12.03.2025
Milletçe bekletildik uçurumun ucunda
Mehmetçik kor'a döndü düşmanın avucunda
"Hedef Akdeniz!" deyip Ata emir buyurdu
Bağımsızlık aşkını dünyalara duyurdu
Boynumuza dolanan paslı zinciri kırdık
Türk'e kefen biçilmez, dünyalara haykırdık
Kuşatmıştı vatanı esaretin dumanı
Dağıttı bulutları Mehmetçiğin imanı
Güzel Anadolu'ma yakışmazdı karalar
Millet birlik olunca iyileşti yaralar
Şafaklardan kırmızı nice meşale yandı
Kızılca kıyamette Türk milleti uyandı
Ölüme atılırken imandan güç aldılar
Mâziyi hatırlayıp düşmandan öç aldılar
Türk oğlunun öz kanı bayrağa verdi rengi
Arasan da bulunmaz Mehmetçiğimin dengi
Şimdi vatan olmuştur kana bulanmış yerler
Bayrağın gölgesinde kefensiz yatar erler
İzmir'de, Sakarya'da sanki zaman durmuştu
Yedi düvel bir olup adeta kudurmuştu
Dağların başlarına çökmüş kara bulutlar
Şarapnel yağmurunda yara almış umutlar
Askerimiz coşmuştu, bir mahşer yaşanmıştı
Çelikten gömlek değil, imanı kuşanmıştı
Yürekte yankı buldu Mehmetçiğin nidası
Esaret dağlarını tuz buz etti sedası
Bayrağın gölgesinde yürekler coştu durdu
Büyüdü vatan aşkı, ruhlardan taştı durdu
Vatana adanmışlar gökten koparıp ay'ı...
Dünyaya tercih etti cennetteki sarayı
Gönülde bayraklaştı ön safta yürüyenler
Umudun adı oldu düşmanı küreyenler
Haçlının sürüleri çıktılar karşımıza
Onlar vesile oldu İstiklâl Marşımıza
Bu çağa taşıdılar Kürşat'ın çerisini
O gün uyandırdılar ilhamın perisini
Millet kırdı zinciri, düşmana mezar kazdı
"İstiklâl Marşı" diye Akif bir destan yazdı
O ki prangalardan kurtuluşun destanı
Zulme karşı elifçe dik duruşun destanı
Zemheri soğuğunda sımsıcak kucak bu marş!
Muhabbet tandırıdır, can pişen ocak bu marş!
O, güneş gibi elzem; içimizi ısıtır
Hissiyat aynasıdır, ruhumuzu yansıtır
O gün bugünden beri Haçlı bize ilenir
Marşımız söylenince umudumuz bilenir
Akif gönül diliyle meydan okur çağlara
Kelimeler ruh üfler ölülere, sağlara
Son sözü o söylemiş, gayri sözü yok onun
Özü Türk'ün özüdür, başka özü yok onun
Onu dinlerken diner yüreklerin sızısı
Bir marştan ötedir o, Türk'ün alın yazısı
Hakikatin yankısı, mukaddes sesidir o!
Sözlerin şahikası, hüzzam bestesidir o!
Dizimizin dermanı, gözlerin feri bu marş!
Yiğitlerin alnından akan mis teri bu marş!
Düşen bir cemredir o, kurumuş topraklara
Kökü besleyen sudur, can verir yapraklara
İstiklâlin remzidir, birliğin kapısıdır
Mutabakat metnidir, milletin tapusudur
Bu millet "ben"den geçip onunla "biz" olmuştur
Yediden yetmişine yürekte iz olmuştur
Gözyaşıyla karıldık vatanın eleminde
Bu millet dile geldi Akif'in kaleminde
Duygu sağanağında yüreğimiz inliyor
Bu söz abidesini dağlar taşlar dinliyor
Aynı şevkle söylenir yurdumun dört yanında
Hürriyet kanatlanır milletimin kanında
Vatanımıza dair hissiyat derindedir
Türk'ün söz bayrağıdır, gönül gönderindedir
Yürek çağlayanıdır, kuru bir söz değil o!
Diriliş ateşidir, kim demiş köz değil o!
Aziz şehitlerimin avazı bu kutlu marş!
Ölümsüz yiğitlerin vaazı bu kutlu marş!
Bu marş okunduğunda milletim gelir vecde
Kadın, erkek, kız, kızan Rabbine eder secde
Mâziyi yâd ettikçe gözlerimiz nemlenir
Gönül yaralarımız şifa bulur, emlenir
Anka kuşu misali küllerden doğduk şükür!
Ölüme ramak kala düşmanı boğduk şükür!
İnsanlık savaşında her daim yarıştayız
Bu marş söylendiğinde hep esas duruştayız
Türk'ün yiğitliğine şahit oldu arzla arş
Mehmetçiğin kanıyla yazıldı bu asil marş
Yeniden dirilişin, hürriyetin türküsü
Yüreklere kazınmış bağımsızlık ülküsü
Rabbim şanlı ceddime mezarlar kazdırmasın
Aziz milletime marş bir daha yazdırmasın
Odur Türk'ün evveli, ahirimiz odur o!
Birliğin çimentosu, zahirimiz odur o!
12 Mart 2023/Trabzon
M. NİHAT MALKOÇ
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın