HAYDAR'IN ATI

17.08.2018

HAYDAR'IN ATI.
Ayazlı bir gündü.Güneşin buz gibi ışıkları yüzümüzü yalıyor,soğuktan kızarmış yanaklarımızı aydınlatıyordu.Dört kişiydik.Ömer amcam tembel olan atının yularını sık sık çekiyordu .Keçeci'li Haydar o gün satın aldığı atını ;geri bakarak süzüyordu.Alnında , ayak bileklerinde beyaz kılları olan besili, güzel, siyah bir attı.Ezebağı'lı Salim habire konuşuyordu.Ben en arkada yürüyordum.Onun atındaki semerden sarkan heybenin yaydığı hamsi kokusu bende çürümüş hissi uyandırıyordu.
Haydar amca aleviydi onlarla orman kavgamız kişiler arasında başlar köyler arası sertliğe dönüşmeden biterdi.Keçeci'den köyümüzdeki karakola çağrılanlarda,kim olursa olsun köyün başında olan evimizin kapısını çalar silahını anneme emanet bırakırdı.Her defasında ,anneme hisettirmeden silahı arardım ,fakat bulamazdım.Geri döndüklerinde silahlarını teslim ederken nereden aldığına dikkat ederdim.Annem silahları aynı yerde saklamazdı onun için ne kadar arasam da amacıma ulaşamazdım.
Köylerinin adı ;Keçeci Tekke'sinden geliyordu.Tekke ,her derde deva gibi algılanmıştı .Yürümesi geciken çocuklar;eşek sırtında götürülürdü.Semere yerleştirilen heybenin bir tarafına çocuğu öbür tarafına da dengeleyici taş konurdu.Deliler, yakınlarının gözetiminde ortada yürütülürdü.Cocuğu olmayanlar tekkeye bebek işlemeli yazmalar,örtüler bırakırlardı.Benide, ne yaptılarsa sütten kesemimişler ,oyun oynadığım sokaktan gelir annemi emermişim.Onun için benide Keçeci Tekke'sine götürmüşler. Keçeci' li çocuklar sevinsin diye tekkenin baş ucuna paralar koymuşlar.Birkaç gün sonra sütten kesilmişim.

Salim amca Arnavut' tu önceki yıllarda mübadele ile Makedonya' dan gelmişlerdi. Onların köyü bize çok yakındı bizim köylülerle içli dışlı samimiyetlikleri vardı ormanı bizimle beraber korurlardı. Salim amca; diğerlerinin konuşmasına fırsat vermeyecek şekilde makinalı gibi konuşuyordu.Orman kavgalarını ,askerlik anılarını,sattığı odunun ucuzluğunu,ermenilerden kalma köyünde; define, gömü olabileceğini anlatıyordu.Amcam bildim bileli anlattığı şoförlük anısından"askerde ben şofördüm.Komutanlar benim şoför yetiştirmemden çok memnundu ama nasıl öğrettiğimi anlatamazdım.Komutanlar;olsun şoförleri iyi eğitiyor ya, başarılı ya biz ona bakalım derlerdi" diye anlatacağı konuya başlar başlamaz Salim amca hemen sözü kesip kendi konusuna geçiyordu. Keçeci' li Haydar amca pek konuşmuyordu. O satın aldığı atın sevincini yaşıyor Salim amcanın konuşmalarını "he valla,hı hı" gibi tek kelimelik cevaplarla geciştiriyordu.Salim' amcanın;"ramazanı sizin köyde geçirmeyi düşünüyorum,beni evine misafir eder misin" diye latifeli teklifine "olur ya, valla olur"deyip ,amcama da;"sende gel çerkesoğlu " şeklinde sözüyle misafirperverliğindeki samimiyetini vurgulamak istemişti.Geriye baktığımızda Eksel köyü tepeden görünüyordu.Rakımı dörtyüz metre olan Eksel ;ilçemiz Erbaa'dan biraz yüksekti verimli arazileri vardı.Bizim köy olan Kozlu dokuzyüz metreden fazla olan yüksekliğiyle yayla özelliği taşıyordu..Eksel'in halkı Orta Asya'dan gelen öncü türklere dayanıyordu.Eksel'llilerle orman kavgalarımız olurdu,ancak aile dostlarımız vardı .Babamla Eksel'den olan asker arkadaşı hayatları boyunca gerçek bir dost olarak kalmışlardı. Kardeş derecesinde olan ilişkileri çocukları olarak bizlerede sirayet etmişti.
İşte geriye bakınca bunlar aklıma gelmışti.Bu arada Hapandüz denilen mevkinin sonuna gelmiştik.Biraz düz yoldaydık .O yıllar yeni yapılmış ,her aracın geçebilmesine elverişli yolun sağ tarafı pürüzsüz oldukça dik uçuruma dönüşmüştü.Halbuki önceleri kısa boylu ağaçlar tutunarak yürümede yardımcı oluyordu.
Ben devamlı uçurumdan aşağı doğru taş atıyordum.Üç gün sonra dönüşte yürüyeceğim yolu karşı dağda belli belirsiz görüyordum.O yol yıllar önce köyümüzdeki nahiye müdürü tarafından köylülere kazma kürekle yalptırılmıştı.Arabaların gitmesine elverişli olmayan o yol yayalar,atlar, eşekler için kestirme bir yoldu,fakat amcamlar daha elverişli diye yeni yapılmış bu yolu tercih etmişlerdi .Bende okuduğum orta okulun tatilinden faydalanıp köye gitmede onları takip ediyordum.
Ben düşüncelerimle başbaşayken Haydar amcanın atının yalpalamaya başladığını gördüm.Amcamın atına çarpıp yana savurdu.Amcam sinirli bir şekilde yuları daha sert çekti.Yalpalama devam ediyordu,o anda geri bakan Haydar amca anormalliği anladı.Ayakta titereyen atın yüzüne okşuyorcasına dokundu.Amcamlarda durmuşlardı.Kendi atlarını bırakıp ilgilenmeye başladılar.At aniden yere yattı , ne yapacaklarını bilmiyorlardı.Haydar amca atın sırtına hafifçe vurdu."haydi oğlum kalk haydi"derken daha şiddetli vurmaya başladı.Heyecanlanmıştı yüzü kızarmıştı.Kuyruğunu tuttu yukarı kaldırdı.At bir anda ayağa kalktı Haydar amca;"bir şeymi dokundu,zehirlendimi?" gibi lafları sıralarken at tekrar düştü ,uçurumun kenarına yuvarlandı.Üçü birden yuları yakalayıp çekmeye başladılar,güçleri yetmedi at uçurumdan yuvarlanmaya başladı
yapabilecekleri yardım yoktu artık.Yaklaşık beş altı saniye yuvarlanma sesleri duyduk,hafif toz bulutları gördük.Yan tarafta Haydar amcanın heybesi duruyordu ucu heybenin dışına taşmış olan süpürge uçmaya hazır cadı gibi görünüyordu.Salim amca sigara paketini çıkardı sigaraları yaktılar kimse konuşmuyordu.Atın birinin burnuyla çıkardığı homurtu ,sessizliği bozdu.Amcam; "kalkalım, keşke olmasaydı ama olan oldu ne yapalım" derken Haydar amca kendi paketini çıkarıp bir sıgara daha yaktı.Hep dereye doğru bakıyordu. Salim amca şoka girmiş gibiydi artık tek kelime etmiyordu. Tekrar yola çıktığımız yarım saat olmuştu köye yaklaşmıştık.Ömer amcam; "okumazsan bunun gibileri çok gorürsün" dedi sessizce .Haydar amca arkada kalıyordu.Bizim eve geldiğimizde eve girmedim Evin ilerisindeki yüksek tepeye çıktım.Haydar amcayla Salim amcanın çayırlıkta ilerleyişini izledim.İleride Salim amca kendi köyüne yöneldiğinde tek kalan Haydar amcanın Keçeci'ye doğru yol alması bana çok dokundu ,iki damla göz yaşı yanaklarımdan süzüldü...

Aydın Çetinkaya.

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Aydın Çetinkaya

Aydın Çetinkaya

6 years ago

Anı yazımı günün yazısı olarak belirleyen ESA değerlendirme kuruluna teşekkür eder okurlara ve yönetim kuruluna saygılarımı sunarım.