101.
Fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilün
Remel - . - - / - . - - / - . - - / - . –
01. Hey müsülmânlar ne müşkildür bu kâfer ayrılık
Kimseye ‘âlemde olmasun müyesser ayrılık
02. Gamdan âzâd olmadum olalı ol şehden cüdâ
Gelmesün kullar başına hây begler ayrılık
03. Ayırup ol Yûsuf-ı gül-çihreden Ya‘kûbveş
Baŋa zindân ėtdi dünyâyı birâder ayrılık
Bâğ-ı dehri kâfirem vėrürdüm ise cennete
Ėy melek-manzar içinde olmasa ger ayrılık
05. Hîç sağ olmaz çeken ben bildügüm budur hele
Ėy VUSÛLÎ böyle ise dünyede her ayrılık
01 Ey Müslümanlar! Bu kâfir ayrılık ne zor iştir; dünyada kimse ayrılığa düçar kalmasın.
02 Beyler! O şahtan ayrıldığımdan beri gamdan kurtulmadım; aman hiçbir kulun başına ayrılık gelmesin.
03 Ah Kardeş! Ayrılık, Yakup’a olduğu gibi o gül yüzlü Yusuf’tan ayırdı da bana dünyayı zindan etti.
04Ey melek görünüşlü! Dünya bahçesinin içinde ayrılık olmasaydı, kâfir olayım,
onu cennete değişir miydim. 05
05 Ey Vusuli! Dünyada her ayrılık böyleyse benim bildiğim bunu çeken sağ
kalmaz.
Hakan TAŞ, VUSÛLÎ [ö. 1592], DÎVÂN [İnceleme-Metin-Çeviri-Açıklamalar-Dizin], T. C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI KÜTÜPHANELER VE YAYIMLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 3308 KÜLTÜR ESERLERİ Ankara 2010