''İstanbul Zeytinburnu'nda Bilgi Evleri'nde üretilen robot şınav, mekik çekiyor, takla atıyor, futbol oynuyor. Türkçe konuşup, dans eden robot, oynadığı zeybek ile görenleri şaşırtıyor.'' BASINDAN
Bize, hem de Ege Yöresine has bir oyun zeybek tabi ki... Ya da şöyle söylemem lazım. Bize, ege yöresine has bir oyundu, şimdilerde robotlar da oynuyor demeli belki de... Müzik eşliğinde gayet de güzel zeybek oynuyor robotumuz. O değil de şimdi bir de bunların seri üretimini yapıp da hepsine birden toplu zeybek oynatırlar ise robotlardan kurulu bir folklor ekibimiz olur. İnsan çalar robot oynar da diyebiliriz. İtiraz eder mi robotlar yoksa "çalgıcılar da robot olmazsa vallahi de billahi de oynamayız" diye...
Eski bir folklorcu olarak pek de hoşuma gitmedi doğrusunu isterseniz bu durum. Yarın bir gün sade zeybek değil, başka başka yöreleri de oynamaya kalkarsa bu robotlar o zaman ne yapacağız? Yandığımızın resmidir. Hayır bir de robotlar arası folklor yarışması düzenlenirse o zaman hepten moralim bozulur. Bizim gençlerimiz soğurlar vallahi, diğer bir adı da halk bilim olan folklorumuzdan. Ya arkadaşlar hiç işiniz gücünüz yok mu da robotlara zeybek öğretiyorsunuz?
Robotlar folklor oynarken ekip halinde, jüri de insanlardan olacak haliyle, yalnız robotların sahne performansında en önemli olay, sahneye çıkmadan önce makine yağı ile iyi yağlanmalarıdır kanımca... Öyle olması lazım, yoksa garç gurç sesleri müzik ile bir karıştığı zaman ne seyredenler, ne de robotlar bir şey anlamazlar yaptıklarından...
Bir de şu geldi akılma naçizane. Tamam zeybeği biraz doğru düzgün de oynayabilirler, ancak Karadeniz Yöresi biliyorsunuz ki çok hızlıdır, hem ritmi, hem de müziği, ona nasıl ayak uydururlar ki acaba merak ediyorum? Bak şimdi aklıma geldi, bir de bunların kostüm giyme sorunları olacak değil mi? Onun ile de bayağı uğraşması lazım, robotları yarışmaya hazırlayan ekiptekilerin. Giymesi bir dert, bir de yarışmadan sonra çıkartması var. Hadi desen ki ''Oynamaya oynuyorsunuz da kendi üstünüzü de kendiniz giyin çıkartın.'' Tık yok adamlarda, of adamlarda mı dedim, robotlarda diyecektim...
Eee boşuna dememişler 21. Yüzyıl bilgi ve teknoloji çağı diye, bir adı da milenyum bu yeni yüzyılın ve yeni bin yılın... Hemen şimdi aklıma Hasan Mutlucan merhum geldi ne de gür ve davudi sesi vardı ''Yine de şahlanıyor aman kolbaşının yandım da kır atı.'' diye girdi mi türküye hem memleketi hem de yüreklerimizi titretirdi... Görseydi robotların zeybek oynadığını, görseydi bu günleri, türküyü de değişik okur muydu ki acaba? Şöyle mesela... ''Yine de şahlanıyor aman robot başının yandım da demirden atı.'' Yine de robot işte bunlar. Ben de eski folklorcuyum, benim kadar güzel de oynayamazlar ne zeybek, ne Silifke, hele hele ne de Artvin. Çiçekler açsın, böcekler ötsün, robot bunlar zaten hep birbirini öpsün. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...
Seferi (Nurcan Bedir Ören)
8 years ago
Sevim Kınalı
8 years ago