Kebîkeç Nedir Kitap Tılsımı Güve Otu  Süryani Meleği

29.01.2018
 
 

Kebîkeç Nedir Kitap Tılsımı Güve Otu  Süryani Meleği

 

Kebîkeç,  el yazma kitapların kapağına ya da baş sayfasına yazılan "Yâ Hâfız Yâ Kebikeç"  lafzına denir Eski eserlerde rastlanılan “Yâ Hâfız Yâ Kebikeç  “  ifadesi kitapları koruma altına aldığı düşünülen bir muska veya ifadedir.

El yazması kitapları güvelerden korumak için üzerlerine yazılan ve tılsımlı olduğuna inanılan kelime.”[1]

Bu nedenle “kebikeç”  el yazması bir eseri muhafaza etmesi niyetiyle yazılmış kitap muskasıdır.

A.Talat Onay, Süryani lügatinde Kebîkeç ‘in  bir melek ismi olduğunu,  bu meleğin   eşyaları kitapları veya haşaratları bertaraf ettiğine inanıldığını da   not etmiştir. [2]  “ Süryânîce’de haşeratı yok etmekle görevli bir meleğin veya kitap kurtları şeyhinin adı

O halde  bir kitabın üzerine  yazılan “Yâ Hâfız Yâ Kebikeç  “   ibaresi, o kitabın  haşaratlardan korunması, yok olması, kaybolmasını vb  engellemek için yazıldığına işaret etmektedir.

Kitapların çiltleri üzerine veya baş sayfalarına  “el-Muhtâç ilâ rahmeti rabbihil-Ğafûr" ya da "Ğufira zenbuhû” ibarelerinin de yazıldığı bu ibareleri de aynı maksatlara hizmet ettiği anlaşılır. [3]

Farsça bir lügat olan Burhân-ı Kâtığ'da Kebikeç'  "Düğün Çiçeği", "Kurbağa Otu" ve "Mastara Çiçeği"  olarak adlandırılır.  Başka kaynaklarda Kebikeç otunun  “, sarıçiçekli düğün otu, keffü’s-sebu‘, kırlangıç otu, kes-i vîran, şecerü’d-defâdı‘, kibrit çiçeği, kurbağa otu, kurbağa ayası, kâğıthâne çiçeği, mastava çiçeği, ranunculus asiaticus, sarıçiçek, sırtlan ayası, sütleğen, şakîk, verdü’l-hub, yırtıcılar ayası[4] gibi kelimeler ile ifade edildiği anlaşılmaktadır. Şu halde kebikeç   naftalin gibi güveleri kovan bir bitkidir.

Nitekim kurtların kitaba zarar vermesini engellemek için bu otun kitapların arasına konduğu,  böylece haşeratın kitaba zarar vermesinin engellendiği,  zamanla da bunun bir tılsım veya muska zannedilmeye başlandığı da ortaya çıkmış olur. “ Zamanla kebikeç bitkisini ezip, suyu ile kitap kapaklarına "Meded Yâ Kebikeç" yazarak bu işi daha estetik hâle getirilmiş” “[5], bu otun varlığı ve kullanımı unutulunca da “Zehirli Düğün Çiçeği", "Sihirli Haşere Meleği" olup çıkmıştı.

Bu var sayıma göre kebîkeç önceleri ilmî temellere dayanan bir uygulamayken zamanla folklorik bir unsur, bir inanç şeklini almıştı”[6]

Mülk-i Fars içre odu müevvectir
Âhir-i Nüsha-i kebîkeçtir                   Antakyalı Münif [7]

 

 KAYNAKÇA

  • [1] Tuba Çavdar,  KEBÎKEC, TDİA, cilt: 25; sayfa: 162
  • [2] A.Talat Onay, Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar, MEB- 1996- S. 310
  • [3] https://www.yenisafak.com/yenisafakpazar/meded-ya-kebikec-375630
  • [4] Tuba Çavdar,  KEBÎKEC, TDİA, cilt: 25; sayfa: 162
  • [5] https://www.yenisafak.com/yenisafakpazar/meded-ya-kebikec-375630
  • [6] Tuba Çavdar,  KEBÎKEC, TDİA, cilt: 25; sayfa: 162
  • [7] A.Talat Onay, Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar, MEB- 1996- S. 310

1

4

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Şemsettin Manav

Şemsettin Manav

6 years ago

Bir hayli emek verdiğiniz belli. Teşekkürler