Germ ve Germ Olmak Nedir.

16.03.2016

 

 

Germ Olmak

Osmanlıca yazılışı: germ - گرم ...

Germ,  Farsça kökenli bir sözcüktür.   Sözlük anlamı ise:   Sıcak, kızgın, çabuk öfkelenen,  gayretli, hamiyetli, tez meşrep manalarına gelir.

Edebiyatta  germ olmak  deyimi sıcaklık duymak, ateşlenmek dolayısı ile  Güneşin sıcaklığı “germ etmek, germ eylemek, germ olmak”  şeklinde ve ateş hayali içinde  düşünülür. Bu nedenle germ olmak  deyimi  birçok yerde Güneş,  Nevruz, baharın gelişi ile  de birlikte kullanılmaktadır.

Germ olmak deyimin in aşka gelmek,  şehvete kapılmak, sarhoş olduktan sonra kendini kaybetmek  manalarına da geldiği anlaşılır.  Bu nedenlerle     sevgili, aşk, meyhane  ile ilgili kimi unsurlarla,  gömlek yakmak  ( bkzGömlek Pirahen Yakmak Nedir Divan Şiirinde Raks Edip Soyunmak  ) , gömlek yırtmak, mest olmak, kendinden geçmek,  soyunmak,  sevişmeyi hayal etmek  durumları ve  adetleri  ile ilgili kullanıldığı da   ortaya çıkmaktadır. [1]

Germ olmak işte bu tasavvurlar ve anlamlar içinde   tahrik olmak, hâllenmek, tahrik olarak kontrolü kaybetmek, aşka gelmek, aşırı heyecanlanarak  kendini kaybetmek hatta şehvete kapılmak   gibi benzeri anlamlarda kullanılmıştır.

Yandırır pervane perri  şem’e hiç pervâ  yemez
Germ olur  mey meclisinde  sanki pirahen yakar.   Hayreti 
[2]

Pervaneler  mumun etrafında döne döne  kanatlarını yaktırır.  Sanki iyice sarhoş olup  mecliste gömlek yakıyor.

Dilerem cân oynayup  ışkunda cânâ ten yakam
Raksa girem germ olup meclisde pîrahen yakam  Hayreti

Matla‘ından subh-dem gün togdı sanurlar kaçan
Âfitâb-ı hüsne pirâhen yakasın şark ide                   Baki'
 Ne zaman yakanı göğsünü açıp gömlek yakarsan - güneş gibi vücudunu açığa çıkarırsan seni seyredenler-, şafak vakti güneş doğdu zannederler.

Ele gül gibi câm al bülbül-i ser-mest ol ey Nef‘î
Gazeller söyle germ et bezm-i şâhenşâh-ı nev-rûzı       Nefi

Bahçede güller açtığı zaman eline  kırmızı şarapla dolu kadeh alıp kendinden geç ey Nefi, güzel şiirler söyle  nevruz meclislerini şenlendir.

Germ olup benzetdügi çün kendüyi ruhsârına
Âfitâba jâlelerden oldı seng-endâz gül           Hayali Bey 

 

Tâb-ı ruhundan eyledi dil zülfüni mekân
Gün germ olunca kendüye edindi gölgelik            Kemalpaşazâde

Ṣoḥbeti germ eylesün gün yüzlü cānān oynasun
Mest olan göñüllüler göñül degül cān oynasun       Necati Bey 

Germ olup oğlun bize bir bûse ikrâr eylemiş
Dün kızın da çiğnedi ey pîr-i mey ol sakızı                  Nedim 

Ṣoḥbeti germ eylesün gün yüzlü cānān oynasun
Mest olan göñüllüler göñül degül cān oynasun         Necati

Ey perî hüsn ile çün germ oldı bâzâruñ senüñ
Âfitâb ü mâh oldılar harîdâruñ senüñ                       
Avni Fatih Sultan Mehmet 

Ol denlü bezm-i yârda germ-ülfet olmışuz
Gûyâ ki tab‘-ı bâdede keyfiyyet olmışuz     
Semerkândî-i Âmidî Âgâh

Perdeden yüz gösterüp çarhın yitürdi Zühre’nüñ
Bezmümüz germ eyledi ol mihribânuñ sohbeti      Gelibolulu Sun’î (1486- 1534) Ha

KAYNAKÇA

[1] Şahamettin Kuzucular, https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/gomlek-pirahen-yakmak-nedir-divan-siirinde-raks-edip-soyunmak/100844

[2] A.T. Onay, Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB, 1996- S. 240

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da