KategorilerŞİİRLERHece ŞiiriGUŞAN DA GEL GUTNU'LARI

GUŞAN DA GEL GUTNU'LARI

11.06.2016
Yassıyurtla, Göğguyu’nun arası.
Yaktı beni, gaşlarıyın garası.
Şu gönlümün, hiç kapanmaz yarası.
Işmar eyle, ben yanına geleyim.
 
Türkmen gızları da, pınara varmış.
Yandı ciğerlerim, ne aman zormuş.
Bülbüller nidâda, hep âh-ü-zâr’mış.
El eyle de, ben gülümü dereyim.
 
Guşluk vakti, Bozdepeyi geçelim.
Çiğilli’de, guzuları seçelim.
Lâle, sümbül, mor menekşe biçelim.
Ayna dut da, ben yoluna varayım.
 
Guytuluk’da ataş yanar, köz olur.
Çıkma topakev’den, ele söz olur.
Yayladan göçmemiz, belki güz olur.
Mendil sal da, sevdiğini bileyim.
 
Gapaklı pınarı, goygun akıyor.
Gız senin efkârın, beni yakıyor.
Ellere sır verme, sana bakıyor.
Dolanda gel, gülyüzünü göreyim.
 
Yavukluma fistan aldım, bazardan.
Mevlâm sakındırsın, seni nazardan.
Anana söyle de, kessin azardan.
Guşanda gel gutnu'ları, sarayım.
Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da
Her kalem ne kadar boyanırsa boyansın, ne kadar süslenip desenlenirse desenlensin, yine de yetiştiği ağacın, koptuğu dalın, kokusunu, mayasını , izini taşır özünde . Her kalem yetiştiği ağacın köklerinden büyüdüğü ve geldiği toprağın menbaını özde taşır. Elbet , Köyde büyüyenler şehirliden iyi bilir , söz edilen bu şeyleri. Çünkü Şehirli ile geldiği yerlerin arasına betonlar serilmiş, ayrımcı yollar dökülmüş, balkonlarına naylon, çiçekler ekilmiş, ayaklarının altına elyaf halılar serilmiştir. Şehirlinin ayakları , elleri teni, bilinci toprağından ayrılmıştır. Ayakları, duyuları toprağından hiç kopmayan kalemler tam bu nedenle özünü de iyi bilir. Bu nedenle bu şairin doğallığı tam burada...
Çocukluğuma, nenemle dedemin yanında geçirdiğim günlerime gittim, sayenizde...Selamlar, sevgiler...