Habil ve Kabil İle Hikayesi

11.06.2016

 

 

Habil ve KabilHabil ve Kabil hikâyesi Eski Ahit’te ve Kur’anda  da anlatılan bir kıssadır.  Kabil (Musevi kaynaklarında Kain, Kayn, Kayin) ile Habil (Musevi kaynaklarında Hevel) olarak geçer.Kimi kaynaklar bu hikâyenin  ilk şeklinin  Sümer mitolojisinde Emeş-Enten ve Lahar-Aştan hikâyesi olduğu görüşündedir.  Sümer  mitolojisindeki  bu hikâye   bazı açılardan Habil ve Kabil hikâyesine benzer anlatımlar içermektedir. Bu gibi kaynaklara göre  Sümer mitolojisindeki  Emeş-Enten ve Lahar-Aştan  hikâyesi önce Eski Lahit’e daha sonra da  Kuran’a geçmiştir.   [1]

Kutsal kitaplarda Kabil, kardeşi Habil'i öldüren, şeytanla  ortaklık kuran, aşk için cinayet işleyen ilk kişi ve   ilk katil olarak kabul edilir..Eski Ahit, İncil ve Kuran’da Kabil ve Hikayesi  kısmen  farklılık göstermesine rağmen  özeti şu şekildedir: Allah, Adem ile Havva’yı cennetten kovmuş ve onların iki  erkek  iki de kız çocuğu olmuştur. Kabil, aynı batında İklimâ adındaki kız kardeşi ile doğarken, Habil ise aynı batında Leviza adı verilen kız kardeşi ile dünyaya gelir.

 İlk doğan  erkek çocuğu  olan Kabil, sinirli ve kıskanç  birisidir.  Kabil büyüyünce bir çiftçlik yapmaya başlar..  Ağabeyi Kabil’in aksine  yumuşak huylu ve sakin bir çocuk olan  Habil  ise bir çoban olmuştur.  Kabil kendi ekinleriyle  Allah’a  ulaşmaya çalışırken;   Habil ise, i sürüsünden ilk doğan kuzuyu  Allah’a kurban eder. Nihayetinde  gençlerin evlenme çağı gelmiştir.

Kabil ile doğan kız olan” İklima “ Habil'e;  Habil ile doğan kız  “Leviza”  ise Kabil'e verilecektir. Çünkü, Yüce Allah böyle buyurmuştur. ( İnsanlığın ilk zamanlarında  birlikte doğan, kız ve erkek çocuklar birbiriyle evlenememekte bir önceki ya da bir sonraki çocuklar birbirleriyle evlenebilmektedir. Hz. Nuh döneminde insanlık çoğalınca kardeşlerin birbiriyle evlenmesi  yasaklar. )

Habil'in alacağı kız, yani; İklima, Kabil'in alacağı  Leviza’dan  daha güzeldir. Öteden beri Habil'i kıskanan Kabil bu durumu kabul etmez. Bu durum Âdem, Havva, Kabil ve Habil arasında büyük bir sorun olmuştur. Sonunda aile  iki kardeşin Allah’a  kurban vermesini Allah kimin kurbanının kabul ederse İklima’yı onun alması yönteminde karar kılar.  [2]Habil koyunlarından en güzelini, Kabil ise bir tutam buğdayı kurban etti.  Allah, Habil’in kurbanını kabul edince kabil’in kıskançlığı daha da artar. Şeytanla birlikte olan Kabil, kardeşi Habil’i izlemeye başlar ve  koyunlarını güden  Habil’e bir ağacın  altında uyuklarken taşla saldırıp Habil’in kafasına vurmaya başlar.   Habil  daha da güçlü olduğu halde ağabeyi Kabil’e  el kaldıramaz. Şeytanla işbirliği yapmış olan öfkeli Kabil, taşlarla vura vura Habil’i öldürür.  Sonra da bir müddet  kardeşinin başında kalır. Sonra da bir karganın ölen diğer bir kargayı çukura gömdüğünü gören Kabil  de yeri eşip, Habil’i toprağa gömer.[3]

Hz. Âdem ile Hz. Havva çocuklarının olduğu yere gelir. Annesini ve  babasını gören Kabil oradan kaçarken  babası ona lanet eder. Kabil, cinayeti işledikten sonra kararmaya başlamıştır. Hz Âdem onun bu haline bakarak Habil’in öldürdüğünü anlamıştır.

Daha sonra Kabil    “ İklima” yı  da yanına alarak, Yemen  tarafına doğru kaçar. Eski Ahit’e göre  “ Kabil dünyayı dolaşmak üzere yola çıkar. Çocukları olur ve bir şehir kurarak oğlu Hanok'un adını verir (Tekvin, 5:17).” [4]

 

Habil ve Kabil’in hikâyesi  ve hikâyedeki çeşitli detaylar hem divan şiirinde hem divan nesrinde dini tasavvufi eserlerde ve halk edebiyatında çok sık karşımıza çıkan bir hikâyedir.  Kabil’in ilk cinayet işleyen, kişi olması, kargaya bakarak kardeşini toprağa gömmesi, Kabil’in Şeytanla işbirliği yapması, yeryüzünde aşk için cinayet işleyen ilk kişi olması, cinayeti işledikten sonra renginin kararması Habil ve Kabil’in Allah’a adaklar ve kurbanlar vermesi, kabul edilen kurbanın yanmış olması  ve  diğer ayrıntılar edebi eserlerde işlenen başlıca konular olmuşlardır.

Hâbil ile Kâbil iki kardeş... Bize tarih
Kardeşliği bir levha-i hunriz ile teluih           Tevfik Fikret

Dünyada silah mı var kalem gibi dil gibi
Döğüştürür kardeşi Hâbil'le Kâbil gibi             Yusuf Ziya

Kardeşini öldürüyor Kabil,
Ġçimde bir yalnızlık duygusu;
Ölüm kadar uzun yaz uykusu,
Sıkıntı ile geçilen sahil.                          Orhan Veli

Toprağın Hâbil'i kabul ettiği
Şüphesiz yüzünün yumuşaklığından         Seyrânı

Habil’in soyu, ye, iç ve uyu;
Tanrı sana gülümsüyor hoş görerek,     Charles BAUDELAİRE Türkçesi: Ahmet Necdet

 KAYNAKÇA

[1] Arif tekin, Sümerlerden İslam’a Kutsal Kitaplar ve Dinler

[2] Prof.Dr. Şadi Eren, Maide Suresi, 27 - 40) Hâbil ve Kâbil , https://www.kuran-ikerim.org/index.php?s ,30-3-2012

[3] Prof.Dr. Şadi Eren, Maide Suresi, 27 - 40) Hâbil ve Kâbil , https://www.kuran-ikerim.org/index.php?s ,30-3-2012

[4] https://tr.wikisource.org/wiki/Eski_Ahit/Tekvin/BAP_4

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da
sahinmutlu623
Şahin Mutlu9 years ago
Ne güzel söylemiş Şâir:..."Bir mey ki henüz tattığımız demde tükenmiş / Dünya denilen fâni âlemde tükenmiş / Cennette yaratmış ama ilk insanı Mevlâ / İnsanlığımız evvelâ Adem’de tükenmiş… / Selam ve duâ hoşça bakın zâtınıza...
Güzel yorularınızla site paylaşımcıları arasında kardeşlik harcı oluyorsunuz. Üstelik bu denli güzel ve içeriğe yakışan nefis örnekler ile. Bu gayretiniz , edebiyat, sanat dostluğu pekiştime çabanız adına kedni ve sitemiz adına size çok teşekkür ediyorum Şahin Hocam.Adeta Sitenin temel direklerinden birisi oldunuz.
sahinmutlu623
Şahin Mutlu9 years ago
Saygıdeğer Hocam, ömrümüzün hitamına kadar talebeliğe niyetlenmişiz inşâallah; Rabbim bizleri talebeliğini hakkıyla yerine getirenler zümresinden eylesin... Sizlere teşekkürle birlikte bir itiraf ve bir de üzüntümü dile getirmeliyim: 1.- İtiraf: Gönül ve emek mahsulü siteniz benim için mekteb-i leyli oldu...Hakkınızı helal ediniz. 2.- Üzüntüm:Sitenizde şiir dışında o kadar okunacak ve üzerinde uzun mülahazalar yapılacak birbirinden güzel çalışmalarınız var. Ne var ki, Sitemizin saygıdeğer aile üyelerimizin bu güzel değerler üzerinde okuma/bilgilenme/değerlendirme ve paylaşım türü ifadelerini görmemek çok üzücü... Bu konuda biz üyelere tatlı ifadelerinizle bir temennide bulunmanız isabet kaydedecektir diye düşünüyorum... Tekrar istifademize sunduğunuz güzel çalışmalarınız için şükranlarımı sunuyorum Hakkınızı helal ediniz... Selam ve muhabbetle hoşça bakın zâtınıza...
Şahin Hocam, Buradaki yazılar bir kaç ay önce evvelki siteden buraya taşındı. Eski sitede Edebiyat ve Sanatla ilgili her kaynak yazının % 90 I üç beş ay içinde arama motorlarının ilk sayfasında hatta ilk satırına çıkıyordu. Site taşındığı için vb şu an yerimizi kaybettik. Fakat bir kaç ay içinde indekslenen her yazımız eski rütbesine çıkacak. Dikkat ederseniz yazıların tıklanma sayısı çok , altlarında yorum yoktur. Çünkü okur dışarıdan gelmekte yorum ve beğeni yapamamaktadır. Okur sorunu olmayan bu yazılar üyelerimizin okumayışı elbette manidar. Ama bu site ile googleden gelen okurları sizin yazılarınıza ulaştırmayı amaçladık ve yeni siteyi buna uygun tasarlattık. ekim ayında günde otuz bin en üst düzey edebi okur sayısına - bu yazılara gelen okurların yüzde 85 i lisans ve lisans üstüdür- ulaşacağımızı biliyorum. Bu okurların günde bin tanesini sizin yazılarınıza yönlendirebilirsek ne mutlu bize . Üyelerimiz içeriklerin ve amaçlarımızın farkında değil . Sizin fark etmenize ayrıca çok sevindim. Üyelere içeriklere bakın diye mesaj yollamak gereksiz ama amaçlarımızı dile getiriyoruz ve getirmeye devam edeceğiz . Amaçlarımıza bu yönden bakın hocam sevgi ve saygılarımla...
@sahamettinkuzucular293 | Şahin Hocam, Buradaki yazılar bir kaç ay önce evvelki siteden buraya taşındı. Eski sitede Edebiyat ve Sanatla ilgili her kaynak yazının % 90 I üç beş ay içinde arama motorlarının ilk sayfasında hatta ilk satırına çıkıyordu. Site taşındığı için vb şu an yerimizi kaybettik. Fakat bir kaç ay içinde indekslenen her yazımız eski rütbesine çıkacak. Dikkat ederseniz yazıların tıklanma sayısı çok , altlarında yorum yoktur. Çünkü okur dışarıdan gelmekte yorum ve beğeni yapamamaktadır. Okur sorunu olmayan bu yazılar üyelerimizin okumayışı elbette manidar. Ama bu site ile googleden gelen okurları sizin yazılarınıza ulaştırmayı amaçladık ve yeni siteyi buna uygun tasarlattık. ekim ayında günde otuz bin en üst düzey edebi okur sayısına - bu yazılara gelen okurların yüzde 85 i lisans ve lisans üstüdür- ulaşacağımızı biliyorum. Bu okurların günde bin tanesini sizin yazılarınıza yönlendirebilirsek ne mutlu bize . Üyelerimiz içeriklerin ve amaçlarımızın farkında değil . Sizin fark etmenize ayrıca çok sevindim. Üyelere içeriklere bakın diye mesaj yollamak gereksiz ama amaçlarımızı dile getiriyoruz ve getirmeye devam edeceğiz . Amaçlarımıza bu yönden bakın hocam sevgi ve saygılarımla...