâ gam çekme çâh-ı gabgab-ı cânânda kalmazsın
Virüp la‘line cân borcın çıkar zindânda kalmazsın Nevizade Atai - Atayi- Şiirleri
Gördi ki kendüden bih olur gabgab-ı habîb
Bu gayret ile kendüsin asdı nihâle sîb EMRÎ ( D. Edirne?, Ö. Edirne 1575 )
Gabgab-ı rûyuñ gören ey âfitâb-ı dil-fürûz
Didi Yûsuf çâh-ı Ken‘ândan çıka turur henüz EMRÎ ( D. Edirne?, Ö. Edirne 1575 )
Sâk u sürîn ü gabgab u leb meşrebimcedir
Ser-tâ-be-pây hâsılı heb meşrebimcedir Nedim Şiirleri
Lebüñ ‘aksiyle cânâ gabgabuñ câm-ı hilâlîdür
Anuñçün bu dil-i dîvâne mest ü lâübâlîdür
[1] https://www.osmanice.com/osmanlica-8340-nedir-ne-demek.html
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın