10. Mart. 2003.
Bugünlerde içimden şiirler yazıyorum dökemiyorum sayfalara
Uygarlıkların ayaklar altına alındığı,
Ve ölümlerin bu denli sıradanlaştığı bu günlerde,
Korkuyorum yazmaya…
Yazarsam kanlı gözyaşı damlayacakmış gibi oluyor,
Kalemimden tüm dünyaya…
Üç paralık bir çıkar uğruna,
Kirli bir savaş yaşanıyor bu günlerde.
Anaların bağrından yangınlar çıkıyor!
Kalleşçe ilk önce çocuklar öldürülüyor…
Böyle acılar içindeyim yazamıyor.
Ancak içimden öyle şeyler yazıyorum ki,
Yazarsam acı damlayacakmış gibi oluyor
Kalemimden topraklara…
İsyanların her yerden duyulduğu,
İnsanların çığırından çıkartıldığı bu günlerde,
Bağdat’ın üstüne sömürge bayrağı dikiliyor…
Haksızlıklara başkaldırmak istiyorum,
İsyanlar içindeyim yazamıyorum!
Ancak içimden öyle şeyler yazıyorum ki,
Acı damlayacakmış gibi oluyor kalemimden yedi kıtaya.
Füzelerin sinekler gibi üstümüzden uçuştuğu,
Öfkeyle nefretin kol kola gezdiği bu günlerde,
İçimden yazıyorum ancak.
Söyleyemiyorum düşüncelerimi çocuklara.
Evimin hemen yanından ölüm makinelerinin geçiş nedenini söyleyemiyorum onlara.
Söylersem yanacakmış gibi oluyor kâğıtlarla kalemim!
Ah hiç bir şey yazamıyorum bu günlerde.
Şiddetin öyle fütursuzca yaygınlaşmasında,
Vahşileşen insanlardan utanıyorum.
Sömürgeci kan emicilerin çıldırdığı,
Vahşetin alabildiğine yaşandığı,
Ve Dicle suyunun kanlı aktığı bu günlerde,
İçimden çığlık çığlığa haykırıyorum!
Ancak düşüncelerimi yazamıyorum sayfalara.
Yazarsam KAN damlayacakmış gibi oluyor,
Kalemimden bütün dünyaya…