İstidrâk Nedir Övgü Gibi Yergi Yergi Gibi Övgü Sanatı

30.08.2017
 
 

İstidrâk Nedir Kökeni

İstidrak, Arapça kökenlidir. Dilimize de Arapçadan girmiştir. Osmanlıca sözlülerdeki anlamları ile  yetişme, erişme, nail olma; nâiliyet; hatayı tamir etmek, kusuru örtme gibi manalarındadır.

Edebiyatta övgü -  medhiye – yapar gibi söyleyip aslında yerme; yergi yaparmış gibi söyleyip övme sanatına denir. Yani kötülemeye benzer medh, övmeye benzer kötülemedir.[1]

İstidrâk sanatının edebi bir mahiyeti olabilmesi için ifadenin güzel olması ve bir ve nükteye dayanması gerekir.  İstidrâkte övme, övünme, yerme gibi  hükümlerin gerçeğin farkına varılarak yanlışlığın giderilmesi gibi bir şekilde olmalıdır.  

İstidrak iki türleri Övgü gibi yergi Yergi gibi övgü

İstidrak iki türlüdür. Bunlardan övgü yaparmış gibi yermeye: te'kîdü'z-zemm bimâ yüşbihu'l-medh, yergi yaparmış gibi övmeye de te'kîdü'l-medh bimâ yüşbihu'z-zemm denir.

“İyilik yapmaktan başka faydalı bir işi olmaz .”   sözünde yeriyormuş gibi övmek çabası vardır.

Bir zamanlar sayda olduk müptela
Tek tüfekle indirdik turnayı
İt, köpek bir kış günü çıktık dağa,
Ben domuz vurdum Şekip de ayı     Eşref

Eşref’in bu dörtlüğünde it köpek sözleri ile imalı bir şekilde övüyormuş gibi bir kötüleme vardır.

Hükmüne bizler daha hayran olduk demekten,
Bu ne hata, ne ayıp ne de en küçük günah.

Ölmüş eşek, at, katır etleri yemekten,
Anırır, çifte atar, kişner olduk maşallah.    Eşref

Dehrde anlamayıp bilmediği ola meğer
Tarna'u buğz u nifak u hased ü gadr usitem (Nâbî)

Beytinde ise yergi yapıyormuş gibi övme söz konusudur.

Fahr-i âlemsin velikin fâsı yok
Gevher-i kânsın velikin râsı yok

Dilerim Hak’tan bunu her ruz u şeb
Sana bir merkeb vere kim bâsı yok

Arap alfabesine  göre “fahr” sözcüğünün “fa” sı kaldırılınca eşek anlamına gelen “har” kelimesi, ortaya çıkar. “gevher” sözcüğünün “r” harfi kaldırılınca “pislik” anlamına gelen “guh” sözcüğü ortaya çıkar. “merkeb” sözcüğündeki “b” kaldırılınca ise “ölüm” anlamına gelen “merg” sözcüğü ortaya çıkar.

Eşref ile İzmir valisi Kamil Paşa arasında geçtiği iddia edilen aşağıdaki fıkrada övgü gibi gözüken güzel yergiler vardır.

Kâmil Paşa, Kıbrıs'a geziye gidiyordu. Eşref'e " Bir isteğin varsa getireyim " dedi. Eşref buna çok sevinip “Bana bir Kıbrıs eşeği getirirseniz ömür boyu size duacı olurum " der.
Kâmil Paşa'yı dönüşünde, Eşref de karşılamaya gitmiştir. Paşa, Eşref'i görünce: " Aaa Eşref, affedersin Seni görünce eşek aklıma geldi( !) " der.

Eşref de:" Aman Paşam,  siz gelmişsiniz ya ( !)  eşek gelmese de olur."

İstidrâk günümüz nesir ve şiirinde de kullanılır. Bu tip övgü gibi yergi; yergi gibi övgüler parrantez içinde ünlem veya soru işareti ile gösterilir.

 O kadar gür ve ahenkli konuştu ki eşekler bile susup hayran hayran dinliyordu (!)
Onun eşsiz öğretileri  sayesinde  kutup ayılarının çölde, balıkların da kavakta yaşadığını öğrendik ( !)  


 KAYNAKÇA

[1] Tahir Ül Mevlevi, Edebiyat Lügati, Enderun, İst. 1973, s. 73

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar