KategorilerEDEBİYATDivan Nesri Mesnevi TarihHicretname nedir Hicretnameler ve Konuları

Hicretname nedir Hicretnameler ve Konuları

16.02.2022

 

Medine halkı Hz Muhammed'i karşılıyor 

 

HİCRETNAME NEDİR EDEBİYATIMIZDA HİCRETNAMELER VE KONULARI

Osmanlıca yazılışı hicret : - نامه هجرت

Hicret-i nebeviyye: Hz. Muhammed (Aleyhisselâm)in Mekke'den Medine'ye göç etmesi.

Hicret kelimesinin Kökeni

Hicret Arapça kökenli bir sözcüktür.  Arapçada “terketmek, ayrılmak, ilgisini kesmek” anlamlarında sözcükler oluşturulan “hcr “ kökünden gelir. Hicret, hecr filinin mastarından bir isimdir.  Bu nedenle hecr, hicra, hicran, muhacir, tehcir kelimeleri ile yanı kökten gelmektedir.

Sözlük Anlamları

Hicret sözcüğünün sözlük anlamı, bir yerin terkedilerek başka bir yere göç edilmesi [1] “terketmek, ayrılmak, ilgisini kesmek”, “kişinin herhangi bir şeyden bedenen, lisanen veya kalben uzaklaşması” şekillerindedir.Bu nedenle “hicretname “sözcüğü kelime anlamı ile “hicreti anlatan yazı “ , Hz Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesini konu edinen eser manasına gelmektedir.

Hz Muhammed’in Mekkeli müşriklerin baskısından kurtulmak için diğer Müslümanlar ile Mekke’den Medine’ye göç etmesine hicret denmiştir. Hicret olayı miladi 622 yılında gerçekleşmiş bu göç vakası Hicret-i nebeviyye olarak adlandırılmıştır.  “Hz. Peygamber’in Medine’ye olan hicreti 26 Safer Perşembe akşamı başlamış olup 12 Rebiʿülevvel Cuma günü ikindi vakti sona ermiştir.” Hicret,  İslâm takviminde târih başı- hicri takvimin başlangıcı -  sayılmıştır.

Medine’ye göçen Müslümanlara muhâcir, muhâcirlere yardım eden Medineli Müslümanlara ise ensâr denilmiştir.

Türk ve İslam edebiyatlarında Hz Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçmesini anlatan yazı, şiir, mesnevi, eser bölümü veya müstakil eserlere “Hicretname” denmiştir. Türk edebiyatında sadece bir tane müstakil hicretnâme yazılmıştır. Diğer hicretnameler, daha ziyade manzum siyer-i nebîlerde, divanlarda veya mesnevilerin içinde ayrı bir bölüm hâlinde işlenmiştir.

Hicret namelerin Konusu

Hz Muhammed’in Medine’ye göçünü anlatmayan [2]  farklı şahısların hicretlerini anlatan Hicretnamler de vardır ancak bizim edebiyatımızda hicretname denilince Hz. Muhammed’in hicret olayını esas alan yazılar ve eserler akla gelir. 

Hicretnamlerde “ Hz. Peygamber’e Cebrail ile hicret emrinin gelmesi, Hz Muhammed’in bu emre uymak için hazırlık yapması, yatağına Hz. Ali’yi bırakıp müşrikleri aldatması, , Hz. Ebu Bekir’in yola çıkma hazırlığı sıralanır. Daha sonra Hz. Peygamber’in Mekke'den ayrılması, müşriklerin onların izlemeye koyulması, Hz. Peygamber ve Hz. Ebubekir'in Hira mağarasına sığınmaları, örümceklerin mağara ağzını örmesi,  süt mucizesi, Medine’ye ulaşmaları, Medinelilerin Hz. Peygamberi karşılaması Hz. Peygamber’in Hz. Halid’e misafir olması “ konuları işlenmiştir.

Türk Edebiyatında Hicret nameler

Türk edebiyatında tamamen hicreti konu alan müstakil eserler de yazılmıştır.  Ancak Türk edebiyatındaki hicretnameler genellikle divanların veya başka amaçla yazılmış divanların, siyerlerin, farklı türden manzum veya nesir eserlerin içinde manzum veya nesir bölümler olarak yer almışlardır.

Mensur siyerler, manzum mesneviler ve divanlar içerisinde yer alan hicretname bölümlerinde ortak konular ile benzer kavramlar işlenmiştir.[3]  Anadolu sahasında yazılmış olan ilk Türkçe mesnevi olan Ahmed Fakih’in (ö.1221)  yazmış olduğu “Kitâbü Evsâfı Mesâcidi’ş-Şerîfe” adlı eserinde hicret bölümü vardır.

Bilinen ilk siyer kitabı Erzurumlu Mustafa Darîr’in, İbn Hişam, Ebu’l-Hasan Bekrî, Vâkıdî’nin eserlerinden yararlanarak XIV. yüzyılda yazdığı Siyer-i Nebî tercümesidir.  Dolayısı ile ilk hicretname bölümü de bu eser içinde yer alır.

Edebiyatımızda hicret konusunu müstakil olarak ele alan yegâne hicretname Süleymân Nahîfî’nin Hicretü’n-Nebî Aleyhi’s-Selâm adlı 790 beyitlik mesnevisidir.[4]

Süleyman Çelebi (ö.1422)’nin Vesîletü’n Necât adlı eserinde yedi beyit hicret ile ilgilidir.  Yazıcıoğlu Mehmed (ö.1451) Arapça yazdığı Megâribü’z-Zamân’da ise hicret 123 beyitte anlatılır. [5][6]

Süleyman Nahîfî’nin (ö.1739) Hicretü’n-Nebî Tespit edilen tek müstakil hicretnâme 788 beyittir

Amasyalı Münîrî’nin  (öl. 927/1521) yedi ciltten ve 33.000 beyitten oluşan Siyer-i Nebî içindeki hicretnâme, 1101 beyitten oluştuğundan bu eser içindeki hicretname edebiyatımızdaki en uzun hicretname olmaktadır.  Velî’nin Sîretü’n-Nebî’si, Türk edebiyatının ikinci en hacimli manzum siyeridir. Yazarın asıl adı Muhammed’dir.

Mustafâ Fevzîb. Nu‘mân’a ait ( 1871-1924), Hicret-i Habîb-i Rabbü’l-Âlemîn Şümûsu’s-Safâ fî Evsâfi’l-Mustafâ adlı eserin yaklaşık 300 beyiti hicreti anlatmaktadır.  Mehmet Nazif’in (?/ 1849) divanında 87 beyitten oluşan bir hicretname bölümü vardır.

KAYNAKÇA 

[1] AHMET ÖNKAL, https://islamansiklopedisi.org.tr/hicret

[2] FERDİ KİREMİTÇİ, Türk İslam Edebiyatında Manzum Hicretnâmeler ve Mustafâ Fevzî b. Nu˘mân’ın “Hicret-i Habîb-i Rabbü’lÂlemîn” Başlıklı Mesnevisi,  Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi 18, İstanbul 2017, 333-402

[3] Dr. Mehmet ÜNAL, Hicretnâme türüne yeni bir örnek: Mehmed Nazif’in“Fî Hicreti’n-Nebî

Aleyhisselâm” başlıklı mesnevisi, RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, (21), 424-442.

[4] Bu mesneviyle ilgili bilgiler, Âmil Çelebioğlu’nun Eski Türk Edebiyatı Araştırmaları

(MEB Yay., İstanbul 1998) adlı kitabında yer alan “Süleymân Nahîfî’nin Hicretü’nNebî Adlı Mesnevîsi (s. 263-315.) adlı yazısından alınmıştır.

[5] Dr. Mehmet ÜNAL, Hicretnâme türüne yeni bir örnek: Mehmed Nazif’in“Fî Hicreti’n-Nebî

Aleyhisselâm” başlıklı mesnevisi, RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, (21), 424-442.

[6] Türkân Alvan, “Hicret-i Nebî’nin Klasik Türk Şiirine Yansıması”, FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 7 (2016) Bahar , 2016

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da