John Kennedy Toole Alıklar Birliği - A Confederacy of Dunces- Hakkında

20.02.2019
 
Alıklar Birliği İngilizce  özgün adı ile A Confederacy of Dunces ,  Amerikalı yazar John Kennedy Toole'un ( 1937 - 1969  bir  romanıdır. )
 
Zaten ruh sağlığı bozuk bir insan olan John Kennedy Toole  ,alkol ve  uyuşturucu  alışkanlığı olan depresyona dayanmak için aşırı ilaç kullanan bir yazardır. Belli bir iş düzeni de olmayan yazar tüm umudunu bu romana bağlamış, romanını birçok yayıncıya götürmüş, ama hiçbir yayıncı bu romanı basmayı kabul etmemiştir. Bunun üzerine tüm hayalleri yıkılan yazar henüz 32 yaşında iken 1969 yılında intihar eder.
 
John Kennedy Toole’nin annesi bu olaya çok üzülmüş ve yazarın özgün adı “A Confederacy of Dunces “ olan el yazma halindeki şeklini yayıncı ve romancı Walker Percy'nin dikkatine sunmuştu.[1]   Romanı inceleyen Percy romanın ilk hayranı olmuş ve onun çabası ile bu roman ve bu roman yazarın intihar etmesinden on bir sene sonra yayımlanmıştı. Roman 1980 Yılında yayınlandıktan sonra büyük bir ilgi görmüş ve Pulitzer Ödülüne bile layık görülmüştür. Bu nedenle bu ödül hayatta olmayan bir yazara ilk defa verilmiş olan bir Pulitzer ödülüdür.
 
John Kennedy Toole, bu romanında tıpkı kendisi gibi çağa uyum sağlayamayan, çağa ayak direyen insanları anlatmış Gargantua , Şapşal Gazi ve Don Kişot karışımı bir karakter olan roman kahramanı  İgnatius’un şahsında bir başkaldırı romanı oluşturmak istemişti.  Annesinin zorlamalarına karşı düzenli bir iş yapmak istemeyen İgnatiusun yaşadıkları tirajı komik serüvenler ile çağdaş yaşama, ahlaka ve mevcut değerlere karşın bir eleştiri getirmişti.
 
Ferdinand Céline’in “Gecenin Sonuna Yolculuk” romanına benzer bir şekilde nihilist düşüncelerle yazılmış oln bu roman çağa getirdiği farlı bir eleştiri ile dikkatleri çekmiştir. 
 
KONUSU
Obur, aksi, uyumsuz, huysuz bir karakter olan Ignatius, annesinden de nefret eden hiçbir iş yapmak istemeyen her şeye karşı, her şeyden hoşnutsuz, toplum düşmanı sıradışı biridir.
Annesi onun iş bulması için uğraşırken, kız arkadaşı ise cinsel güdülerini serbest bırakırsa bütün sorunlarının çözüleceğini söylemektedir.  Annesi tarafından sokaklarda sosis vb satmaya gönderilen Ignatius  onları satmak yerine hepsini kendi yiyip saldırıya uğradığını söyleyecek kadar sorumsuz ve bencildir.
Ignatius, tamamen eşcinsellerden kurulan ordular sayesinde dünyanın barış dolu bir yer olacağını düşünmekte bunun için eşcinselleri de örgütlemeye kalkışmayı düşünmektedir.   Toplumdaki hemen tüm kurumlara savaş açmış olan, yerleşik değerlere ve düzenlere karşı çıkan İgnatius, her türlü aşırılığı savunan bir karakterdir.  İnsanların Ignatus’a taktıkları lakaplardan bazıları  “ Büyük Beyaz Fil”, “Gargantua”, “Su Aygırı”, “Duba”, “Şişko Dev”, “Dev Anası”, “Çingene Kral” vb dir.
Kız arkadaşı Myrna, ile yazışan Ignatius’a onunla Freud’un paranoyaklık ile eşcinsel eğilimleri konularını tartışmakta kız arkadaşı, Ignatius’a cinsel perhizden çıkmasını önermekte yoksa eşcinsel olacağı yolunda da onu uyarmaktadır.  
 
ESERDEN ALINTILAR
 
“Küvetten çıkmam senin için neden bu kadar önemli? Anne, seni hiç anlamıyorum. bir ev kadını olarak şu anda yerine getirmen gereken herhangi bir iş yok mu ? Bu sabah koridordaki toz topaklarının neredeyse beysbol topu kadar irileşmiş olduklarını ayrımsadım. Evi temizle. Telefonla konuş. Bir şeyler yap. Uzanıp biraz kestir. Son günlerde epey bitkin görünüyorsun"
“Artık dayanamıyorum, Ignatius. Bu yakınlarda bi gün beni kalp krizi geçirmiş, mutfakta yerde yatarken bulacaksın. Bekle de gör. Dünyada yapayalnız kalacaksın. İşte o zaman dizlerinin üstüne çöküp zavallı, sevgili anacığına yaptıkların için Tanrı’dan af isteyeceksin. "
“ Kim tescilli bir eşcinsel olmak ister? Ignatius, çok kaygılıyım. İbnelerle düşüp kalkmaya mı başladın? İşin buraya varacağını kestirmeliydim. Tutuklanmaya ve kazaya ilişkin manyakça düşüncelerin ilk ipucuydu. Şimdi her şey açığa çıktı. Doğal cinsel boşalım yolların öyle uzun zamandır tıkalıydı ki, kabaran cinselliğinin yanlış kanallara akması kaçınılmazdı. Her şeyin başlangıcı olan garip düşüncenden bu yana, sonu apaçık bir cinsel sapkınlığa varan bir bunalım süreci geçirdin. Er ya da geç sapıtacağını biliyordum. İşte sonunda oldu. Grup tedavisi grubumdakiler, durumunun kötüye gittiğini öğrenince gerçekten üzülecekler…” (Sf. 329)
 
[1] https://www.goodreads.com/author/show/3049.John_Kennedy_Toole

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar