Her turrasında bin şiken-i dil-rübâsı var
Her bir şikenc-i turrada bin mübtelâsı var
Bir pür nemek kirişmesi bir tatlı handesi
Bir şekkerîn tekellümü bir hoş edâsı var
Seyret beyaz fesde o zülf-i mu‘anberi
Şeb-bûyu gör ki berk-i semenden kabâsı var
Kim vasfını ne ben diyeyim hod ne sen işit
Ammâ biraz vefâcığı nâkıs şurası var
Bir çeşmi var ki bir nice yüz bin lisan bilir
Bin hem-zebânı hem-demi bin âşinâsı var
Bilsen begim ederdi seni eşk bî-karâr
Şimdi Nedîmin öylece bir mâcerâsı var