İNSANLIK ARANIYOR

14.11.2016

Kibir, makam insanı insanlığından almış
Hırsından kudurup da kalmamış diğerkâmlık
Hayvandan daha aşağı derekeye dalmış
Nerede kalmış gül devrindeki muazzamlık.

Müslüman’ım ben diyip zulmetmek neresinde
İslâmiyet’in, neresinde bu riyakârlar
İnsanlıktan çıkmayla çıkmama kertesinde
Sireti suretine yansımış hilekârlar.

Şeytanın secde etmediği insana bak sen
Şeytana elini öptürür bir hâle gelmiş;
Kendisine sığınan insanlara, ahiren
Sırtını dönüp enaniyetinden körelmiş.

“Komşu komşunun külüne muhtaçtır.” derler ya
Fakat komşu komşuya külünü yedirmekte…
Dost bilinen kapılar yüzlere kapandıkça
İnsaniyet dediğin muamma devrilmekte…

Beşer, savaş denilen illetin çengelinde
Dizi dizi yerinden yurdundan göçeliyor.
Karşısına çıkan okyanusun engelinde
Kahrından göğe ağlayıp yere çömeliyor.

Günahsız bir çocuk okyanusun kucağında
İnsanlık denilen insafsızlar safiyane(!)
Seyrediyor, dünyanın herhangi bucağında
Medeniyet dedikleri deccal maskesiyle.

Hayatlar dalgaların ibretlik beşiğinde
Müphem birkaç neticeye doğru yol alıyor;
Ölümle kalım arasındaki imbiğinde
Gözler ufkun akislerinde umut arıyor.

Altın dişlerini göstererek sırıtıyor
İnsanlık kisvesindeki maskeli âdemler;
Dansözleri aratmaz şekilde kırıtıyor
Timsah gözyaşları döken sözde muhteremler.

Hepsini aslen iltica etmek gerekene
Havale ediyoruz, hayrı şerri O bilir;
Dualar her zaman kimsesizler kimsesine
Hakkı, hakkaniyeti, adaleti O bilir.

Devran dönecek, elbet bir gün mazlumlar için
Zaman, âhı Hakk’a varanlara işleyecek
Zemheri ardı bahardaki doğumlar için
Saadete aç gönüller hazır bekleyecek.

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar