KARIŞIK PİZZASINI AFİYETLE YİYEN GECEYE SELAM.

10.06.2016
 
Suratları bir karış anılarımdır;
Oturmuşlar, adı konulamayan mevsimin orta yerine,
Kulaklarıma üflemekteler unutulmuş bir türküyü.
Bölük-pörçük nefeslerimden bana fayda yok.
Bulamıyorum, kaybettim yollarını.
Zaten adresini terk etmiş, o güzelim aşk büyüsü.
Bir bit yeniğinin olduğu muhakkak;
Durup dururken, nereden çıktı bu umutların göz kırpmaları.
Ateş gibi yanıyor, ensemdedir hüznün şaplağı.
Kırıtarak önümden geçen
Yalancı sevgilerin fener alayını.
Kendinden bi haber, bakire duygulardır, seyrediyorlar pencere kenarında.
Sonbahar yağmurlarının dallarından kopartıp,
Üzerime yapıştırdığı kuru yapraklardır,
Yıldızlı apolet oldu,  hüzünlü omuzlarımda.
Bu saatten sonra, kapımı çalan kimdir hışımla.
Bomboş sokakların içlerini doldurdu, kimsesizlerin sigara dumanları.
Bilinmeyen adımlar, sanki engerek yılanının hışırtısı.
Gecenin geç saatleri,
İpini kopartmış duygulara zorla dinletiyorlar
Derbederlik senfonisini.
Oturmuş tahta masasına, gerinerek yudumluyor kallavi kahvesini,
Yalnızlığımın en katmerlisi.
Kafanı kaldır da, deformeli yüzüme bak,
Biraz dertleşelim Piyer-Loti Kahvehanesi.
Sırılsıklam sarhoş, darmadağınık notalarını ipe sermiş
Ağır aheste akşam ile kucaklaşıyor, Hicaz Peşrevi…
 
 
                                                         (14 Ocak  2012 - 10.Şiir Kitabımdan)

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Sibel Cihan

Sibel Cihan

8 years ago

Suratları bir karış anılarımdır; Oturmuşlar, adı konulamayan mevsimin orta yerine, Kulaklarıma üflemekteler unutulmuş bir türküyü. Yeni sitemizdeki paylaşımlara da hoş geldiniz Dursun Bey. Şiirdeki resmi küçültmek zorunda kaldım. Rsmi ekledikten sonra eğer resim çok büyükse mauseye sağ tıklayınız. Sağ tuşta resim özellikleri çıkar. Resim özelliklerine tıklayarak genişlik ayarını (en fazla ) 700 yazın . Şimdiden teşekkür ederim.

Şahamettin Kuzucular

Şahamettin Kuzucular

8 years ago

“Zaten adresini terk etmiş, o güzelim aşk büyüsü. Bir bit yeniğinin olduğu muhakkak; Durup dururken, nereden çıktı bu umutların göz kırpmaları. Ateş gibi yanıyor, ensemdedir hüznün şaplağı. Kırıtarak önümden geçen Yalancı sevgilerin fener alayını. “…………………. Çilekeş günlerinizden gelen tecrübelerin özünü yansıtan bir şiirdi. Belli oluyor ki akreplere sokulmuş, engerek yılanları ile boğuşmuş bir ömrünüz var. Şiir şarinin hayattan damıttığı bir usare değil midir. Nice deneyimlerden sonra insanca umut arayan, binlerce kez sokulsa da yer ile yeksan olmayan çok güçlü bir karakterin kaleminden dokunan bu şiir ile sizi çok güzel anladım. Damdan düşenin halini damlardan düşenler bilir. Ben on damdan düşmüş isem siz yüz damdan düşmüşsünüz. Bu metanetli kaleme kalbi bir anlayış ile